İZMİR - Soğuk ve yağışlı havaların uzun süre devam etmesi nedeniyle pek çok tarım ürününde rekolte düşüşü beklenirken, üreticiler şimdi de tarım ürünlerinde hastalık riski ile karşı karşıya.
Türkiye üzüm üretiminin önemli kısmının yetiştiği Ege Bölgesi'nde bağ mildiyösü (pronos) uyarısında bulunan Manisa Tarım İl Müdürlüğü, hastalıktan korunmak için üreticilerden önlem almasını istedi.
Manisa Tarım İl Müdürü Ömer Çelik, 2011 yılı üretim sezonunda yaşanan meteorolojik gelişmelerin bazı tarım alanlarında don ve dolu olaylarına neden olduğunu belirterek, yağışların devam etmesinin bitki hastalıklarını da beraberinde getirdiğini dile getirdi.
Çelik, "Viral, bakteriyel ve fungal hastalıklar için uygun ortam koşullarının oluşması son derece dikkatli olmamızı gerektiriyor. Tütün, domates, kavun ve bağ alanlarında, özellikle mildiyö hastalıkları sorun olarak karşımıza çıkıyor. Son 50 yıldır bağ alanlarında sorun olmayan bağ mildiyösü (pronos) 2010 yılında görüldü, yoğun bir mücadele çalışmasıyla, ciddi bir verim kaybı yaşanmadan sezon geçirildi. Mildiyö hastalıkları çok kısa sürede çok geniş alanlara yayılabiliyor ve dikkat edilmediğinde ürünü tamamen tahrip edebiliyor. Manisa'da mildiyö (pronos) belirtileri görülmeye başladı. Yağmur ve çiğ hastalığın oluşumunda en etkili faktör. Bu koşullar sürdükçe hastalık risk oluşturmaya devam edecek" şeklinde konuştu.
Çelik, Manisa Tarım İl Müdürlüğü olarak konunun bilinciyle hareket ettiklerine işaret ederek, "2011 yılı sezon başından bu yana SMS sistemimize kayıtlı 18 bin 300 üzüm üreticisine 4 kez mildiyö mesajı gönderildi. Yerel ve ulusal TV'lerde konu ile ilgili üreticileri bilgilendirici programlar yapıldı. Toplantılar düzenlendi. Bu toplantılara katılan 400 zirai ilaç bayisi ve reçete yazma yetkisine sahip teknik elemana mildiyö hastalıklarıyla mücadele yöntemleri ile yönetim stratejileri öğretildi" şeklinde konuştu.
Üreticilere uyarılarda bulunuldu
Ömer Çelik, bağ mildiyösü konusunda dikkat edilmesi gereken hususları da şöyle sıraladı: "Yeşil aksam gelişmesini artıracak azotlu gübre ve yaprak gübresi kullanımına dikkat edilmeli, sulama sadece gerektiğinde yapılmalı, omcada, güneş ışınlarını iyice görecek ve hava sirkülasyonu sağlanacak şekilde yaprak alma, sürgün ucu kesme gibi işlemler tekniğine uygun olarak yapılmalı, asmanın tüm organları, özellikle de yaprakların alt yüzeyi ilaçlı suyla homojen olarak kaplanmalı, yağış bekleniyorsa yıkanmanın engellenmesi için sistemik ilaçlar tercih edilmeli, eğer bağda hastalık belirtileri başlamışsa yok edici özelliği olduğu bilinen sistemikler tercih edilmeli, aynı etkili maddeli ilaçların üst üste ve sezon içerisinde 2-3 kezden daha fazla kullanımından kaçınılmalı, ilaçların etkinliğinin yitirilmemesi için sonucu bilinmeyen, ilaç yaprak gübresi karışımlarından uzak durulmalı, bağlar sürekli kontrol edilmeli hastalık görülen sürgün, yaprak ve salkımlar mümkün olduğunca imha edilmeli, yabancı ot mücadelesi ihmal edilmemeli."
Üretici bilinçli ilaçlamalarını yapıyor
TARİŞ Üzüm Birliği Başkanı Ali Rıza Türker ise, 2011 ve 2012 yılının pronos hastalığı açısından riskli olduğuna işaret ederek, yaygınlaşmadan sorunun çözülmesi bunun için de etkin ilaç kullanımının yapılması gerektiğini dile getirdi.
Ziraat odaları, tarım il müdürlükleri ve kendilerinin de sürekli olarak ikazlarda bulunduklarını söyleyen Türker, "Hastalık havalardan kaynaklı olarak devam ediyor. İyi takip edilmezse, iki yılı kapsayacak bir zarar verebilir. Ama üreticiler artık bilinçli, kendine ilaç almaz tarlasına ilaç alır. 1965 yılından bu yana böyle bir olay yaşanmadı ama tarım maalesef iklim işi, yarını bilemiyoruz" dedi. Türker, hava şartlarından kaynaklanan hastalık nedeniyle üreticilerin ilaçlamalarının sürdürdüğünü, üreticilerin artık danışman ve ziraat mühendisleri ile çalıştıklarını dile getirdi.
