Türkiye Mersin Balığına yeniden kavuşacak NESLİ TEHLİKE ALTINDAKİ TÜRLER LİSTESİNDE YER ALAN MERSİN BALIĞI, GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞININ ''TÜRKİYE'DEKİ MERSİN BALIĞI POPÜLASYONUNUN İYİLEŞTİRİLMESİ, HABİTAT DEĞERLENDİRMESİ VE STOK TAKVİYESİ PROJESİ'' İLE KURTARILACAK -BU YIL TAMAMLANACAK PROJEYLE, YILLAR ÖNCE OLDUĞU GİBİ MERSİN BALIĞI STOKLARININ TÜRKİYE SULARINDA AVLANABİLİR DÜZEYE ERİŞMESİ VE BÖLGE ÜLKELERİYLE İŞ BİRLİĞİ HALİNDE KARADENİZ'İN EKOSİSTEMİYLE UYUMLU BİR ŞEKİLDE MERSİN BALIĞININ SÜRDÜRÜLEBİLİR GELİŞİMİNİN SAĞLANMASI HEDEFLENİYOR -PROJE KAPSAMINDA GEÇEN YIL MAYIS AYINDA RUSYA FEDERASYONU'NDAN GETİRTİLEN 2 KİLOGRAM MERSİN BALIĞI YUMURTALARINDAN 55 BİN YAVRU ELDE EDİLEREK, BİR KISMI ÇARŞAMBA VE SAKARYA'DA DOĞAYA SALINDI -YAVRULARIN BİR KISMI ÜNİVERSİTELERE VERİLİRKEN, BİR KISMI DA AR-GE ÇALIŞMALARI İÇİN ÖZEL SEKTÖRE AKTARILDI
ANKARA (A.A) - Tamer Toğanaş- Fazilet Özer - Nesli Tehlike
Altındaki Türler listesinde yer alan Mersin Balığı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık
Bakanlığının ''Türkiye'deki Mersin Balığı Popülasyonunun İyileştirilmesi, Habitat
Değerlendirmesi ve Stok Takviyesi Projesi'' ile kurtarılacak. Bu yıl tamamlanacak
projeyle, yıllar önce olduğu gibi Mersin Balığı stoklarının Türkiye sularında
avlanabilir düzeye erişmesi ve bölge ülkeleriyle işbirliği halinde Karadeniz'in
ekosistemiyle uyumlu bir şekilde mersin balığının sürdürülebilir gelişiminin
sağlanması hedefleniyor. Yaşayan fosil olarak kabul edilen mersin balıklarının bilinen en eski
tarihten beri var olduğu sanılıyor. Adını yumurtalarının yani havyarının mersin
bitkisinin meyvesine benzetilmesinden alan Mersin Balığı, Kuzey yarım kürede
yaşayan, eti ve değerli havyarı ile ekonomik balıkların ilk sıralarında yer
alıyor.
Göçmen balıklardan olan mersin balıkları, eşeysel olgunluğa erişinceye kadar
Karadeniz'de yaşıyor ve yumurtlamak için Yeşilırmak, Kızılırmak, Sakarya ve Çoruh
nehirlerine göç ediyorlar. Buna karşılık, bu nehirlerin yumurtlama alanları,
1970'li yıllardan itibaren kirlilik ve doğal su rejimlerinin değiştirilmesi
sonucu büyük oranda tahrip oldu. Dünyada 27 türü bulunan mersin balıklarının
geçmişte 5 türünün Türkiye sularında yaşadığı ve ticaretinin yapıldığı
bildirilirken, ancak bugün sadece 3 türe ait bireyler çok nadir olarak
balıkçıların ağına takılıyor.
