Özkurnaz, Aa muhabirine yaptığı açıklamada, geçmişten bu yana süt fiyatının düşük olduğunu, bunun da çiftçiyi hayvancılıktan uzaklaştırdığını savundu. 

 

Et fiyatlarında yaşanan sıkıntının temelinde 6-7 tane büyük çiftlik sahibinin olduğunu, bu şirketlerin piyasadan ciddi anlamda hayvan topladığını öne süren Özkurnaz, "Mesela bir buzağı 300-500 TL arasında satılırken, bunlar dediler ki, biz yeni doğmuş buzağıya bin lira veriyoruz. Piyasadan 8-10 ay boyunca yeni doğmuş hayvanlar toplandı" dedi. 

 

Yaklaşık 10 ay önce hayvan toplamaya başlayan çiftlik sahiplerinin, kendi işletmelerinde 60-70 bin baş hayvana ulaştıklarını belirten Özkurnaz, bununla birlikte hayvancılıkta sıkıntının başladığını, bu büyük şirketlerin kesim yapmaması üzerine et fiyatlarının yükseldiğini bildirdi. 

 

Özkurnaz, "Piyasada olmayan bir şeyin fiyatı yükselir, arz talep muhabbeti yapılır. Ete her zaman talep vardır, ancak arzı 6-7 firma eline geçirmiş ve bunlar da hayvan kesmedi" diye konuştu. 

 

Yaşanan gelişmeler karşısında Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın canlı hayvan ve karkas ithalatını açtığını anımsatan Özkurnaz, şöyle devam etti: 

 

"Ancak Bakanlık ithalatı açarken et sorunu vardı. Kesim için canlı erkek materyal ve karkas et gelecekti. Bunu anlayışla karşılıyoruz. Bizim anlamadığımız taraf, dişi düve ve gebe düve ithalatının da gerçekleştirilmesidir. Hala ithalat açık. İthalat, '100 başın üzerinde işletmemde hayvan istiyorum, dişi materyal almak istiyorum' diyen herkese açık. İthalatla birlikte Türkiye'ye 20-30 bin civarında dişi materyal giriş yaptı. Burada da denge bozuldu. Hem karkas, hem erkek dana, hem de dişi materyal geldi. Bu nedenle ette yaşanan sıkıntı aşılamadı, bu durum bir iki yıl daha devam edecek. " 

 

-SÜT FAZLALIĞI GÜNDEMDE- 

 

Mehmet Özkurnaz, gebe olarak getirilen 23 bin baş dişi materyalin doğurmaya başladığını, bu nedenle de sütte arz fazlalığının gündeme geldiğini söyledi. 

 

Bu fazlalığın süt fiyatlarının geriye gitmesine neden olduğunu dile getiren Özkurnaz, sütteki arz fazlalığının 3 nedeni olduğunu bildirdi. Bunların, gebe düve ithalatı, süt tozu ithalatı ve protein konsantresi ithalatı olduğunu savunan Özkurnaz, şöyle konuştu: 

 

"Süt tozu şu ana kadar Türkiye'ye giriş yapmadı. Ancak protein konsantresi ithalatı devam ediyor. Buna son verilmesi gerekir. Protein konsantresi 100 kilo sütte, 3 kilo protein konsantresi demektir. 

 

Protein konsantresi ithalatı durdurulmalı, süt tozu ile üretilen tüm süt ürünlerini bununla da yapabiliyorsunuz. Çünkü o da süt tozunun bir versiyonudur. Protein konsantresi ithalatının yasaklanmasında büyük yarar vardır. Eğer yasaklanırsa süt üreticileri sıkıntı yaşamayacak, aksi taktirde süt fazlası olacak. Geçen yılın ocak ayında 85 kuruşa sattığımız sütün fiyatı bu yılın aynı ayında 73, 5 kuruşa geriledi. Tarımdaki yanlış politikalar nedeniyle hem ette, hem de sütte sıkıntı devam ediyor. " (AA)