KARACABEY'DE ''II. SÜT VE SÜT HAYVANCILIĞI ÖĞRENCİ KONGRESİ'' -SÜTAŞ YÖNETİM KURULU BAŞKAN VEKİLİ TEZEL: ''SÜTAŞ OLARAK AÇTIĞIMIZ VE TÜRKİYE'DE EŞİ OLMAYAN EĞİTİM ÇİFTLİĞİNDE, AKADEMİK EĞİTİM ALAN ÖĞRENCİLERİMİZE EĞİTİM VERMEYE DEVAM EDİYORUZ'' -UÜ REKTÖR YARDIMCISI PROF. DR. PARLAK: ''KENDİ ÜLKELERİNDE SÜT SEKTÖRÜNE SAHİP ÇIKANLAR, GELİP BİZİM ÜLKEMİZDE ÖZELLEŞTİRMEDEN YANA OLDUKLARINI SÖYLÜYORLAR''
KARACABEY (A.A) - Uludağ Üniversitesi (UÜ) Karacabey Meslek Yüksek Okulu (MYO) Süt Topluluğu ve Sütaş işbirliğiyle düzenlenen ''II. Süt ve Süt Hayvancılığı Öğrenci Kongresi'', Bursa'nın Karacabey ilçesinde yapıldı.
Sütaş Yönetim Kurulu Başkan Vekili Tarık Tezel, Karacabey Ticaret Sanayi Odasında (TSO) düzenlenen kongrenin açılışında yaptığı konuşmada, eğitimde işbirliğine 1996 yılında başladıklarını hatırlatarak, bu yolculukta çok önemli yerlere geldiklerini söyledi.
Tezel, 1999 yılında UÜ Karacabey MYO'da süt hayvancılığı ve süt teknolojisi dallarının açıldığını belirterek, şunları kaydetti:
''Sütaş olarak açtığımız ve Türkiye'de eşi olmayan eğitim çiftliğinde, akademik eğitim alan öğrencilerimize eğitim vermeye devam ediyoruz. Görüyorum ki, bu önemli işbirliği her geçen gün ilerliyor. Geçen yıl ilki yapılan bu kongreyi ulusal bir proje olarak kabul ederek Aksaray'da da bir protokol yaptık. Bir aksilik olmazsa seneye yapılacak olan kongreyi Aksaray'da yapmayı planlıyoruz.''
UÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Müfit Parlak da konuşmasında sütün stratejik önemine dikkati çekti. Prof. Dr. Parlak, şunları kaydetti:
''Unutmayalım ki eski Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, her şeyin özelleştirilmesi gerektiğini söylemişti. Fransa'da süt sektörünün özelleştirilmesi söz konusu olduğunda ise Chirac bile buna karşı çıkmıştı. Çünkü süt Fransa için vazgeçilmez bir sanayi ürünüdür. Ama görüyoruz ki, kendi ülkelerinde süt sektörünün özelleştirilmesine karşı çıkanlar, gelip bizim ülkemizde özelleştirilmesi gerektiğini söylüyorlar. Bakın ülkemizde şeker pancarı ve yerli tütün üretimi yok edilme noktasına geldi. Ürünlerimize sahip çıkmalıyız. Ulu Önder Atatürk ne demişti; 'Vatan toprağı kutsaldır, kaderine terk edilemez'. Biz de bu yolla topraklarımıza ve ürünlerimize sahip çıkmalıyız. Madem süt bu kadar önemliyse buna mutlaka sahip çıkmalıyız.''
-''SÜTAŞ, MARKASINI SATMAYAN BİR KURULUŞ''-
Parlak, bu bağlamda Sütaş'ın çok önemli ve değerli bir işletme olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
''Rahmetli Sadık Yılmaz'ın eseri olan bu marka, şimdi çocukları tarafından devam ettiriliyor. Ben biliyorum ki, uluslararası firmalar özelleştirme için Sütaş'ın kapısına geliyorlar. Ama Sütaş bunu yapmıyor ve yapmayacaktır. Bursa'da son 5 yılda sanayinin yüzde 70'i, ülke genelinde ise bankaların yüzde 65'i yabancıların eline geçti. Bunları satarak ayakta kalamayız. İşte Sütaş markasını satmayan bir kuruluş. Onlar kendi markasına sahip çıkıyorlar, bizler de onlara destek olmalıyız.''
Kongre kapsamında, Danimarka Kold Koleji Müdürü Mr. Hans Skjerning ''AB ve Danimarka'da Sütçülük Eğitimi'', Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü (TÜGEM) Temsilcisi Murat Güney de ''Türkiye'de Süt Hayvancılığı Politikaları ve Süt Hayvancılığının Geleceği'' konulu konferans verdi, öğrenciler ise ''AB ve Türkiye'de Sütçülük ve Süt Hayvancılığı'' konulu sunumlar gerçekleştirdi.
Kongreye, Karacabey Kaymakamı Dursun Balaban ve UÜ Karacabey MYO Müdürü Prof. Dr. İbrahim Ak ile öğrenciler katıldı. |