Proje Koordinatörü Hayri Deniz, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
yaşamlarının büyük bölümünü denizlerde geçiren mersin balıklarının, üremek için
tatlı sulara girmek ve yumurta bırakmak için akarsuların iç kesimlerine doğru göç
etmek zorunda olduklarını belirtti. Buna karşılık günümüzde akarsular üzerine
inşa edilen ve balıkların göçlerini büyük ölçüde engelleyen bentler, barajlar ve
HES'ler ile evsel ve sanayi atıklarının akarsulara boşaltılması sonucu oluşan
kirlilik nedeniyle mersin balıklarının üreme ve yaşam alanları yok olmaya
başladığını ve giderek nesillerinin tükendiğini ifade eden Deniz, bu nedenle,
artık Karadeniz'de akarsularda doğal olarak üremiş balıklar yerine kültür
ortamında yetiştirilip denizlere ve akarsulara salınmış balıklara rastlandığını
kaydetti.
Türkiye'de daha önce Yeşilırmak, Kızılırmak, Sakarya ve Çoruh nehirlerinde
yaşayan ve bu nehirlerin denize döküldüğü Çarşamba, Bafra ve Karasu'nun 1970'li
yıllarda en önemli havyar üretim merkezleri olduğunu anlatan Deniz, 1975 yılında
317 tona ulaşan havyar üretiminin hızla azalması üzerine, Gıda Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığınca, 1975-76 Av Dönemini Düzenleyen Su Ürünleri Sirküleri
ile Kızılırmak, Yeşilırmak ve Sakarya nehirlerinde avcılığın yasakladığını
hatırlattı. Deniz, 1998 yılında, mersin balıklarının ''Nesli Tehlike Altındaki
Türler'' listesine alınarak, uluslararası düzeyde koruma altına alındığını ve
avcılığını tamamen yasaklandığını kaydetti.
-Hem lezzetli hem değerli-
Mersin balığının hem lezzetli ve besleyici eti ve hem de değerli havyarı ile
büyük bir ticarete konu olması nedeniyle doğal stoklarla ilgili yeni stratejiler
belirlemek üzere, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca, Birleşmiş Milletler
Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Teknik İşbirliği Programı çerçevesinde hazırlanan
''Türkiye'deki Mersin Balığı Popülasyonunun İyileştirilmesi: Habitat
Değerlendirmesi ve Stok Takviyesi Projesi''nin, Bakan Mehdi Eker'in
girişimleriyle, FAO tarafından kabul edildiğini belirten Deniz, şunları kaydetti:
''Projenin hazırlık safhasında mersin balıklarının yaşam alanlarının
değerlendirilmesi söz konusu olduğu için Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve
Orman ve Su İşleri Bakanlığı koordinasyonu sağlandı ve bu değerli balık için her
iki Bakanlık güçlerini birleştirdiler. Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel
Müdürlüğü koordinasyonunda başlatılan projede Bakanlık adına Su Ürünleri Merkez
Araştırma Enstitüsü ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı adına Devlet Su İşleri Genel
Müdürlüğü yürütücü olarak görev aldı. Projeye ayrıca Dünya Mersin Balıkları
Koruma Derneği, FAO konu uzmanları ve İstanbul Üniversitesi ve Sinop Üniversitesi
uzman akademisyen desteği sağlanarak çok iyi bir sinerji oluşturuldu.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı (TÜGEM ve TAGEM) ve Orman ve Su İşleri
Bakanlığı arasında imzalanan protokol kapsamında, DSİ Amasya Yedikır Su Ürünleri
İstasyonunun mersin balığı üretimine tahsis edilmesi ve Trabzon Su Ürünleri
Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünü (SUMEA) ile birlikte projenin yürütülmesi
kararlaştırıldı. Bu kapsamda, daha önce sazan üretimi yapılan Yedikır Su Ürünleri
İstasyonunda gerekli düzenlemeler ve ekipman takviyesi yapılarak mersin balığı
yetiştiriciliğine uygun hale getirildi.
