Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 29 Nisan 2024 Pazartesi
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler


Sahrap SOYSAL
[email protected]

31 Temmuz 2013




Kaşıkçılık

Sofralarımızın vazgeçilmezlerinden biridir kaşık.


Şimdilerde fabrikadan çıkma metal kaşıkları kullanıyoruz çoğunlukla ama eski İstanbul’da durum farklıydı.
Benim, mutfağımda hâlâ çok kullandığım tahta kaşıklar en çok yapılan ve alınan kaşık çeşidiydi hiç şüphesiz.
Ama daha pahalıya mâl edilip satılan fildişi, altın, pirinç ve kemikten yapılan kaşıklar da vardı ve bunlar genellikle -daha pahalı olduklarından- varlıklı ailelerin evlerinde kullanılırdı.
Beyazıt’ta bulunan Kaşıkçılar Çarşısı, kaşık almak isteyenlerin gittiği ilk adresti ve burada çok sayıda dükkanda pek çok usta iş yapardı.
Özenle oyulup zımparalandıktan sonra üzeri ve sapı boyanan, bazen de sapına işlenen güzel sözlerle daha şık hale getirilen ahşap kaşıklar tek parça olarak üretilir, bu kaşıkların sapıyla çukurunun uyumlu ve dengeli olması ise ustalık göstergesi sayılırdı.
Genellikle şimşirden yapılan ahşap kaşıklar neyse ki hâlâ evlerimizde kullanılıyor ve ev kadınlarının büyük kısmı hâlâ yemeklerini ahşap kaşıkla pişirip servis etmeyi tercih ediyor.
Daha değerli olarak nitelenen metal kaşıklar ise o zamanlar İstanbul’un zenginleri, konak sahipleri tarafından alınıp kullanılırdı.
Ne olursa olsun, kaşıkçıların sayısı şimdikiyle kıyaslanamayacak kadar çoktu ve kaşık yapmak sanat icra etmek gibiydi.

SODALI PEYNİRLİ BÖREK

Önce kare borcamı 2 kaşık sıvıyağla iyice yağlayın.
Yufkaları üst üste yayın ve ortadan ikiye bölün. Birinci yarım yufkayı buruşturarak borcama yayın. İkinci ve üçüncü yarım yufkayı da üzerine yerleştirin.
Şimdi ince kıyılmış maydanozla karıştırdığınız ufalanmış peyniri serpiştirin.
Dördüncü yarım yufkayı üzerine kapatın.
Beşinci ve altıncı yarım yufkayı da yine aralarına hiçbir şey koymadan üst üste yerleştirin.
Böreği kare şeklinde dilimleyin. Bir kâseye sodayı, sütü ve sıvıyağla beraber yumurtaları koyun. Bir tel çırpıyla iyice çırpıp dilimlenmiş böreğin üzerine aktarın.
Yaklaşık 15 dakika böreğin sosu çekmesini bekleyin.
Fırını 200 dereceye alt-üst konuma ayarlayıp ısıtın.
Sıcak fırında üzeri kızarıncaya dek en az 30 dakika pişirin.
Çıkarın ve tekrar dilimleyip sıcak sıcak servise sunun. Bu börek soğuyunca lezzetini kaybeder.

Malzeme listesi

3 adet hazır yufka
200-250 gr az yağlı beyaz peynir (Veya lor peyniri)
Yarım demet maydanoz

Sos için;
1 şişe soda
2 adet yumurta
Yarım su bardağı süt
1 çay bardağı sıvıyağ










http://www.hurriyet.com.tr/

Ekleme Tarihi
31.07.2013
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Etiketler: Sahrap SOYSAL ,Kaşıkçılık
Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız