Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 20 Mayıs 2024 Pazartesi
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

Kriz temizliği

Bayram temizliğini bayram günü yapan şaşkınlar vardır. İşe yaramaz ve üstelik bayramı zehir edersiniz etrafınıza...

Krizlerde çare aramak da bayram günü bayram temizliği yapmak kadar "geç kalınmış" bir eylem. Fakat krizi bahane edip hayata dair süreçleri gözden geçirmek; faydalı...

Küresel Kriz yüzünden hepimiz kurumu, firmayı veya kendimizi gözden geçiriyoruz ya; ortaya çıkan manzara, hiç de iç açıcı değil gibi geliyor bana.

Bugün çalıştığınız kuruma bakın; kaç çalışanınız, kurum çıkarlarını kendi çıkarıymış gibi kucaklayabilir?

Hangi çalışanınız, küresel krizin yarattığı daralmaya karşı tedbir önermiş veya en azından umursamış?

Kurumun veya şirketin hedeflerini belirleyen, buradaki ortak değerlerdir.

Geçmişte, başarılı kurumların kimyasına bakıyoruz: Göze çarpan ve bugün artık olmayan şey, yüksek motivasyonlu insanların topluluğun kaderi üzerindeki sahiplik duygusudur.

Bugün pek çok kurum veya şirket, kendi iş hedeflerine varabilmek daha da önemlisi krizden yara almamak için çalışanından "fedakârlık" ve "sadakat" talebinde.

Bunun istemekle olmayacağını iyi bildiklerinden, performans sistemleri sayesinde zam ve terfi, satıştan pay sayesinde gayret veya hisse yoluyla sadakat satın alıyorlar.

Peki işe yarıyor mu? Bir yere kadar yarıyor. Ancak bu "bir yer" çok önemli. Genelde bu "bir yer"; şirketin veya kurumun varmak istediği noktanın "berisine" düşüyor.

Zira çalışanın bireysel iradesiyle kurumun iradesi arasında gerilim var.

Yönetim, devamlı olarak kişisel özgürlük ile şirket çıkarları arasında hakemlik ya da arabuluculuk yapmak zorunda kalıyor.

Oysa başarı, çalışanın çıkarıyla yönetimin çıkarlarının örtüşmesinde yatıyor. Her çalışan, kendini kamusal olarak ifade etme, tartışma, farklı düşünme kendini maddi olarak etkileyecek bütün kararlara etkin olarak katılma konusunda özgürlük istiyor.

Çalışanını veya mensubunu kendi ortak değerlerine akort etmede başarısız olanlar ise bu "uyumu" genelde para ile satın alma gayretinde.

Gayreti ödüllendiren yapılar ve benzeri motivasyon teknikleriyle genelde bunu başarıyorlar da. Ancak bir yere kadar. O yer ise nedense asla ortak hedef menziline yeterli olmuyor.

Aslında her kurumun veya şirketin, kendini başarıya götürecek ama işe yaramayan bir ortak hedefi vardır. İşe yarayan "ortak hedef"; ancak ve ancak tüm paydaşların gönülden katılımı sağlandığında oluşabiliyor.

Kriz temizliği; belki de ortak hedef oluşturmayı engelleyen maddi, manevi ve değer yaratmayan süreçlerin ayıklanmasına yarayabilir. 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Şeref Oğuz 
 

Ekleme Tarihi
03.09.2011
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız