Üzüm Bağı 9 Bin Hektara Düştü

Çelik, bağcılığında diğer ürünler gibi desteklenmesini defalarca talep ettiklerini belirterek, "Bu konuyla ilgili gerekli çalışmalar yapılarak ilgili merciler nezdinde girişimlerde bulunduk ama bir türlü sonuç alamadık. 2004 yılında Tekel'in özelleştirilmesinden bu yana Kilis'te, 24 bin hektar olan bağ alanımız, 2011 yılı itibari ile sökülerek 9 bin hektara kadar düştü" dedi. Kilis ve yöresinde son 3 yıldan beri kuraklık yaşandığını dile getiren Çelik, "Üzümünde diğer tarım ürünleri gibi kuraklık
kapsamına alınmasını istiyoruz. Üzüm üreticisinin de kuraklık kapsamına alınması hususun da girişimlerimiz devam ediyor. Girdi fiyatlarının yüzde 300 arttığı yıllarda üzüm üreticisinin ürününü maliyet fiyatının çok altında sattığını ve bu yıl için taban fiyatı açıklanırken çiftçimizin emeğinin karşılığını alacağı şekilde yüksek fiyat açıklanmasını istedik. Bu yılda Çiftçilerimiz hak ettikleri taban fiyatını alamazlarsa Kilis'te bağların hızla sökülmeye devam edileceğini ve zamanla bağcılığın yok olacağını
belirtti. Bu yıl geçen yıllara nazaran kuraklıktan dolayı rekoltede de yüzde 50 oranında düşük olacak. Tekelin özelleşip destekleme alımı yapmamaya başladığından beri çiftçilerimizde üzümü satamama paniği başlamış olup; 'Üzümümü satayım da ne olursa olsun' havası oluşmuştur. Oysa bölgemizde şu ana kadar dalında kalmış üzüm görülmemiştir. 12 ay oluşması için yüzüne bakılan üzümlerimizi panikleyip fiyatsız satmak çiftçilerimizin 5 yıldır zararına olmaktadır. İlk satışı yapanlar kendisine olduğu gibi komşusuna
da zarar vermektedir. Üzüm rekoltesi az olduğundan bu yıl üzüm satma sorunu olmayacaktır" diye konuştu.
"Ürününe ve Emeğine Sahip Çık sloganı" ile 2011 üzüm hasat dönemini başlattıklarını söyleyen Çelik, Üreticilerin ürünlerini hemen pazara indirme konusunda acele etmemeleri konusunda uyardıklarını sözlerine ekledi.