Aspir Bitkisinin Ekim Alanları,Son Yıllarda Büyük Bir Artış Gösterdi HEDEF 10 YIL SONRA 1 MİLYON HEKTAR
-ANADOLU'DA ''DİKEN'' ADIYLA BİLİNEN, ZEYTİNYAĞI GİBİ
RAFİNE EDİLMEDEN TÜKETİLEBİLEN, YAĞINDAN SABUN, BOYA,
VERNİK VE CİLA ELDE EDİLEBİLEN ASPİR BİTKİSİNİN EKİM
ALANLARININ, SON YILLARDA BÜYÜK BİR ARTIŞ GÖSTEREREK,
100-150 HEKTARDAN 30 BİN HEKTARA ÇIKTIĞI BİLDİRİLDİ
-TÜRKİYE ASPİR DERNEĞİ BAŞKANI PROF. DR. AKINERDEM:
''HEDEFİMİZ 10 YIL İÇİNDE 1 MİLYON HEKTARA ULAŞMAK''
KONYA (A.A) - Önder Felek - Anadolu'da ''diken'' adıyla bilinen
aspir bitkisinin ekim alanlarının, 100-150 hektar ekildiği 2000'li yıllardan
bugüne kadar geçen sürede büyük bir artış göstererek, 30 bin hektara ulaştığı
bildirildi.
Türkiye Aspir Derneği Başkanı ve Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla
Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikret Akınerdem, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, aspiri develere, atlara ve eşeklere yem olarak üreten Anadolu
insanının bu bitkiye ''diken'' ismini verdiğini belirtti.
Yağ kalitesinin yüksek olması nedeniyle aspir bitkisinin ıslah edilen
çeşitlerinin 2000'li yıllardan itibaren ticari olarak ekilmeye başlandığını
anımsatan Akınerdem, son yıllarda kolza ve aspir gibi bitkilerin üretiminin
artmasının Türkiye'nin bitkisel yağ açığının kapatılması için ümit verici
olduğunu dile getirdi.
Akınerdem, özellikle kırsal alanlarda ve kuraklık yıllarında üretim
açısından daha şanslı olan aspir bitkisinin üzerinde ısrarla durulması
gerektiğini ifade ederek, ''Tohumunda yüzde 30-45 arasında yağ bulunan aspir,
içeriğindeki oleik asit sayesinde zeytinyağı gibi rafine edilmeden
tüketilebiliyor. Yağı, sabun, boya, vernik ve cila olarak kullanılabiliyor. Yine
ürünün 3'te 2'sinden küspe olarak faydalanılabiliyor. Küspede yüzde 25 oranında
protein barındırıyor. Renkli çiçekleri gıda ve kumaş boyasında kullanılabiliyor.
Ayrıca, aspir bitkisinin yağı biyodizel olarak kullanılıyor. Bütün bu özellikler
aspir bitkisini değerli kılıyor'' dedi.
2000'li yıllarda 150-200 hektar olan aspir ekim alanlarının, doğru üretim
politikaları ile sürekli artış gösterdiğini ve 2011 yılında ekim alanlarının 30
bin hektara çıktığını dile getiren Akınerdem, bu durumun aspirin özellikle
üretici ve bitkisel yağ sanayicisi tarafından benimsendiğini gösterdiğini
söyledi.
-HASAT BAŞLADI-
Prof. Dr. Akınerdem, aspir hasadının başladığını ve Ağustos ayı sonuna kadar
devam edeceğini belirterek, şunları kaydetti:
''Bu üretim yılında aspirin tonu 700 liradan alınmakta ve ciddi bir alım
talebi bulunmakta. Üreticinin cebine ürüne kilogramda verilen 40 kuruş destekle
beraber ton başına ham olarak 1.150 lira girecek. Yine bu yıl uygun iklim
şartları dolayısıyla ülkemizde ortalama aspir veriminin hektarda 2 tonun altında
olmayacağını tahmin ediyoruz. Fiyat politikalarında da belirgin bir iyileşme var.
Yine aspir bitkisine olan bakanlık desteğinin artarak devam etmesini temenni
ediyoruz.''
Aspir ekim alanlarının önümüzdeki yıllarda artarak devam etmesini
beklediklerini söyleyen Akınerdem, ''Hedefimiz 10 yıl içinde 1 milyon hektara
ulaşmak. Bunun karşılığında da 250 bin ton ham yağ almayı düşünüyoruz'' diye
konuştu.
Akınerdem, Türkiye'de 2 milyon hektar nadas alanının değerlendirilmesi ve
yağ açığının kapatılması için aspirin son derece önemli olduğunu vurguladı.
Aspirde geçmiş yıllarda yaşanan pazarlama sıkıntısının tamamen sona erdiğini
belirten Akınerdem, tüccarın ürünü tarladan satın aldığını sözlerine ekledi.
|