Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 01 Mayıs 2024 Çarşamba
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler


 
 ALAATTİN AKTAŞ / EKO ANALİZ
 Kredi kartına sınırlamayı meğer herkes istiyormuş!
 29 Kasım 2013
 
 
Kararı alan zaten hükümet. Dolayısıyla hükümetin, tüketim çok artmasın, vatandaş ödeyemeyeceği yükün altına girmesin, tasarruf oranı da artsın, gerekçesiyle bu kararı savunmasıkadar normal bir şey yok.

Ama öbür tarafta kredi kartına taksit sınırlamasının en önemli muhataplarından olan bankaların çoğu ağız birliği etmişçesine karardan memnun olduklarını belirtiyorlar. Niye ki? Yani kredi kartı daha az kullanılınca, daha az kullanılır hale getirilince bankaların karı artacak mı, yoksa azalacak mı? Yanıt çok açık; ama bankalar karardan memnun! O yüzden diyoruz ya, niye ki?

Üreticilere kulak veriyorsunuz, “Bu böyle gitmezdi zaten” diye özetlenebilecek bir yaklaşım var. “Çatlak” sesler de çıkmıyor değil gerçi, “Yapmayın, etmeyin, bu satışları olumsuz etkiler” diye; ama kim dinler ki onları…

Tüketici mi, onlar da kim ki! Ne yani, hem ha bire tüketsinler, tasarrufu hiç düşünmesinler, har vurup harman savursunlar, sonra da kredi kartlarına taksit sınırlaması getirilince feryat etsinler! Otursunlar oturdukları yerde, ellerindekiyle yetinmeyi bilsinler!

Ama bir tüketici kesimi var ki, onlar gerçek anlamda eleştiriyi hak ediyor. Zar zor asgari ücretle iş bulmuş binlerce kişinin elinde akıllı telefonlar görmek, gerçekten çok tuhaf geliyor insana.

“Senet-sepet dönemi”

Kredi kartlarına taksit uygulamasının modern anlamda mimarı Cem Boyner olarak bilinir. Taksit uygulamasına sınır getirmeyi öngören uygulamaya en sert tepkiyi gösteren isim de Boyner.

Cem Boyner, taksit uygulaması yüzünden geçmişte olduğu gibi “senet-sepet dönemi”ne dönüleceği endişesi taşıdığını dile getiriyor. Doğrusu Boyner haksız da değil.

Gerçi şu gerçeği de kabul etmek gerek. BDDK’nın açıkladığı taslak taksit uygulamasına tümüyle son vermiyor. Taksitler sınırlandırılıyor. Dolayısıyla aslında bir orta yol bulunmaya çalışılıyor. Ne şimdiki gibi üç yıla uzanan taksitler olacak, ne taksitler tümüyle ortadan kaldırılacak.

Çok mu harcıyoruz?

Peki, BDDK’yı harekete geçiren, kredi kartına taksit sınırlaması getirmeye yönelten ne oldu dersiniz? Kredi kartıyla çok mu harcama yapıyoruz, tüketim alıp başını gidiyor mu?

Önce şunu vurgulayalım; bir süre önce de yazdığımız gibi Türkiye pek yatırım yapmayan, net ihracatı önemli bir düzeyde bulunmayan tüketim ülkesi konumuna gelmiş durumda.GSYH'nin yüzde 70’i tüketimden kaynaklanıyor. Ancak bu durum, öyle birkaç yılda oluşmuş değil; birkaç yılda değişecek de değil; ne olumlu yönde, ne olumsuz yönde. Türkiye yine tüketerek yoluna devam ediyor. İşte yapılmak istenen de, yüzde 70’i aşağı çekebilmek. Bunu gerçekleştirmek mümkün mü ya da ne kadar zamanda gerçekleştirmek mümkün; doğrusu öyle birkaç yılda sonuç alınacağını kimse beklemesin.

Gelelim önlem üstüne önlem almaya çalıştığımız kredi kartlarına ve bu kartlarla çok harcama yapıp yapmadığımıza. Bu konuda bize yol gösteren en iyi veri, Merkez Bankası danışmanlarından Ercan Türkan’ın her ay hazırladığı tüketim endeksi. Ercan Türkan’ın “ette” (ercan türkan tüketim endeksi) adını verdiği endekse göre, ekim ayında bir önceki aya göre kredi kartıyla yapılan harcamalar reel olarak yüzde 7.8 gerilemiş. Taşıt dahil edildiğinde gerilemenin oranı yüzde 8.1’i buluyor. Eylülden ekime böylesine belirgin bir gerileme olması normal karşılanıyor; çünkü eylülde çok yüklü miktarda okul harcaması var. Ayrıca, taksitlendiriliyor olmakla birlikte eylülde yapılan özel okul harcamaları, kayıtlara yalnızca o aya ait harcamaymış gibi giriyor. Bu yüzden de, ekimde eylüle göre belirgin bir yavaşlama ortaya çıkıyor.

Dolayısıyla eğilimi daha sağlıklı görebilmek için ekimdeki harcamayı geçen yılla kıyaslamakta yarar var. Buna göre, ekimdeki harcama, geçen yıla göre reel olarak yüzde 0.6 azalmış.Ocak-ekim dönemindeyse yüzde 1 artış var. Geçen yılın ilk on ayında önceki yıla göre artış yüzde 4.7 düzeyindeydi.

ette’nin ortaya koyduğu tablo böyle… Tüketim artmıyor artmasına ama, öyle pek belirgin bir gerileme de yok. Zaten BDDK’yı harekete geçiren de bu.

Türk insanı çoğu alanda çok az tüketiyor. Bu yüzden de uzun yıllar boyunca oluşan bu tüketim açlığı doyurulana kadar tüketimin yüksek seyretmesini önlemek pek mümkün olmayacak. Doyum noktasına gelinmeden, yüzde 70’lik oran aşağı çekilemeyecek. İstediğimiz kadar önleme başvuralım; kredi kartlarına limitler, taksit sınırlamaları getirelim, öyle kolay kolay istediğimiz sonucu alamayacağız.









http://www.dunya.com/

Ekleme Tarihi
29.11.2013
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Etiketler: ALAATTİN AKTAŞ ,kredi kartı
Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız