Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 19 Nisan 2024 Cuma
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

TAM denize atlayacak, genç kız babasına bağırıyor:
 
“Aaa baba, burası çamur gibi, çok pis, burada denize girilmez.”
Doğru girilmez, su bulanık, dibi görünmüyor. Üstelik, pis bir koku, karlı dağın zirvesinde sucuk kokusu gibi, mide bulandırıcı. Oysa, uzaktan bakıldığında, çam ağaçlarının dalları suya değdi, değecek, su pırıl pırıl gibi görünüyor. Ama yaklaşınca, yeşil yerini kirli kahverengine, billur tazelik boz bulanık süngere dönüşüyor.
Burası Bodrum’da Güllük Körfezi. Onun koylarından biri Çam Limanı, halk arasındaki söylenişiyle, Alagün Limanı.
Güneşte ya da alacakaranlıkta Çam Limanı artık çamdan da uzak, alagünden de. Nedeni var.
KOYLAR ÖLÜYOR
Çam Limanı’nda balık çiftlikleri var.
Balık çiftlikleri, ezeli ve ebedi derdimiz. Yıllardır çevreye ve turizme en büyük hançeri saplayan balık çiftlikleri. Yıllardır, her türlü yasa, kararname, yönetmelik, talimname, artık bu anlamda ne varsa, hepsine rağmen, bütün bunlara aykırı balık çiftlikleri. Hiç olmayacak yerlere yerleşen balık çiftlikleri.
Oysa, yasalar ne diyor? Kuracaksan, açık denizlere kuracaksın, diyor. Kimsenin umurunda bile değil. Ama yasa çiğneniyormuş, ne gam. Adamlar yine kör gözün parmağına, ya denizde yasaklanmış yerlere ya da karada sulak alanlara kuruyorlar. Neden?
Açık denizde balık çiftliklerinin maliyeti yüksek de, onun için.
Geçmiş yıllarda balık çiftlikleri ile ilgili itirazların bini bir para. Balık çiftlikleri ile ilgili yasalar ve önlemler birbirini izliyor. Arada, hafif bir boşluk buldular mı, çiftlikler yine eski yerlerine dönüyor.
Onlar koylara dönüyor, koylar ölüme yatıyor.
 
YEM TAHLİLİ
 
Balık çiftliklerinin koylara yerleşmesi büyük sorun. Turizm Bakanı hiç görmüyor mü balık çiftliklerini? O çiftlikler en çok turizmi vuruyor.
Çiftliklerin yanı sıra, başka bir sorun daha var.
Çiftliklerde balıklar hızla büyüyor. Elli gramlık bir levrek, çupra, karagöz, artık hangi balıksa, kısa sürede bir kiloya ulaşıyor.
Çiftlikte iyi besleniyorlar, demek mümkün. Yine de, balıklara verilen yemleri tahlil etmekte yarar var. Nasıl oluyor da, kısa sürede bu kadar büyük balık haline geliyor? Hangi yemle besleniyorlar?
Çiftliklerin kurulduğu yerler bitmez tükenmez bir dert. Buna son olarak, yem türü ekleniyor.
Çevreden sorumlu, turizmden sorumlu, tarımdan sorumlu bakanlar, hafta sonunda, iki günlük tatil için bile olsa, Güllük Körfezi’ne uğrarlarsa, her şeyi gözleriyle görürler.
Beşiktaş’a yeni teknik direktör ve helal olsun Çarşı’ya
BİR Beşiktaş kongre üyesi olarak önce taraftar topluluğu Çarşı Grubunu kutlamak istiyorum.
Teknik Direktör Tayfur Havutçu ile Beşiktaş yöneticisi Serdar Adalı’nın şike soruşturması kapsamında tutuklanmaları karşısında, Çarşı Gurubu, pek çok grup, kurum ve kişilerin cesaret edemediği mertliği gösteriyor, kör taraftarlık çukuruna düşmüyor. “Suçun varsa, çekersin arkadaş” havasıyla, onlardan desteğini çekiyor. Helal olsun Çarşı’ya.
Bunun dışında, Beşiktaş’ta şimdi teknik direktör sorunu var. Madem ki, Havutçu tutuklu:
1-İddianamenin hazırlanması, duruşmaların başlaması, mahkemede aklansa dahi, serbest kalması en az üç, beş ay sürer. Bu zaman zarfında takımın başında kim olacak?
2-Kaldı ki, masum olsa dahi, bu süre içinde, Beşiktaş’ın şike gölgesinde kalmasını önlemek üzere, Havutçu’nun istifa etmesi gerek.
3-Havutçu etmiyorsa, yönetim gereğini yerine getirmekle yükümlü.
Özetle, Beşiktaş bir an önce yeni bir teknik direktör bulmak zorunda.
Çankaya’dan Tarım Bakanlığı’na havale
TÜRKİYE Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği eski başkanı Mustafa Sarıoğlu bir süre önce Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e başvuruyor.
Başvurusunda, birlik başkanı iken, görevi kötüye kullanma iddiasıyla hakkında açılan davadan aklandığını bildiriyor. Ayrıca, Tarım Bakanlığınca izlenen politika sonucunda, 150 bin arıcı ailenin mağdur edildiğini öne sürüyor. Konuyu Gül’ün değerlendirmesine sunuyor.
Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği adına Mustafa Sarıoğlu’na gönderilen yazıda, Sarıoğlu’nun “çeşitli iddiaları içeren dilekçesinin Tarım Bakanlığına iletildiği” bildiriliyor.
150 bin arıcı aile adına Cumhurbaşkanlığına gönderilen dilekçe, zaten Tarım Bakanlığı’nı şikayet ediyor.
Şimdi o şikayet dilekçesini, şikayet edilen Tarım Bakanlığı inceleyecek. Bu nasıl olacak? 
İddialar doğru, değil, bilinmez. Ama dilekçe 150 bin arıcı aile adına.
 
 
 
 
 
 
 
 
Yalçın Doğan 
 
 
 

Ekleme Tarihi
16.07.2011
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız