Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 18 Nisan 2024 Perşembe
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

Kazım Oksay ile birlikte Devlet Planlama Teşkilatı'nda çalıştık. Sonra milletvekili ve bakan oldu.
 
Geçtiğimiz günlerde Vahap Munyar'ın sütununda ismi geçiyordu. Orya Enerji'nin Yönetim Kurulu Başkanı imiş. Orya Enerji'nin Cide'deki HES projesi ile ilgili sorunları Vahap Munyar'a anlatmış.Orya Holding ne yapar, Cide'deki HES projesinin sorunları nelerdir diyerek Kazım Oksay ile konuştum.
Orya Holding, Çelik Boru Sanayi, İnşaat, Enerji, Uluslar arası Denizcilik ve Uluslararası Kara Taşımacılığı sektörlerinde faaliyet gösteren 5 ana şirketten oluşmuş.Grubun amiral gemisi Ümran Çelik Boru Sanayi A.Ş. 1967 yılından bu yana 1/2"(12 mm) ten 120"(3050 mm) çapa kadar nitelikli petrol ve doğalgaz boruları başta olmak üzere her tür su boruları, tesisat boruları, platform kazık boruları, konstrüksiyon vb. borularının üretimini yapıyor.Ümran Boru'nun çelik boru üretimi Ümraniye/İstanbul, Akçakoca/Düzce'de iki tesiste gerçekleştiriliyor.Orya Holding'in kurucusu Orhan Yavuz (1924 Afyon)  1949 Yılında İTÜ'den mezun olduktan sonra bir süre inşaat mühendisliği yapmış.1967 yılında "Ümran Çelik Boru Sanayi A.Ş." adı altında kurduğu tesisle sanayie girmiş.
Orya Holding'in bir dalı olan Orya Elektrik Enerji Üretim A.Ş. Kastamonu ili, Cide ilçesi sınırları içerisinde Devrekani Çayı üzerinde bir hidro elektrik santralı kurmak için devletten lisans almış.Cide HES adı verilen projeye göre Devrekâni Çayı üzerine inşa edilecek 35.5 m. Yükseklikteki bir regülatör ile çevrilecek sular çelik borularla 21.5 MW gücündeki santralın pervanelerini çevirecek ve sonuçta yılda 69.5 milyon kilovat saat elektrik üretilecek. Bu projenin bedeli de 35 milyon dolar olarak hesaplanmış.
Orya Elektrik yatırıma başlarken, ilk sorun lisans verilen alanın sit bölgesine dönüştürülmesi ile çıkmış. Proje sit alanı gerisine çekilmiş. İnşaata başlamak için ön hazırlıklar yapılmış. ÇED Raporu alınmış.CED Raporu denilen rapor 19 kamu kuruluşunun ortak görüşü ile son şeklini alıyor. Bu arada bölgede yaşayanları bilgilendirme toplantıları yapılıyor. Bu toplantılara Orman genel Müdürlüğü ve ÇED Genel Müdürlüğü yetkilileri başkanlık ediyor.İşte nihai ve olması gereken bu aşamadan sonra Cide HES için değişik kuruluşların inşaatı durdurma girişimleri başlamış.Davalar açılmış. Bilir kişi raporları alınmış. Davalar bitmiş. Fakat eylemler bitmemiş.
İşin ilginç yanı eylemlerin hem Cide'de hem de ORYA Holding'in İstanbul'daki yönetim merkezi önünde devam ettirilmesiKastamonu'da Nisan ayındaki son eylemde Loç Vadisi Koruma Platformu üyeleri sadece Cide HES ile ilgili olarak değil bölgeye yapılmak istenen diğer HES'lere de karşı olduklarını açıklamışlar.Cide Belediyesi Kuğulu Çeşme önünde bir araya gelen Cideliler,  "Aydos çayını vermeyeceğiz" ve "Loç vadisi darda, sarı yazma isyanda" pankartları açtı. "Cide HES istemiyor" sloganını atmışlar.
Erdinç Ay, HES projelerinin doğal yaşamı katlettiğini söylemiş. Ay, ayrıca, bölgeye yapılması planlanan çöp arıtma tesisine dikkat çekmiş, HES ve çöp arıtma tesisi projelerine karşı mücadelelerinin süreceğini tekrarlamış.Bu gelişmelere karşı Kazım Oksay'ın Vahap Munyar ile söyleşisinde üzerinde durduğu önemli bir husus var: Kazım Oksay diyor ki,"Yaptığımız hesaplara göre, baraj yapmadan denizlere bıraktığımız nehir ve akarsulardaki enerji kaybımızın parasal değeri şimdi bile 8 milyar doları buluyor."
Bunun üzerine Vahap Munyar anlatıyor," TEMA Vakfı Onursal Başkanı ve Tekfen Holding'in kurucularından Nihat Gökyiğit'in Karadeniz'deki Deriner Barajı'na yaptığımız ziyaret sonrası sözlerini anımsadım:
- Türkiye, sanıldığı kadar "su zengini" bir ülke değil. Hem sularımızı biriktirmek, hem de elektrik enerjisi sağlamak için barajları yapmak zorundayız.
O gün kendisine sormuştum:
- Ya doğanın dengesi?
- Yaptığımız en küçük müdahale, doğanın dengesini değiştiriyor. Önemli olan şapkayı önümüze koyup, artılarını, eksilerini değerlendirmek, ona göre karar vermek.
Gökyiğit hemen eklemişti:
- Barajlara peşinen karşı çıkmak doğru olmaz. Cide Barajı için hangi durum geçerli acaba? "Artıları" fazla olabilir mi?
Cide HES'in sorunu,  bu konuda ortaya çıkan tek sorun değil. Hemen her HES projesinde benzer sorunlar çıkıyor. Devlet lisans veriyor. ÇET Raporu veriliyor. Sonra yatırımcı HES karşıtı yerel girişimcilerle ve çevrecilerle karşı karşıya kalıyor.Çözüm şudur: Devlet HES lisansı vermeden yöre halkının ve çevrecilerin desteğini alacak. Daha önce verilmiş lisanslarla ilgili olarak lisans sahiplerini aslanın ağzına atıp bırakmayacak. Sorunların çözümünü sağlayacak. Aksi halde her HES yatırımcısı vatan haini damgası yiyecek.
 
 
 
 
 
Tevfik Güngör 
 
 

Ekleme Tarihi
04.06.2011
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız