Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 28 Nisan 2024 Pazar
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

 
 
 ORHAN AKIŞIK
 Pandora’nın kutusu
 07 Eylül 2013
 
 
Başar Esad rejiminin mutlaka cezalandırılması gerektiğinde ısrar eden İngiltere’nin son anda operasyon fikrinden caymasında kamuoyundaki savaş karşıtlığının payı büyük. Ülkede yapılan anketler, halkın yaklaşık üçte ikisinin geçmişte Libya, Afganistan ve Irak’a yapılan müdahalelerin açmış olduğu sorunlar nedeniyle Suriye’ye yönelik askeri bir operasyona karşı olduğunu gösteriyor. Geçen hafta, Avam Kamarası’nda yapılan oylamada müdahale için aradığı desteği bulamayan Başbakan David Cameron, hiç bir koşulda askeri operasyonda yer almayacaklarını açıkladı. Karar, ileride olması muhtemel benzer saldırıları da kapsıyor. Fransız ve Amerikalılar arasında da operasyona karşı olanların sayısı oldukça fazla. CNN’nin haberinde, Türk hükümetinin olası bir operasyonu hararetle desteklemesine rağmen, halkın büyük bölümünün buna karşı olduğu belirtiliyor. İngiltere’nin geri adım atması, ABD Başkanı’nı da Kongre’nin onayına başvurmak zorunda bırakmıştır. Başkanlıkta ikinci dönemini sürdürmesine rağmen, Obama risk almak niyetinde değil. ABD Başkanı’nın operasyon için Kongre’nin onayına başvurma kararında, bu ay içinde yapılacak bütçe görüşmeleri öncesinde Cumhuriyetçilerle gerginlik istememesi kadar, kamuoyu karşısında sorumluluğu tek başına üstlenmek istememesinin de etkisi vardır. Nixon, Ford, Reagan ve Clinton’ın danışmanlarından David Gergen, Obama’nın Amerikan halkını Suriye operasyonunun gerekliliği konusunda ikna etmesi gerektiğini söylemesine karşılık, Dışişleri Bakanı John Kerry aynı düşüncede değil. Kerry, Başkan’ın askeri bir operasyon için Kongre’nin onayına başvurmak zorunda olmadığı; Suriye’ye karşı sınırlı operasyonun ABD’nin ulusal çıkarlarıyla uyuştuğu görüşünde.

***
Olası bir operasyonun ABD’nin ulusal çıkarlarına hizmet etmesi, antidemokratik ülkeler üzerindeki caydırıcılığıyla doğru orantılıdır. Sınırlı olacağı söylenen operasyonun bu yönden etkili olup olmayacağı bilinmese de, Esad rejimini zayıflatarak şeriat yanlısı unsurları güçlendirmesi olasılığı daha güçlüdür. Olaylar bu noktaya geldikten sonra ABD’nin geri atması çok zor. Bu, sadece tüm dünyada ABD’nin siyasi ve askeri gücünü tartışmaya açmakla kalmaz, benzer saldırıları da cesaretlendirir ki, yönetimin buna izin vermesi düşünülemez. Müdahale çok bilinmeyenli bir denklem, hiç kimse askeri operasyonun siyaset ve ekonomide yol açacağı değişmeleri bilmiyor. Obama’ya göre, operasyonun başlatılması konusunda belirlenmiş bir zaman yok. Tüm opsiyonlar ve olasılıklar gözden geçirilecek. ABD’nin acele etmemesindeki en önemli neden, Esad sonrasına ilişkin belirsizlikler. Yani Esad’ın gitmesinin iç savaşı durdurmak bir yana daha da şiddetlendireceği, evvela Alevi ve Hıristiyanların bir katliamla saf dışı edileceği, daha sonra ise Sunniler arasında iktidar savaşının başlayacağı ihtimalleri dikkate alınıyor. İran’da Şah rejimine karşı demokrasi getirmek için (?) islamcılarla ittifak kuran demokrat ve sol grupların başına gelenlerin benzerinin Suriye’de tekrarlanmayacağını kim garanti edebilir?

***
Suriye krizi bütün ülkeleri etkileyecek. Dünya rezervlerinin büyük bölümünün yer aldığı Ortadoğu Bölgesi’ndeki krizin petrol fiyatlarını artırması kaçınılmazdır. ABD’de yapılan analizlere göre, petrol fiyatlarındaki her bir dolarlık artışın tüketim harcamalarını 4 milyar dolar civarında azaltması bekleniyor. Tüketim harcamalarının milli gelirin yüzde 70’ini oluşturduğu ülkede yönetimin operasyon konusunda kararsız olmasının bir nedeni de budur. Petrol fiyatları daha şimdiden son bir buçuk yılın en yüksek seviyesine ulaşmış durumda. Ekonomilerin en önemli girdisi petrolün fiyatındaki artış, aralarında Türkiye’nin de yer aldığı petrol ithal eden ülkelerdeki cari işlem açıklarını arttıracak ve büyüme hızlarını yavaşlatacaktır. Geçmişte yaşadığımız krizler, sanki bir daha hiç olmayacakmış gibi bir hava içindeyiz. Çok övünülen yüksek büyüme hızlarının, Cumhuriyet tarihinin hiç bir döneminde olmadığı biçimde devasa boyutlara ulaşan cari işlem açıkları pahasına gerçekleştirildiğini unutuyoruz. Sıcak para girişleri olmasaydı ne bu açıklar finanse edilebilir, ne de milli gelir 10 bin dolara ulaşabilirdi. Türk lirasının dolar karşısında değer kaybetmesinin nedeni, sıcak para girişlerinin kesilmesidir. Siyasi istikrarsızlığın arttığı bir ortamda, Türk Lirasındaki değer kaybının nerede duracağını kestirmek olanaksız. Faiz artışları da bu noktada bir işe yaramayacaktır. Ufuktaki sonu belirsiz savaşı Türkiye ekonomisinin kaldıramayacağı, ekonomideki tüm kazanımların kaybedileceği açık seçik görülüyor. Gerçek demokrasilerin aynı zamanda hiç kimsenin siyasal hesapları ve ideolojisi uğruna ülkelerinin geleceğini riske atmasına olanak tanımayan bir rejim olduğunu unutmayalım.











http://www.dunya.com/

Ekleme Tarihi
07.09.2013
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Etiketler: ORHAN AKIŞIK,pandoranın kutusu,ekonomi,piyasa
Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız