Son olarak 2007 yılında tüm dünya ülkelerinde büyük ölçüde koloni kayıpları yaşanmıştı. Sonraki 2 yılda çok kayıp yaşanmadı. Ancak uzmanlar yaşanan iklim değişiklerinin arılar üzerindeki etkilerinin büyük olduğu kanısında. 

 

“Arı ölümlerinin kaynağı küresel ısınma” tezi dünya tarafından kabul gören Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nuray Şahinler, iklim değişikliklerinin beraberinde getirdiği kürsel ısınmadan en çok arıların etkilendiğini söyledi.

 

Böceklerin kürsel ısınmadan kaynaklı koloni kayıpları yaşadığını hatırlatan Şahinler “Böceklerin kürsel ısınmadan etkilenmesi ile sırasıyla önce bitkileri sonra hayvanları en son ise insanları etkileyecek” dedi.

 

2007 yılında yaşanan koloni kayıplarının ardından yapılan araştırmalarda tek bir hastalığın toplu arı ölümlerine neden olmayacağı kanısında birleştiklerini aktaran Şahinler, “Tüm üniversitelerden hocaların araştırmalarına dayanarak diyebiliriz ki hiçbir hastalık böylesi koloni kayıplarına neden olmaz. En önemli faktör iklim değişikliği. Özellikle arılar kış salkımı dediğimiz kış döneminde bir çeşit kış uykusuna yatıyorlar. Çok az aktivite gösteriyorlar. Ama kış döneminde hava sıcaklığının yüksek olması yani 15-16 santigrat dereceden daha yükseğe çıkması sonucu arılar kovanın dışına çıkıyorlar. Kış salkımı bozuluyor. Kovan dışına çıkıp çalışmaya başlıyorlar. Tabi bu arada fizyolojik ömürlerini tamamlayıp ölüyorlar. Ama kış mevsiminde arılar yumurtlamadığından yeni jenerasyonlar gelmediği için koloni bir müddet sonra yok olma riski, ile karşı karşıya kalıyor” şeklinde konuştu. 

 

Şahinler, arı ölümlerinin insan yaşamını da etkileyeceğini aktararak, “Bitki popülasyonunun devamı için arılara ve böceklere ihtiyaç var. Yani yaşamını sürdürmek için bazı önemli bitkilerin arılara ihtiyacı var. Arılar olmasa bu bitkiler popülasyonunu sürdüremeyecek ve yok olacak. Bu bir zincirin halkası olacak, bitkilerin yok oluşu hayvanları, hayvanların yok olması da insanları etkileyecek” dedi.