KONYA OVASI'NDA SON 50 YILIN EN İYİ HASAD SEZONU YAŞANDI
-TÜRKİYE'DE EN FAZLA HUBUBAT ÜRETİMİNİN YAPILDIĞI KONYA
OVASI'NDA HUBUBAT REKOLTESİNİN SON 50 YILIN EN YÜKSEK
SEVİYESİNDE GERÇEKLEŞTİĞİ BİLDİRİLDİ
-KONYA TİCARET BORSASI BAŞKANI KALELİ: ''KONYA OVASI'NDA
SON 50 YILIN EN İYİ HUBUBAT HASAD SEZONU YAŞANDI. BU SEZON
3 MİLYON 150 BİN TON BUĞDAY VE 966 BİN TON ARPA HASADI
YAPILDI''
KONYA (A.A) - Mürsel Çetin - Türkiye'de en fazla hububat
üretiminin yapıldığı Konya Ovası'nda hububat rekoltesinin son 50 yılın en yüksek
seviyesinde gerçekleştiği bildirildi.
Konya Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Muhammet Uğur Kaleli, AA muhabirine
yaptığı açıklamada, Konya'da bu yıl yaklaşık 690 bin hektar alanda buğday ve 265
bin hektar alanda arpa hasadının yapıldığını söyledi.
Buğday ekim alanının geçen yıla oranla yüzde 7, arpa ekim alanlarında ise
yüzde 10'luk bir azalış gösterdiğini ifade eden Kaleli, ''Bu azalışa rağmen
ilimizde verimin bazı yerlerde geçen seneye göre yüzde 50'lik bir artış
göstermesi, toplam hububat rekoltesini 4 milyon tonun üzerine çıkardı. Konya
Ovası'nda son 50 yılın en iyi hububat hasad sezonu yaşandı. Bu sezon 3 milyon 150
bin ton buğday ve 966 bin ton arpa hasadı yapıldı'' dedi.
İklim ve toprak yapısı nedeniyle hububat üretiminin en fazla yapıldığı ilin
Konya olduğunu anlatan Kaleli, Konya'nın, Türkiye ekmeklik buğday üretiminin
yüzde 11'ini, makarnalık buğday üretiminin yüzde 25'ini ve arpa üretiminin yüzde
14'ünü tek başına karşıladığını vurguladı.
Bu yıl kıraç arazilerde dekardan 400-500, sulu arazilerde ise 700-800
kilogram verim alındığını dile getiren Kaleli, şunları kaydetti:
''Bu yıl süne emgi oranı, geçen yıldan iyi bir oranla 1 olarak gerçekleşti.
Geçen yıl borsamıza gelen 35 çeşit buğday, çiftçilerimiz sertifikalı buğdaya
başarıyla yönlendirildiği için 20 çeşide düştü. Geçen yıl Konya'da kullanılan 40
bin ton sertifikalı tohumluk miktarı, bu yıl 60 bin tona çıktı. Bu da üründe
kaliteyi geçen yıla göre yükseltti. Hedefimiz Konya'da sertifikalı tohumluk
kullanım miktarını 250 bin tona çıkarmaktır.''
Hasat sezonunun başlamasından bu güne kadar 350 bin tonu yeni hizmete
açtıkları elektronik satış salonunda olmak üzere toplam 1 milyon 490 bin ton
buğdayın işlemini yaptıklarına dikkati çeken Kaleli, borsaya gelen ürünlerin
yüzde 15'inin üst kalite, yüzde 55'inin ekmeklik buğday ve yüzde 30'luk kısmın da
yemlik buğday olduğu ifadelerine yer verdi.
-''KALİTELİ BUĞDAY YÜKSEK FİYATTAN ALICI BULUYOR''-
Sektörün istediği kaliteli ürünün üretilmesini sağlayacak olan kalite esaslı
alım sistemine TMO'nun bu yıl geçmiş olmasının çok olumlu bir gelişme olduğuna
değinen Kaleli, şöyle devam etti:
''TMO, yeni alım sistemiyle birlikte 300 işyerinde protein cihazlarıyla
alıma başladı. Bu kaliteyi teşvik açısından son derece önemli bir adım oldu.
Kendine yeter buğdayı kurak yıllar haricinde her zaman üretmiş olan ülkemiz,
maalesef kaliteli buğday ihtiyacını hep ithalatla karşılamıştır. Bu ithalatın
önüne geçilmesi ancak sektörün istediği kalitedeki üretimi arttırmakla mümkündür.
Yeni alım sisteminde protein oranındaki yüzde 1'lik artış, ton başına ortalama 12
lira gelir getirmektedir. 22 milyon ton üretimimiz olduğu göz önüne alındığında
bunun parasal değeri 264 milyon lira olacaktır. Bu paranın üreticimizin cebine
girmesi için, kaliteli üretim bilincinin yerleşmesi gerekmektedir. TMO'nun yeni
alım sistemi Avrupa Birliği rekabet faslında belirtilen kriterler göz önüne
alındığında ne kadar değerli olduğu anlaşılacaktır.''
Kaleli, borsaya gelen aynı çeşit ürünlerden kaliteli olanın bu yıl çok daha
yüksek fiyattan alıcı bulduğunu ve bu çiftçilerin gelirini çok artırdığını,
kaliteli üretmeyen üreticinin de verimin çok olmasından dolayı miktar olarak
gelirinin geçen yıla göre azalmadığı değerlendirmesinde bulundu.
-''TARLASINA ÖZEN GÖSTERMEYEN ÜRETİCİ KENDİNİN VE ÜLKENİN GELİRİNİ
DÜŞÜRECEKTİR''
Çiftçilere de uyarıda bulunan Kaleli, ''Bu yıl çok verimli geçti. Her sene
verimin bu kadar yüksek çıkması beklenemez. Yeni alım sistemi ile TMO kaliteli
ürüne daha fazla fiyat vermeye başladı. Bu yüzden üreticilerimizin kaliteyi
artırmak için gerekli özeni göstermelidir. Ancak bu şekilde yüksek gelir elde
edeceklerdir. Üreticilerimizin yeni sezona bu bilgiler ışığında girmeleri ve
ekimden hasada kadar tarlalarına özen göstermeleri gelirlerini önemli oranda
arttıracaktır. Tarlasına özen göstermeyen üretici kendinin ve ülkenin gelirini
düşürecektir'' diye konuştu.
-''EĞİTİM ÇOK ÖNEMLİ''
İnsanlık tarihi boyunca önemli ve stratejik bir sektör olan tarımın artık
ekonomik bir faaliyete dönüştüğü görüşünü açıklayan Kaleli, çıkarılan Tarım
Kanunu'nun, sektöre her yönüyle büyük bir ivme kazandırdığını belirterek, şu
ifadelere yer verdi:
''Konya Ticaret Borsası olarak Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü,
Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi ile Önder Çiftçiler Derneği'nin de
iştirakiyle yürüttüğümüz eğitim çalışmalarına üreticiler yoğun bir katılım ve
ilgi gösterdiler. Bu ilgi ve gelişmeye paralel olarak üreticilerimize yönelik
eğitim çalışmalarına devam edeceğiz. Üreticilerimizin daha kaliteli ürün için,
sertifikalı tohum kullanmaları, ilaçlamalarını zamanında yapmalarını, anızlarını
yakmamalarını, ağaç dikmelerini, zamanında hasat yapmalarını, toprak analizi
sonucunda uygun gübre kullanmalarını tavsiye ediyorum.''
|