Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 20 Mayıs 2024 Pazartesi
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

 
 
 
Risk algısı değişti, yabancı DİBS'ten çıkıyor, iki haftalık satış 4 milyarı buldu
 
Alaattin AKTAŞ / EKO ANALİZ
[email protected]
 
 
 
 
 
 
 
Çok değil daha üç hafta önce yabancı yatırımcının devlet iç borçlanma senedine ağırlık vermeye başladığını yazmıştık. Bir çelişki gibi görünecek belki ama, bugün de tersini yazmak durumundayız; çünkü aradan geçen üç haftalık sürede yabancının risk algısında belirgin bir değişiklik görüldü. Yabancılar  devlet iç borçlanma senedinde net satıcı konumuna geldi.

Yabancıların devlet iç borçlanma senedi stokundaki payı, 23 Eylül itibariyle 3 Haziran'dan sonraki dönemin en düşük düzeyine indi.

Yabancı yatırımcının elindeki DİBS, mutlak değer olarak en yüksek düzeye 68.3 milyar lirayla 19 Ağustos'ta ulaştı. Yabancılar, bu düzeydeki DİBS ile söz konusu tarihte toplam 153.6 milyar lira olan bankacılık kesimi dışı DİBS stoku içinde yüzde 44.5 pay aldı.

Yabancı yatırımcıların payının en yüksek gerçekleştiği tarihler ise 5 ve 12 Ağustos. Bu tarihlerde ellerinde mutlak değer olarak daha az DİBS bulunan yabancıların, bankacılık kesimi dışı DİBS stoku içindeki payları yüzde 44.7 düzeyinde gerçekleşti.

Pay 2.5 puan düştü

Yabancı yatırımcının DİSB payının en yüksek düzeye yüzde 44.7 ile 5 ve 12 Ağustos tarihlerinde ulaştığını belirttik. Pay, 12 Ağustos'tan sonra yönünü aşağı çevirdi.

Yabancıların payı 19 Ağustos'ta yüzde 44.5'e, 26 Ağustos'ta yüzde 43.9'a indi.

İzleyen hafta çok küçük bir artışla yüzde 44'e çıkan yabancı payı, daha sonra yeniden azalmaya başladı. 9 Eylül'de yüzde 43.9'a gerileyen yabancı yatırımcının payı, 16 Eylül'de yüzde 43.2'ye ve son olarak 23 Eylül'de yüzde 42.2'ye indi.

Yabancı yatırımcının toplam içindeki payı böylece, en yüksek düzeye çıkılan 5 ve 12 Ağustos'a göre 2.5 puan azalmış oldu.

Yabancı yatırımcının son olarak 23 Eylül'de yüzde 42.2 düzeyinde oluşan payı, 3 Haziran'daki yüzde 41.6'lık paydan sonraki en düşük orana işaret ediyor. Yani yabancı payı, son üç buçuk aylık dönemin en düşük düzeyine inmiş bulunuyor.  

4 milyarlık satış

Yabancıların DİBS satışı son iki haftada yoğunlaştı. 9 Eylül'de yabancıların elinde 67.8 milyar liralık DİBS bulunuyordu. Yabancılar, 9-16 Eylül haftasında 1.4 milyar, 16-23 Eylül haftasında ise 2.5 milyar liralık olmak üzere son iki haftada 3.9 milyar liralık DİBS sattılar.

Merkez Bankası tarafından geçen hafta sonu bankacılara dönük olarak gerçekleştirilen sunumda da bu konuya dikkat çekildiği ve eylül ayında yabancıların DİBS satışlarının hızlandığının vurgulandığı biliniyor.

Ancak, yabancıların iki haftadaki 4 milyarlık satışı, toplam DİBS stoku dikkate alındığında çok da önemli bir tutar değil. 4 milyarlık satış, yüzde 6'ya yakın bir azalmaya işaret ediyor. Ne var ki, yüzde 6'lık 4 milyarlık satış, bir satış dalgasının işareti olabilir mi; işte bu tam olarak elbette bilinemiyor, ama doğrusu kaygı da uyandırıyor.

Kur artışı zaten belli ediyor

Banka dışı kesimin elindeki DİBS stokuna, dolayısıyla yabancıların hareketine ilişkin veriler henüz 23 Eylül'deki durumu gösteriyor. 23 Eylül'den sonra iki hafta geçti ve dövizdeki asıl hareket de zaten bu dönemde, özellikle de son haftada yaşandı. Dolayısıyla, yabancıların DİBS satışlarının özellikle son iki hafta belirgin bir hız kazandığı anlaşılıyor.

Merkez Bankası'nın geçen hafta piyasaya önceki haftalarla kıyaslandığında çok daha agresif bir şekilde girme gereği duymasının, döviz satış tutarını artırmasının, yabancı para yükümlülüklerde zorunlu karşılık oranlarını aşağı çekerek döviz likiditesi sağlamasının altında da büyük ölçüde yabancıların ellerindeki TL cinsi varlıklardan çıkarak, dövize dönme eğilimlerinin belirginleşmesi yatıyor.

Borsa payı sabit gibi…

Borsa'daki yerli-yabancı payını, değer yönüyle değil de, hisse adedi yönüyle izlemekte yarar var. Değer, doğal olarak fiyat gelişmelerine bağlı olarak farklı yönde oluşabiliyor. Önemli olan elde tutulan hisse adedindeki değişim. Bu yüzden de seyre hisse adedi açısından bakmak istiyoruz.

Yabancı yatırımcının İMKB'deki payı son üç aydır küçük dalgalanmalar dışında neredeyse yatay bir seyir izliyor. Yabancı payı, hem adet, hem değer açısından önceki ayların epeyce altında olmakla birlikte son dönemdeki hareket yatay sayılır.

Yabancıların hisse adedindeki payı 7 Ekim itibariyle yüzde 46.38, hisse değerindeki payı yüzde 62.33 düzeyinde. Yabancıların adetteki payı geçen yılsonunda yüzde 52.27, değerdeki payı yüzde 66.18 düzeyinde bulunuyordu. Görüldüğü gibi yabancılar hisse senedi adetlerini yaklaşık 6 puan azaltma yoluna gittiler.

Son dönemde adetteki payın neredeyse yatay seyreder hale gelmesinin altında büyük ölçüde "bu fiyattan satış yapmama" eğiliminin yattığı söylenebilir. Küresel ölçekte sorunların devam ettiği ve gelişmekte olan ekonomilere karşı risk algısının önemli ölçüde değiştiği bugünlerde, hisse senedi fiyatlarında ortaya çıkabilecek kısa süreli artışların bir satış fırsatı olarak değerlendirildiğine tanık olabiliriz.

Dolayısıyla önümüzdeki haftalar, özellikle yabancıların DİBS ve hisse senedi gibi TL cinsi yatırım araçlarından çıkıp dövize yönelecekleri günler olabilir. Kuşkusuz yerli yatırımcı da aynı yolu izleyebilir. Dövize olan bu taleple de Merkez Bankası'nın gücü, sürekli test edilecek demektir.
 
 

Ekleme Tarihi
10.10.2011
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız