Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 29 Mart 2024 Cuma
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  Tarım Tedarik »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
  ANA SAYFA   
 Tarım Finansmanı
 Tarım Sigortası
 Hizmet Sektörü
 Fuarlar
 Tohum
 Gübre
 Zirai İlaç
 Mekanizasyon
 Sulama
 Fidan
 Diğer

 
 
 
Sıradan bir feryat değildir bu !
 
 
Bilim adamlarının "Anne sütünde bile zirai ilaç kalıntısı var" diye bas bas bağırmaları...
Ahmet Yazıcıoğlu

 
Bilim adamlarının "Anne sütünde bile zirai ilaç kalıntısı var" diye bas bas bağırmaları nedense duyulmuyor. Üreticisinden, zirai ilaç satıcısına; bürokratından, ilgili bakanlığına kadar kimse üstüne alınmıyor. Hepimiz kansere yol açan kimyasal ilaç içlerine işlemiş sebze ve meyveleri tüketiyoruz.
 
Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Karaca, son yıllarda artış gözlenen kanser vakalarına neden olarak, sebze ve meyvelerdeki ilaç kalıntılarını gösteriyor. Aynı zamanda Süleyman Demirel Üniversitesi Biyolojik Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü olan Prof. Dr. Karaca, kimyasal ilaç bulaşmış tarım ürünlerini tüketenlerin bünyelerinde kanserojen etkisi bulunan kimyasal kalıntılar tespit edildiğini vurguluyor.
 
- Yaptığımız bilimsel çalışmalarda, yeni doğum yapmış annelerin sütünde de zehire rastladık. Anne bebeğini emzirirken ona istemeden zehir vermiş oluyor. Zirai mücadele ilaçlarının içindeki ağır metaller, kanserojen nitelikteki maddelerdir. Kanser vakalarındaki artışın önemli faktörlerinden birinin tarımsal mücadele ilaçları olduğuna inanıyorum!
 
Prof. Dr. İsmail Karaca ve ekibi, bir yandan da biyolojik mücadelede kullanılan böcekler üzerinde çalışıyor. Üretilen böcekler tarım arazilerine salınarak zararlı organizmaları yiyorlar. Biyolojik mücadelenin, doğanın dengesini bozmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Karaca, zararlıların zamanla kimyasal ilaçlara karşı dayanıklılık kazandığını belirtiyor.
 
Isparta Celal Bayar Üniversitesi bünyesindeki Biyolojik Mücadele Araştırma ve Uygulama Eğitim Merkezi, Türkiye'de bu konuda faaliyet gösteren tek merkez.
 
- Ürettiğimiz 20 ayrı yararlı organizmayı üreticilere tanıtıyoruz. Biyolojik mücadelenin yaygınlacağına inanıyorum. Türk halkının kurtuluşu, kimyasal ilaç kullanımında değil, biyolojik mücadelededir.
Bir bilim adamının haykırışıdır bunlar.
 
ATV'nin haber kanalı "A Haber"de yayınlanan "Deşifre" programında da semt pazarlarından ve ünlü marketlerde "organik" diye satılan sebze ve meyvelerden alınan numunelerin yarısından fazlasında kanserojen zirai ilaç kalıntısı saptandığı açıklandı.
Sebze ve meyvelerde kullanılan zirai mücadele ilaçları, tüm uygar ülkelerde olduğu gibi yurdumuzda da tamamen yasaklanmalıdır. Daha ne bekleniyor anlayamıyorum. İnsanlar kansere yakalanarak ölsünler mi?

Mutlulukta 78'inciyiz
 
Birleşmiş Milletler için hazırlanan Dünya Mutluluk Raporu'nda Türkiye 78'inci sırada yer almış. Dünyanın en mutlu ülkelerinin ilk üç sırasında, Danimarka, Finlandiya ve Norveç bulunuyor. Peşpeşe üç İskandinav ülkesi.
 
195 ülkenin yer aldığı çalışmanın son üçü ise Orta Afrika Cumhuriyeti, Benin ve Togo. Üçünde de açlık ve ölüm kol geziyor. Ülkelerde refah düzeyi düştükçe mutluluk da düşüyor.
 
Örneğin listede ilk üç sırayı alan Danimarka, Finlandiya ve Norveç'te kişi başına yıllık gelir, en mutsuz üç ülkedeki yıllık gelirden tam 40 kat yüksek. Raporda en sonda yer alan üç ülke insanlarının yaşam süreleri ise 28 yıl daha az.
195 ülke arasında 78'inciliğimiz Türk halkını sevindirmişe benzemiyor. Türkler'in büyük bölümü, mutluluklarını 10 üzerinden beş olarak değerlendiriyor. 
 
 
 
 
 
 
 

Ekleme Tarihi
21.04.2012
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Etiketler: Sıradan bir feryat değildir bu ,Ahmet Yazıcıoğlu,zirai ilaç,gıda güvenliği
Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız