Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 19 Nisan 2024 Cuma
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

 Bir temel ilkeyi anımsayalım: Elinizin menzili altında kaynakları etkin kullanamıyorsanız, dışarıdan size kaynak yeterince gelmez, gelenleri de etkin biçimde değerlendiremezsiniz.

 
İkliminiz, toprağınız, suyunuz elinizin altındaki en önemli kaynaktır… Bu kaynakları kulları verimli kullanma yeteneğini geliştirme birincil önemdeki işimiz olmalı.
 
Ilse Aigner Almanya'da Beslenme,Tarım ve Tüketiciyi Koruma Bakanı.
 
Almanya Dışişleri Bakanlığı'nın resmi yayın organı Deutschland'da yayınlanan demecinde Aigner'ın verdiği bilgilerden alıntı yapalım:
 
•Almanya 2008 yılında 53 milyar Avro'luk tarımsal ürün ihracatı gerçekleştirmiş.
 
•Bu ihracat içinde peynir ihracatı 3 milyar Avro. Peynirde Hollanda ve Fransa gibi öncü ülkeleri geride bırakmış durumda.
 
•Tarımsal ürün ihracatında ikinci sırada unlu mamuller yer alıyor. Üçüncü sıraya çikolata oturuyor. Dördüncü sırada taze domuz eti var.
 
•Ünlü Alman birası ihracatta 6'ıncı sırada.
 
Tarımsal ürün ihracatının ülke insanı açısından "olumlu" yönleri  birkaç noktada toplanıyor:
 
•İş alanlarının sürdürülebilirliğini sağlıyor.
 
•Kırsal bölgelerde yeni iş alanları yaratıyor.
 
•Almanya'da tarımsal alanda üreticilerin eline geçen her 5 Avro'nun bir Avro'su ihracattan geliyor. Besin sektöründe ise her 4 Avro'nun bir avrosu ihracat kaynaklı.
 
•Alman insanı ciddi tüketim düzeylerine erişmiş durumda. Kilogram bazında bakıldığında 2005 yılı verileri şöyle: Makarna 5, meyve 113.2, sebze  86.6, yoğurt  28.0, sığır ve dana eti 8.7, tereyağı 6.4,  elma 20.7, muz 16.9, portakal 10.0, mandalina 5.9, üzüm 4.8 kg tüketiliyor.
 
Brezilya yıldızı parlayan ülke
 
Brezilya'nın tarımsal ürün ihracatı 50 milyar dolar düzeyinde… İki hafta önce bu sütunlarda paylaşmıştık. Tarımsal ürün potansiyeli çok yüksek olan Brezilya et üretiminde dünya  birincisi… Portakal suyu, kahve, şeker,ethenol ihracatında da dünya birincisi. Soyada 2'nci sırada. Pamukda 3'üncü. Pamuk üretiminin yüzde 70'ine yakın bölümünü 20 büyük üretici gerçekleştiriyor.
 
Brezilya'nın ormanlara zarar vermeden tarıma açılabilecek zengin topraklar var.
 
Tarım işletmelerinin ortalama büyüklüğü 100 dönümün üstünde. Tarımsal alanda sermaye yoğun yatırımları yapan 20 bin dönüm üzerinde ölçeğe sahip olan şirketler üretimin yüzde 70'ini gerçekleştiriyor.
 
Tarımsal alanda büyük işletmeler-odaklı örgütlenmeler oldukça güçlü.
 
Brezilya tatlı su kaynakları bakından da şanslı bir ülke… Dünya tatlı sularının yaklaşık yüzde 3 ile 4'ü bu ülke topraklarında.
 
Brezilya toprakları yeterli yağmur da alıyor.
 
Ayrıca zengin petrol yataklarına sahip... Enerji desteklerini artırabilir.
 
Ülkenin tarımsal gelişimi,   işletmelerinin ölçek büyüklüğü, yeni toprak kazanımı, EMBRAPA gibi  araştırma kurumlarının biyoteknoloji ve nanoteknoloji uygulama imkanlarını kullanmaları vb. değişkenlere bağlanıyor.
 
Türkiye için alınabilecek dersler
 
Tarımsal üretimde ihracatın niceliğini artırmak, niteliğini geliştirmek istiyorsak, Almanya ve Brezilya örneklerinden bazı dersler çıkarmalıyız…
 
Parçalanmış mülkiyet yapısını, çok cüce işletmelerin yaygınlığı, bu işletmelerde sermaye-yoğun yatırım yapmanın olanaksızlığı , mülkiyette birleşmenin zorluğunu dikkate alarak, hizmette birleşmelerini  yasal düzenlemelerle zorunlu hale  getirmeyi gerektiriyor. Tarımda ihracatı artırmayı ortak irade haline getirmek istiyorsak, işletme ölçekleri  verimli üretime uygun hale gelmeli.
 
Öte yandan tarım işletmelerinde "rakip  ülkelerin koşullarını" dikkate alan yeni bir "yatırım yönetimi algılaması aşamasına" geçmeliyiz. Uygun ölçekte toprak altyapısı, ekoloji ve evrimi birlikte gözetleyen ve biyoteknoloji olanaklarından yararlanan tür ve çeşitlerin geliştirilmesini uç noktalara taşımalıyız.
 
Su kaynaklarının sınırlılığını dikkate alan bir sulama yönetimi düzenlemesi ve yatırımlarının yapılması ivedi sorunumuz.
 
Tohum ıslahından, ilaçlama ve gübreleme tekniklerine uzanan teknoloji girdilerinde havzalar, hatta  kapama tarlalar bazında analizler yapan ortak kurumlar yaratmalıyız. Bu konuda geçmişin birikimlerini gözden geçirmeli, geleceği onlar üzerine kurarken, en ileri uygulamaları dikkate almalıyız.
 
Tarımsal üretimde nicelik artırırken, mevcut ürünlerde ve yeni üretim olanaklarında işleme oranlarını artırıp, doğrudan ürün ihracatı kadar işlenmiş ürün ihracatı ile iş alanlarının sürdürülebilirliği güven altına almalıyız…
 
Tarım alanında yeni yatırım anlayışı, yeni standart ürün sistemleri, yeni besleme  teknikleri, uygun sulama yöntemleri, ölçülü ilaçlama girdileri kullanmayı dikkate alan bir "zihniyet değişikliği" yaratamazsak, geleceği asla kontrol edemeyeceğimiz çok net bir durum. Hepimiz alışkanlıkla değil, analizle işlerimizi yapma sorumluluğu taşıyoruz…
 
 
 
 
Rüştü Bozkurt
 
 

Ekleme Tarihi
14.11.2010
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız