Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 03 Mayıs 2024 Cuma
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  HABERLER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler

KENDİ ETLERİNİ KENDİLERİ SATACAKLAR - KIRMIZI ET ÜRETİCİLERİ BİRLİĞİ BAŞKAN YARDIMCISI ŞABAN ÇETİZLİ:  "ARACILARI KALDIRIP KENDİ MARKAMIZI OLUŞTURACAĞIZ"

BURSA (İHA) - Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkan Yardımcısı Şaban Çetizli, kendilerinden daha fazla para kazanan tüccarları aradan çıkarmak istediklerini söyledi.
 
Türkiye'de üç yıldır tartışma konusu olan kırmızı et fiyatlarındaki artışı azaltmak için Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği harekete geçti. Sektörde aracıların besicilerden çok kazandığını belirten Birlik Başkan Yardımcısı Şaban Çetizli, besicilerin de marka oluşturması için çaba harcayacaklarını ifade etti. Türkiye'de hep sütçü ırklardan doğan erkek düvelerin besiye alındığına dikkat çeken Çetizli, doğru ırka destek verilmesi halinde iki yıl içinde ithalat ihtiyacının ortadan kalkacağını, hatta ülkenin ihracatçı haline geleceğini ileri sürdü.
 
Çetizli, "Öncelikle sebebe değil neticeye bir bakalım. Et ve Balık Kurumu (EBK) piyasaya girdiğinde et fiyatları 9.5-10 lira civarındaydı. Piyasaya girince 16-17 liraya çıktı. Hatta ithalat açılmadan önce 19 liraya kadar yükseldi. Daha önce üreticiye, 'Siz hayvan alın, biz keseriz' diyen EBK, fiyatı 12 liraya çekti. 12 liraya çektiği gibi hayvanı götürüp 'kes' dediğimizde ise hayvanlarımızı kesmedi. Bir de bu fiyatla piyasaya, marketlere, kasaplara et verdi. Vatandaş ucuz et yiyecek diye üreticiyi batırma noktasına getirdiler. Eğer bugün üreticiler batarsa, yarın et konusunda bugünleri bile çok ararsınız. Bizim için tüketici çok önemli, 100 bin üretici varsa 75 milyon kişi de tüketiyor. Ancak sosyal konuları dikkate alırken, üreticileri bitirirseniz, bu kez vatandaşlar için et üretecek kimseyi bulamazsınız" dedi.
 
EBK'nın kurulduğunda dengeleyici rol üstlendiğini söyleyen Çetizli, "Önce üretici için kurulmuş bir kurum. Biz üretici olarak gittiğimizde malımızı satamadık. Bu destek olayı çıkınca, 2009'un sonuna doğru fiyatlar yükseldi, ithalat kararı alındı. Bundan sonra fiyatı indirsek de bir netice alamadık. Öyle bir şey ki, bir hayvan yetişti mi, yani kesim zamanı geldi mi, artık geriye dönüş başlıyor. Bundan sonra yedirdiğin yem bir işe yaramadığı gibi etin kalitesi de bozuluyor. Bu sefer bedava versen alıcı bulamıyorsun. EBK almayınca biz hayvanları elimizden çıkarmakta çok güçlük çektik. Bir malın alıcısı ve satıcı varsa satılır. En tehlikeli konu bolluktur. Bol olduğu zaman ister istemez işini döndürmek için fiyatı kırıyor, elinden çıkarmaya çalışıyor.
 
Bu süreçte EBK bizim yanımızda olmadı ve 12 liraya piyasaya et verdi. Bu sefer fiyatlar yukarı çıkınca ithal ettiği eti 18 liraya mal etti, biz '14-15 liraya al' dediğimiz halde bizden et almadı. En çok üzüldüğümüz nokta ise, Sırp üreticilerin EBK'ya plaket vermesi oldu. Genel müdür bunu aldı ve kurumun internet sitesinde yayına koydu. Bizim malımızı alsa da biz onu sırtımızda taşısak keşke. Bizim mesleğimiz çok zor. Her şeyden önce hayvanla uğraşıyoruz. Bugün bir işletmenin içine gir çık, kokusu üç gün üzerinden çıkmaz. Birçok kişi bizden kaçıyor. Bu insanları yok etmeyin. Üstelik ciddi istihdam da sağlıyoruz. Besiciler kimseden bir şey istemiyor, bunları destekle, malları para yapsın yeter" diye konuştu.
 
ETİN MALİYETİ 17 LİRA
 
Etekin genel bir üretim maliyeti olduğunu anlatan Çetizli, "Et şu anda 17 liraya mal oluyor. 17 liraya mal olan eti sen gelip 12 liradan alırsan, bu adamlar nasıl ayakta kalsın? Ancak Tarım Bakanının da işi çok zor. Alınan her karar hemen piyasaya yansımıyor. Hayvancılıkta bugün verdiğin karar, doğru veya yanlış, 3 sene sonra etkisini gösteriyor. Ana karnına dananın düşmesi ve doğması 9 ay 15 gün. Doğduktan sonra da 2 yaşına geldiğinde toplam süre 3 yılı buluyor. Doğru kararlar verilmeye başlandı, müdahale edildi, ama bunlar hemen piyasaya yansımıyor. Birazcık sabırlı olmak lazım" dedi.
Tüccarları aradan kaldıracaklarını anlatan Çetizli, "Ben hükümetin yerinde olsam gümrüksüz ithal edip sattırırım. Bu yemi hayvanlarıma yedirmek zorundayım. Başka bir seçeneğim yok. Artık piyasada küçük tavuk üreticisi kalmadı, çok büyük işletmeler piyasayı yürütüyorlar. Bunlar hesaplarını kitaplarını yaparak hareket ederler. Ancak kırmızı ette üretici sayısı fazla olduğu için insanlarımız ortak sesini çıkaramıyor. Bizim 72 tane birliğimiz var.
 
Biz de artık kendi ürünlerimizi birlikler üzerinden pazarlamayı düşünüyoruz. İnsanlarımızı bilinçlendirip borsalara önem vermeliyiz. Perakende işine girmeyi düşünmüyoruz. Kasap da işini yapsın, ama aradaki et tüccarlarını çıkarmak istiyoruz. Kırmızı et sektöründe çok büyük para dönüyor. Böyle bir parayı sektörün içinde olmamıza rağmen biz kullanamıyoruz. Tüccarlar bu işten en az yüzde 20-30 para kazanıyor. Korkunç derecede kar var, hele bir de alıp imalatta kullananlar varsa, daha yüksek kazanç elde ediyorlar. Sadece bizden alıp kasaba götüren insanlar, benim o ürünü ürettikten sonra kazandığımdan çok daha fazla para kazanıyor. Benim bu parayı kazanma şansım yok. Ben bir besi döneminde tüccarların kazandığı parayı kazansam, bir daha sırtım yere gelmez" diye konuştu.

Ekleme Tarihi
08.10.2011
Ekleyen Kişi
gidatarim2


Link: Kendi Etlerini Kendileri Satacaklar




  HABERLER
>> Arşiv İçin Tıklayınız