Merkez Bankası Para Politikası Kurulu’nun önceki gün açıklanan toplantı tutanaklarında, tarım dışı işsizliğin 2009’un ilk çeyreğinde daha da artarak, “tarihi değerlere” ulaşacağına dikkat çekiliyor.
14 şubat günkü İngiliz The Economist dergisinde yer alan yandaki grafikte ise Türkiye, dünya piyasalarında adı geçen 51 ülke arasında işsizlik oranının en yüksek olduğu 3. ülke. Bu sıralama, Türkiye İstatistik Kurumu TÜİK’in Hane Halkı İşgücü Araştırması 2008 Kasım Dönemi rakamları esas alınarak yapılmış. TÜİK’in yeni verileri açıklandığında, çok daha vahim bir tablonun ortaya çıkacağına kuşku yok. Üstelik bunlar sadece resmi veriler; sigortasız ve kayıt dışı çalıştırılan kesimi kapsamıyor. Küresel krize karşı önlem almayan yegâne ülkenin Başbakanı olarak Sayın Erdoğan ne düşünür bilemiyorum ama Türkiye, önümüzdeki dönemde işsizlikte dünyada 1 numara olmaya aday. Aslında TÜİK’in kasım verileri de yeterince ürkütücü: Toplu işten çıkarmaların henüz başlamadığı günlerde bile işsizlik oranı % 10.1’den % 12.3’e, tarım dışı işsizlik % 12.6’dan % 15.4’e, kentlerdeki genç işsizliği % 21.6’dan % 25.5’e yükselmiş. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı Şemsi Bayraktar uyarıyor: “Bu krizde işsizler tarıma sığınıyor. Tarımın kurtarıcı sektör olabilmesi için, tarım ürünlerinin para etmesi lazım.” Tarım sektörünün istihdamdaki payı 2001’de % 37.6 iken, 2007’de % 26.4’e geriledi. Gelişmiş ülkelerde bu oran % 10’un altında; Türkiye’de de gerilemenin sürmesi bekleniyordu. Nitekim 2008’in ilk 6 ayında tarımsal istihdam 1 milyon kişi azaldı. Ancak 2008 ekim ayında 384 bin kişi, kasımda 283 bin kişi arttı. 2008 sonu itibariyle 1 milyon kişinin yeniden tarıma döndüğüne işaret eden Bayraktar’a göre bu eğilim, 2009’da da artarak sürecek. Son sözü DİSK Başkanı Süleyman Çelebi’ye bırakalım: “İşsizliğe çareniz varsa açıklayın” diyen Sayın Başbakan, çözümsüzlük üzerinden bir politika izleyerek, sosyal devlet yerine sadakaya muhtaç bir toplum inşa etmek istiyor.” Doğru söze ne denir?
Metal Tamer
[email protected]
milliyet.com.tr |