Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 29 Mart 2024 Cuma
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  Gıda »  HABERLER » 
facebook
Twitter
  ANA SAYFA   
 Gıda Güvenliği
 Tüketici Köşesi
 Un, Unlu Ürünler
 Makarna
 KuruTahıl,Bakliyat
 Yemeklik Yağlar
 Kırmızı Et, Ürünleri
 Fast Food
 Dondurma
 Beyaz Et, Ürünleri
 Yumurta, ürünleri
 Süt, Süt Ürünleri
 DondurulmuşGıda
 Sebze,Meyve
 Bal, Reçel
 Zeytin, Ürünleri
 Konserve,Turşular
 Hazır Yemek
 Kuru Yemiş,Çerez
 KurutulmuşGıda
 Organik Gıdalar
 Diyet Gıdalar
 Baharatlar
 Salça, Ketçap
 Tatlı, Şekerleme
 GDO Gıdalar
 Marketler, Haller
 Toptancı, Bakkal
 Restoranlar
 Diğer Gıdalar
 Ambalaj
 Seminer,Kongre
üzüm 

Üzümü ye, bağcıyı sev


Türkiye üzümüyle bilinen bir ülke. Mevsim tam üzüm mevsimi. Acaba bu mevsim kaç çeşit üzüm tadabileceksiniz?



- İlk durak, sitenin marketi. 600 bin nüfuslu Esenyurt’ta, bir sitede oturuyorum. Site kalabalık. Üzümün bağını soracağım ama.. Ama markette üzüm yok. Maydonoz yok. Salatalık yok. Market işletmecisi, dertli ve haklı: “Getirmiyoruz çünkü alınmıyor, çürüyorlar.”
Esenyurt, yüksek siteler, yan yana yan yana sonsuza kadar uzayan apartmanlar ve inşaatlardan oluşan bir bölge. Bu bölgede alışverişin asıl adresi, dev marketler. Dolayısıyla site içindeki marketin manav tezgâhında sadece patates, soğan, bazen karpuz ve artık dayanıklı tüketim maddesi olarak farklı bir vergilendirme sistemine tabi tutulması gereken her mevsim taş gibi domatesler var.
 
 
 
 
Taksim'deki manav/market
 
- İkinci durak Taksim. Esenyurt’ta ikamet ediyor, Taksim’de yaşıyorum. Tarlabaşı’na yakın işlek manav markette 4 çeşit üzüm yan yana. Satıcı genç yadırgasa da ‘tür’lerini daha doğrusu tiplerini bir çırpıda söylüyor: Kırmızı üzüm, beyaz üzüm, parmak üzüm, kara üzüm. Burası yakındaki restoranların, barların malzeme bittiğinde hemen “çocuğu gönderdiği” türde çeşidi bol, fiyatı makul bir yer. Bereket, mal sirkülasyonunu da hızlandırıyor olmalı ki, mallar süper kalite olmasa da taze. (Balkon bahçeciliğine merak sardığım dönemde buradan gofretlerin, kutu sütlerin arasından aldığım bir demet naneyi köklendirip diktiğimi ve 2 yıl boyunca balkon/pencere nanesini yediğimi belirteyim. )
 
 
 
 
 
 
Manav marketten alınan bir demet naneden köklenen nane...
 
 
 
 
 
Dev market

- Üçüncü durak, yakınımdaki devasa market. Ve burada üzüm çeşidi bol. Kardinal kara, şarköy kırmızı, çekirdeksiz, redglobe, beyaz üzüm, çavuş... 6 çeşit üzüm sayıyorum. Ve yediği üzümün nereden geldiğini merak edenler için güzel bir uygulama, tavandan sarkan etiketler de var. Etiketlerde menşei, tür, üretici haneleri açılmış. Ancak etiketlendirme sistemi biraz karışık. Şarköy bir yer mi, tür mü? ‘Merkez depo’ nerenin bağı? Tamamen boş bırakılmış tahtaları soruyorum, mallar yeni geldiği için onların panolarının henüz doldurulmadığını söylüyorlar.
 
 
 
 
 
Ekolojik pazar

- Ve son durak, Beylikdüzü Ekolojik Pazarı. Ekolojik pazarların en küçüklerinden biri olmalı bu pazar. Etrafını saran dev marketlerin arasında, tutunmak zor olsa da başarmışlar. Tezgâh sayısı az olunca üzüm çeşidi de az. Malların üzerinde bulunması zorunlu etiketlerde, ürünün geldiği yer ve üreticisi yazılı. Tür konusu yine biraz karanlık. Tezgâh çalışanlarına sorayım diyorum, ancak onların da bu konuda tam fikri yok, birlikte etiketi okuyoruz, çünkü üretici değil satıcılar. Babalarına yardıma gelmiş genç insanlar...
 
 
 
 
 
Çatalca'dan Beylikdüzü'ne...

Yan tezgâh ise Çatalca’dan.. Orada üzüm yok, ama aynı zamanda üretici olan tezgâh sahibi tezgahının başında. Sattıklarının türü, çeşidi, cinsi cibiliyeti konusunda takır takır konuşmaya hakkı var, konuşuyor da. Hatta kendisinin ‘armut domates’ dediği acayip biçimli domateslerin tohumlarının pekala da hibrit olabileceğini söyleyip kendisini gıcık edince, kesekağıdına el çabukluğuyla tohumluk olabileceklerden 2-3 tane seçip atıyor. İddialı: Al tohumunu sen de üret....

Sonbahar güzel mevsim. Üzüm sevenler için özellikle güzel. Bütün yaz kızgın güneşin altında olgunlaşır, sonbahar başında toplanır. Eylül - ekim gibi sağı solu belli olmayan aylarda sofralara gelir. Yersin, geçen yazı hatırlarsın. Gelecek kışı düşünürsün. Ağzında şeker tadı, şu anda yağan yağmuru seyredersin vesaire vesaire...
Ama üzüm şu sıralar bunlarla değil, piyasaya girdiğinde “Türk üzüm üreticisinin belini büken” İran üzümleriyle konuşuluyor.

SONUÇ: Dünyanın en güzel üzümlerini yetiştiren Türkiye’de, ülkenin en kalabalık kentinde, en kalabalık ilçelerinden birinde yaşıyorum. Bu mevsim yiyebileceğim üzüm ‘tip’i sayısı altı. Alışveriş yaptığım yerlerde yalova incisi, mevlana, çavuş, trakya ilkeren gibi çeşitleri telaffuz edene rastlamadım. Henüz... Ve bir gün karşıma o çok korkulan İran üzümlerinden çıksa, “Selamünaleyküm dünyalı, ben Mars üzümüyüm” dese, anlamam yerim. Belki gelecek yaz balkonda armut domates yetiştiririm.










http://www.radikal.com.tr

Ekleme Tarihi
16.09.2014
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Etiketler: üzüm,market,organik,ekoloji
Link: Üzümü ye, bağcıyı sev




  HABERLER
>> Arşiv İçin Tıklayınız