Zeytini yemeyi seviyoruz ama yağını ihmal ediyoruz

Fatoş Karahasan

Markalar trendler

[email protected]

Ayvalık Yedinci Zeytin Hasat Günleri çerçevesinde, bölgedeki ticaret, sanayi odaları ve birliklerin temsilcileri zeytin üreticileri, ihracatçıları, sanayicileri ve kalabalık bir basın topluluğu biraraya geldi. Ayvalık Ziraat Odası zeytin bahçesinde zeytin hasatının başlatılmasının ardından, “Zeytinyağının iç ve dış pazarda sorunları ve hedefleri” konulu bir panel düzenlendi. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun da katıldığı panelde, zeytinyağı üretim, tüketim ve ihracatını artırmak için neler yapılabileceği üzerinde duruldu.

Panelde konuşan Ulusal Zeytin Konseyi Başkanı Dr. Mustafa Tan’ın verdiği bilgiye göre, ülkemizde 180 milyon zeytin ağacı var. Yılda 190 bin ton civarında zeytinyağı üretiyoruz. Türkiye, son yıllardaki yatırımlar sayesinde İspanya, İtalya ve Yunanistan’ın ardından dünyanın dördüncü büyük zeytinyağı üreticisi konumuna yükseldi. Yılda 534 bin ton zeytin yiyoruz. Sofralık zeytin tüketiminde dünya birincisiyiz. Zeytini çok seviyoruz, ama zeytinyağına aynı ilgiyi göstermiyoruz.

Son dönemdeki çabalar sonucu kişi başına yıllık 1 litre olan zeytinyağı tüketimimiz 1.5 litreye yükseldi. Yunanistan’da bu rakam 21, İtalya’da 12 litre civarında. Zeytinin ana vatanı olan ülkemizde gidecek çok yol var. Ayvalık, zeytin dostlarını büyümeye destek olmaya çağırıyor.

Zeytin üreticisi Ahmet Sucu (solda), TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu (ortada) ve Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Rahmi Gençer.

Lezzeti rüzgâr ve topraktan 

Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Rahmi Gençer’in verdiği bilgiye göre, Edremit Körfezi ve Ayvalık bölgesinde 12 milyon zeytin ağacı var. Bunlardan 2 milyonu doğal yayılım gösteren ağaçlar. Denizden esen kuzey ve batı rüzgarları, yörenin toprak ve bitki örtüsü yörenin zeytinlerine eşsiz bir lezzet katıyor. Ayvalık Ticaret Odası 2007’de Ayvalık Coğrafi Menşei işaretini almış. 2012’da duyusal analiz laboratuarını açmaya hazırlanıyor.

Zeytinyağı gönül dostu

Panelde konuşan, Ayvalıklı üretici Ahmet Sucu “zeytinyağı gönül dostudur” diyor ve ekliyor, “Zeytin ağacı, dağda, bayırda kendi kendine yetişir. Özenle, sevgiyle bakılırsa yüzlerce yıl meyve verir.” Özgün markasının sahibi olan Sucu, üreticiler adına devletten zeytinyağı üreticisine verdiği desteği artırması ve ülkemizin insanına sağlıklı yağ tüketme fırsatı tanımasını diliyor.

Ana Gıda’nın 3 markası

Anadolu grubuna ait Ana Gıda, Ayvalık zeytinyağına büyük yatırım yapıyor. Komili, Kırlangıç ve S. Ö. Madra markalarının sahibi olan kuruluş, Ayvalık Hasat Günleri’nin en önemli destekçisi. Anadolu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan’ın en büyük hedefi Türkiye’nin zeytinyağının yurt dışında ve yurt içinde yaygın kabul görmesini sağlamak. Grup, ürün geliştirme, ambalajlama ve pazarlama çalışmalarına aralıksız devam ediyor.

 Gıda perakendesi için hayat zorlaşıyor

Soysal’ın düzenlediği 11inci Perakende Günleri’nde, “Roller Değişiyor” oturumları büyük ilgiyle izlendi. İkinci günde dinlediğim, “Gıda Perakendesi” oturumu sektörün tüm sorunlarını ortaya koyan eğlenceli ve aydınlatıcı diyaloglarla doluydu. Ülker Pasifik Genel Müdürü Uğur Demirel, Tat Konserve eski Genel Müdürü ve Abon Kurucu Ortağı Erdal Kesrelioğlu “marketçi” rolünü mükemmel bir biçimde yerine getirdiler. Polar Express Genel Müdürü Zeki Çebi marketlerin zor koşulları karşısında ayakta durmaya çalışan “üretici”nin sesi oldu.

Taraflar, farklı fiyat uygulamaları, zor sözleşme koşulları, raf savaşları, ödeme sorunları gibi konuları çetin bir pazarlık ortamında “sahnelediler.” Soysal Danışmanlık’ın kurucusu

Suat Soysal’ın da vurguladığı gbi roller değişince, yöneticiler gerçek rollerindeki sınırları, sansürleri kaldırarak, sorunları cesur ve açık bir biçimde tartışma zemini buldular.

Oturum, gıda perakendesinde hayatın giderek imkansız bir hal aldığını açıkça ortaya koydu. Marketlerin fiyat rekabeti, hacimleri artırıyor ancak, karlılık hızla düşüyor. Fiyatlara bağlı olarak karlar azaldığı için, eleman giderleri kesiliyor. Bunun sonucunda sektördeki insan kaynaklarına yapılan yatırım ve hizmet kalitesi de düşüyor. Sektör, bir an önce biraraya gelerek, ortak hareket etmenin ve farklıaşmanın yollarını bulmak zorunda.