TSUMB GENEL SEKRETERİ KUZEY ACARBAŞ: -''TÜRKİYE, HAYVAN İTHALİ KONUSUNDA DIŞA BAĞIMLI HALDE DEĞİLDİR'' -''ET İTHALATI İLE İLGİLİ ÜLKEMİZİN HERHANGİ BİR SORUNU OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUZ. ŞU ANDA KAYITLI, KÜPELERİ TAKILMIŞ 30 MİLYONUN ÜZERİNDE KÜÇÜKBAŞ HAYVAN MEVCUT'' 

DİYARBAKIR (A.A) - Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği (TSUMB) Genel Sekreteri Kuzey Acarbaş, Türkiye'nin hayvan ithali konusunda dışa bağımlı olmadığını söyledi.

     Acarbaş, Diyarbakır'da düzenlediği basın toplantısında, geçen yıl 175 birlik ile daha önce hiç gerçekleştirilemeyen, sütün kayıt altına alınma işlemini hayata geçirdiklerini belirterek, kayıt sistemine kayıtlı 385 bin üretici tarafından 6,1 milyon ton sütün kayıt altına alındığını bildirdi.

     Geçmiş yıllarda Türkiye'de kayıt altına alınan süt üretiminin bulunmadığına dikkati çekerek, şöyle dedi:

     ''Tarım sektöründe belirsizlik vardı. İnsanlar üretiyor, fakat ürettiğini değer fiyata pazarlayamıyordu. Dolayısıyla da bu sıkıntılar belirli bir dönem sonra ülkenin problemi haline gelmeye başladı. Kendi kendine yeten bir ülke konumundan çıkıp, dışarıya bağımlı bir ülke haline gelmeye yaklaşırken, Tarım ve Köyişleri Bakanlığının politikaları ve devlet destekleri ile üretimimizi artıracak politikaları geliştirdik. Bugün geldiğimiz nokta ülkenin dışa bağımlılığını bitirmeye yakın bir noktadır.

     Türkiye hayvan ithali konusunda dışa bağımlı halde değildir. Sadece belli spekülatörlerin fiyat oynamalarını engellemek amacıyla bazı dönemlerde ithalat yapılmaktadır. Ülkemizdeki kayıtlı hayvan varlığı gün geçtikçe artmaktadır. Şu anda ülkemizdeki koyun popülasyonu 30 milyonu aştı. Bu geçmiş hükümetler döneminde 10 milyonun altına inmişti. Bu krizi yeniden toparlanmayla aşabildik. Şu anda da et ithalatı ile ilgili ülkemizin herhangi bir sorunu olduğunu düşünmüyoruz. Şu anda kayıtlı, küpeleri takılmış 30 milyonun üzerinde küçük baş hayvan mevcut.''

     -''SÜTTE FİYAT İSTİKRARI SAĞLANDI''-

     Acarbaş, yıllarca süt toplama işleminin Köylere Hizmet Götürme Birlikleri ve kaymakamlıklarca yapıldığını hatırlatarak, 2006 yılında AK Parti hükümetinin çıkarttığı bir kanunla bu görevin sivil toplum örgütlerine devredildiğini, bu kapsamda kurulu 175 birlikten 100'ü aşkınının süt toplama işlemi gerçekleştirdiğini söyledi.

     Türkiye'de seçime katılan siyasi partiler içerisinde tarım sektörüne en fazla destek veren, tarım sektöründeki sıkıntılarla en çok ilgilenen siyasi hareketin AK Parti olduğunu düşündüklerini ifade eden Acarbaş, bu nedenle de Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker ile tarım politikalarını desteklediklerini belirtti.

     Acarbaş, uygulanan politikalar sayesinde sütte fiyat istikrarının sağlandığını vurgulayarak, şöyle devam etti:

     ''Önceki sistemde fiyat istikrarı yoktu. Sütte fiyat istikrarı sağlandı. Gerek ulusal süt kayıt sisteminin çalışmaya başlaması gerekse birliklerin süt toplama ile ilgili yeterli altyapıyı oluşturması ile bu istikrar yakalandı. 10 yıl önce 90 milyon lira gibi bir destek ödeniyordu. Bu yıl için ise sadece süt için 400 milyon lira destek verilecek. Amacımız sıcak süt satışını ortadan kaldırarak sütün kaliteli bir şekilde toplanarak satışının gerçekleştirilmesidir. Bu çalışmaları yapmamış olsaydık bugün süt 400 liranın altında bir rakama satılacaktı. Bu da bu hayvancılıkla uğraşanların zararına neden olacaktı. Artık bütün birliklerimizle maliyet analizi yapıp, maliyet fiyatının altında sütün pazarlanmasını engelleyebiliyoruz. Sanayici ile karşılıklı oturup görüşebiliyoruz. Kurumsal bir kimliği oluşturduk. Kaliteli süt üretmeye ve tüketiciye kaliteli ürün sunmaya devam edeceğiz.''