Projede; Mersin Balığı üretimi ile ilgili teknik kapasitenin artırılması,
genetik stok yapısının belirlenmesi, önemli Mersin Balığı habitatlarının ve göç
yollarının rehabilitasyonuna yönelik bir strateji geliştirilmesi ve iyileştirme
programıyla toplum bilincini ve katılımcılığı arttırarak Mersin Balığı
balıkçılığı yönetiminin geliştirilmesi ve Türkiye?nin Mersin Balığı stoklarının
rehabilitasyonu hakkındaki bölgesel işbirliğine katılımının sağlanması
hedefleniyor.''
Bu amaçlar doğrultusunda gerçekleştirilen çalışmalarla, öncelikle Sakarya,
Kızılırmak ve Yeşilırmak nehirlerindeki Mersin Balığı yaşam alanları ile bu
nehirlerin hidrolojik yapısı ve su kalitesinin incelendiğini anlatan Deniz,
ayrıca, eş zamanlı olarak, proje uzmanlarının tesviyeleri doğrultusunda, DSİ 7.
Bölge Müdürlüğüne bağlı Amasya, Suluova, Yedikır Su Ürünleri İstasyonunun teknik
kapasitesi iyileştirildiğini ifade etti.
SUMAE tarafından anaç stok oluşturma çalışmaları ile bugüne kadar toplanan
bireylerin genetik karakterlerinin çıkartıldığını belirten Deniz, öncelikle,
Karadeniz bölgesinde farkındalığı sağlamak ve bilinci yükseltmek amacıyla
Türkiye'de mersin balıklarını korumak ve nesillerinin devamına katkı sağlamak
amacıyla 2004 yılında kurulmuş olan Mersin Balıklarını Koruma ve Yaşatma Derneği
tarafından proje desteği ile tanıtım ve bilgilendirme çalışmaları yürütüldüğünü
bildirdi.
-55 bin yavru büyütüldü-
Bu süreçte, en somut gelişme olarak, Mayıs 2010 tarihinde, hem anaç stok
oluşturmaya yönelik ve hem de balıklandırma amaçlı kullanmak üzere, proje
çerçevesinde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca, Rusya Federasyonu'ndan 1'er
kg döllenmiş karaca ve sivriburun mersin yumurtaları getirtildiğini ve bu
yumurtalardan 55 bin adet yavru alınarak büyütüldüğünü ifade eden Deniz, bir
kısmının Çarşamba ve Sakarya'da doğaya salındığını kaydetti. Deniz, yavruların
bir kısmının ise üniversitelere verilirken, bir kısmının da ar-ge çalışmaları
için özel sektöre aktarıldığını belirtti.
Projede yer alan önemli faaliyetlerden birinin de Türkiye'deki nehirlerde
bulunan önemli mersin balığı (yumurtlama) habitatlarının ve göç yollarının
rehabilitasyonu için taslak stratejik eylem planı hazırlanmasına ilişkin
çalışmalar olduğunu vurgulayan Deniz, hazırlanan eylem planı ile kısa, orta ve
uzun dönem koruma stratejileri hayata geçirileceğini ve bu değerli balığın ülke
sularında yeniden hak ettiği yeri almasının sağlanacağını söyledi.
Bu gün yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olan mersin balıklarının ülke
sularında yaşayabilmeleri ve gelişebilmelerinin en önemli şartının yumurtlama
alanları ve yaşam alanlarının iyileştirilerek onlar için optimum koşulların
sağlanması olduğunu vurgulayan Deniz, ''Bu nedenle, Bakanlık olarak,
yetiştiricilik teknikleri geliştirilerek üretilen balıklarla doğal stokların
takviye edilmesi suretiyle, yıllar önce olduğu gibi, mersin balığı stoklarının
yeniden ülkemiz sularında avlanabilir düzeye gelmesi ve ülkemizin, bölge
ülkeleriyle işbirliği halinde ve Karadeniz'in ekosistemiyle de uyumlu bir şekilde
mersin balıklarının sürdürülebilir gelişiminin sağlanmasını hedefliyoruz'' diye
konuştu.
|