Giderek büyüyen megapollerin kendi kendilerini besleme şansı günden güne azalırken gıdayla bağlantılı ekolojik ayak izimiz gün geçtikçe artıyor. Çözüm, şehir bahçeleri.

Avrupa ve Amerika'da giderek yaygınlaşan şehir bahçelerinde, parklar veya kullanılmayan alanlar şehir bahçelerine dönüştürülüyor. Şehirde yaşayanlar  bu bahçelerde gönüllü olarak çalışarak kendi meyve-sebzelerini yetiştirme şansı yakalıyorlar. Böylece hem temiz gıda tüketiyor, hem tohumdan meyveye kendi gıdalarını yetiştirmeyi öğreniyor, hem de gıdalarının ekolojik ayak izini azaltıyorlar.

Permakültür hocalarından Geoff Lawton, günümüzdeki tarım alanlarının sadece %2’si kullanılarak dünya nüfusunun beslenebileceğini, kalan tarım arazilerinin vahşi hayata bırakılabileceğini savunuyor. Lawton, bunun için şehirde kalan atıl arazilerin hızla şehir bahçelerine dönüştürülmesi gerektiğini söylüyor.

Buğday Derneği, bu amaçla 2005-2006 yıllarında "Bahçe" projesi gerçekleştirmişti (http://www.bugday.org/page.php?ID=12&pageType=Static). Buğday Derneği'nin 2011 yılında gerçekleştirmek istediği projeyse Bahçe projesinden biraz daha farklı. Projelendirilen ve bütçesi yapılan "Ekolojik Yaşam Bahçesi"nde, çocuklara ve ebeveynlere ekolojik tarım, kompost yapımı, yenilenebilir enerji, yağmur suyu depolanması gibi konular gösterilerek ve uygulanarak öğretilecek. 

Proje için sponsor

arayışlarına devam ediyoruz. Projeyle ilgili daha fazla bilgi için: [email protected]

http://www.kesfetmekicinbak.com/