Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 25 Nisan 2024 Perşembe
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

Anadolu'yu dünyanın en büyük yerel ekonomi ve tarım adası yapabiliriz. Tek yapmamız gereken, şirketler yerine köylülerin yanında durmak.
Artvin’in Ardanuç ilçesine bağlı bir dağ köyündeyim. Eski adı Ermenice, Lengethev. Gürcüler de aynı ismi kullanmışlar. Türkçe ismi Bulanık. Eskiden üç halk bir arada yaşarmış. Kilise hâlâ duruyor. Ermeniler malum, Gürcüler erimiş, Türkler mutsuz. 
İnsan, bu kadar güzel bir yerde nasıl umutsuz olunur, soruyor. Heidi çizgi filmini bilenler anımsar. O güzel dağ köyü manzaraları... Bulanık’ın doğasının yanında Heidi’nin köy manzarası sosyal gerçekçi kalır. Öyle bir güzellik... 
Köy ulu bir dağın eteğine kurulmuş. Karşıda yalçın dağlar, yeşilin her tonunu barındıran yamaçlar. Alttaki vadiden coşkulu bir dere akıyor. Çevrede kır çiçekleri, meyve ağaçları, yabani fındıklar ki ben böyle fındık yemedim. Derenin üzerinden bir de 20 metrelik şelale akıyor diyeceğim, nazar değer diye korkuyorum. Galiba bu yalnız ülkenin en güzel köylerinden biri bu. 
160 hanenin çoğu hâlâ kütükler yapılmış evlerden oluşuyor. Evlerin alt katı ahır, üstü üç oda, bir ambar. Ambar odaların arasında; yarım metrelik bir eşikten geçilerek giriliyor. İçi serin ve kuru. Çevrenin nemi, rutubeti, börtüsü böceği buraya uğramıyor. Eskiden içi köyde yetiştirilen ürünlerle dolu bu ambarlar artık öksüz. Tarım yavaş yavaş yok oluyor. 
Vadiye özgü buğday ve arpa artık ekilemiyor. Zaten tohumları yok olmuş. Mevlüt Akçay 60 yaşında bir köylü. “Eksen de karın doyurmaz. Para kazanamazsın. Bitti” diyor. “Eskiden burası canlıydı, o kadar insan... Ektiğini satarsın, yersin. Para yine yoktu. Ama geçiniyorduk. Şimdi dağıldık. Suyu da alacaklar.”
Köyün önünden geçen dereyi de boruya sokup HES kurmayı planlıyorlar. Karşı vadideki Ballıüzüm Köyü’nün başına gelen burayı da yokluyor. Ya da buranın kuzeyindeki ilk köy, eski adıyla Gülica, yeni adıyla Ballı’nın başına örülenler buraya da ulaşıyor. Piyasa reformları, yerel ekonomiyi yok ediyor. Bu iktisadi evren dağılınca, insanın doğayla kurduğu ilişki, şirketin doğayla kurduğu ilişkiye dönüşüyor.
Türkiye’nin müthiş bir tarım potansiyeli, gerçekten inanılmaz güzellikte bir kırı, köyleri var. Bir tespihin ipinin kopması gibi tane tane dağılıyor mermerin üstünde bu köyler. 80 yaşındaki Tütüye Hanım Gülicalı. Tütüya diyorlar burada. Her yeri gezdiğini, Artvin’in üst mahallelerini dahi bildiğini söylüyor. Sonra sanki Ay’dan bahseder gibi Adapazarı’nı anlatıyor. En uzak orayı görmüş. ‘Oranın ekmeğinin, suyunun, çayının’ tadının olmadığını, ‘her yemeğin tadının aynı olduğunu’ anlatıyor. 
Bu köye de benzer buruk tatlar artık giriyor. Yerel iktisadi evren çökerken kültürel zenginlik, küliner derinlik ve bakir doğa altında kalıyor. Bunun tek bir müsebbibi var. Şirket tarımını özendiren, küçük köylülere düşman bir tarım politikası. Hayvancılık kredisi mi alacaksınız, milyarlar batık çiftliklere gömülüyor. İki dananız mı var, durumunuz fecaat. Kaçak mısır mı getiriyorsunuz, yollar size açık. Kendi tohumunuzu mu ekeceksiniz, yakanıza yapışılıyor.
Tek yol bu değil. Dünyada deneyenler var. Endüstriyel tarıma uzak duran, küçük köylü üretimini özendiren ve bunu gayet modern ve bilimle barışık bir anlayışla uygulayan yerler, kooperatifler, coğrafyalar dolu. 
Bütün Anadolu Yarımadası’nı neden dünyanın en büyük yerel ekonomi ve tarım adası yapmayalım? Tespihin tanelerini tekrar dizmek, Bulanık gibi ismiyle tezat pırıl pırıl bir dünyayı korumak mümkün. Bir tek yolu var, şirketler yerine köylülerin yanında durmak. Köylüler hazır, istekli, örgütlü. Önünde duranlar bir çekilse yeter.
 
KORAY ÇALIŞKAN 
 
 
 
 
 
 
 
 

Ekleme Tarihi
27.07.2011
Ekleyen Kişi
şahin yaylacı

Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız