Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 16 Eylül 2025 Salı
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  HABERLER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler
 

16 EKİM DÜNYA GIDA GÜNÜ -TZOB GENEL BAŞKANI BAYRAKTAR: ''DÜNYADA YAŞANAN AÇLIK VE YETERSİZ BESLENME ARTARAK DEVAM EDİYOR'' -''TARIMIN HAYATİ ÖNEMİ, VAZGEÇİLMEZLİĞİ BİR KEZ DAHA HATIRLANMALI, GIDAYI ÜRETEN ÇİFTÇİLERİN SESİNE KULAK VERİLMELİDİR'' -''GELİŞMİŞ ÜLKELER BU NOKTAYA TARIMA YAPTIKLARI DESTEKLER VE YATIRIMLARLA ULAŞTI, BİZ DE ÜRETİMİ ARTIRMAK, BUNUN İÇİN DE ÜRETİCİLERİ DESTEKLEMEK ZORUNDAYIZ'' -''TÜRKİYE GIDA ARZI VE SÜREKLİLİĞİNİ SAĞLAMA AÇISINDAN BÜYÜK BİR POTANSİYELE SAHİP, HAREKETE GEÇMELİYİZ''


ANKARA (A.A) - Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, dünyada yaşanan açlık ve yetersiz beslenmenin artarak devam ettiğini belirtti.

     Bayraktar, Dünya Gıda Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, gıdanın öneminin her yıl anlatıldığı 16 Ekim Dünya Gıda Günü yaklaşırken, dünyada beslenme ihtiyacının artarak devam ettiğini anımsattı.

     Son yıllarda yaşanan gelişmelerin, dünyanın çok zor bir süreçten geçtiğini ortaya koyduğunu belirten Bayraktar, tarım alanlarının giderek daraldığı, küresel iklim değişikliğinin önemli bir tehdit olduğu dünyada, yeterli ve güvenli gıdaya erişimin bütün ülkelerin öncelikleri arasında bulunmadığını kaydetti.
 
 

     FAO'nun 1996 yılında Roma'daki Dünya Gıda Günü Zirvesi'nde dünya liderlerini bir araya getirdiğini, zirve sonucunda, dünyada 850 milyon insanın açlık veya yetersiz beslenmenin etkisinde olduğunu ifade eden Bayraktar, bu rakamın 2015'e kadar yarı yarıya azaltılmasını öngören bir deklarasyon yayımladığını anımsatarak, buna karşılık, dünyada açlık ve yetersiz beslenmeden etkilenen insan sayısının geçen yıl 925 milyona yükseldiğini bildirdi.

    
     -Somali örneği samimiyetsizliği gösteriyor-
    
     FAO tarafından gerçekleştirilen bütün bu toplantılar, yayımlanan deklarasyonlar ve yapılan çalışmalara rağmen Somali'de yaşanan felaketin benzerinin her yıl başka ülkelerde yaşanıyor olmasının, gelişmiş ülkelerin dünyada açlığı ortadan kaldıracak tedbirlerin alınması konusunda samimi olmadıklarını gösterdiğini savunan Bayraktar, şöyle devam etti:
 
     ''İnsanoğlunun var olabilmesi için ihtiyaç duyulan gıda maddelerinin üretildiği tarım sektörünün önemi daha da artmıştır. Gelişmiş ülkelerin bugün bulundukları noktaya tarım sektörüne verdikleri destekler ve yatırımlarla ulaştıkları bilinmektedir. Ülke olarak tarımsal üretimi artırmak ve bunun için de üreticileri desteklemek zorundayız. Başka bir deyişle, dünyada tarım sektörü güçlü olmayan gelişmiş bir ülke görmek mümkün değildir.
 
     Dünyada yaşanan açlık ve yetersiz beslenme artarak devam ediyor. Afrika'da yaşanan açlık ve yetersiz beslenme, gıda güvencesi konusunu bir kez daha dünya gündeminin baş sıralarına alınmasını gerektirmiştir. Gıda fiyatlarında yaşanan artışlar, dünyada yaşanan açlığın artmasındaki en önemli etkendir.
 
2007 yılında yaşanan kuraklık ve diğer bazı küresel etkiler sonucunda, 2008'de dünya genelinde temel gıda fiyatlarında çok büyük artışlar yaşanmış ve bu durum Dünya Gıda Krizi olarak kayıtlarda yerini almıştır. Küresel ısınma, kuraklık, gelişmiş ülkelerin talep miktarının artması, tarımda girdi fiyatlarının yükselmesi, tarım ürünlerinin biyoyakıt üretiminde kullanılması gibi etkenler gıda fiyatlarını artırmaktadır.''
    
     -Türkiye, büyük bir potansiyele sahip-
    
     Türkiye'nin, doğal kaynaklar bakımından zenginliği, tarım alanlarının elverişliliği ve ürün çeşitliliğiyle gıda arzı ve sürekliliğini sağlama açısından büyük bir potansiyele sahip olduğuna dikkati çeken Bayraktar, bu potansiyeli sürdürülebilir bir şekilde kullanarak, olası krizlere karşı gıda güvencesini sağlamak zorunda olunduğunu anımsattı.

     Ülke olarak geleceğe yönelik üretim hedeflerinin belirlenip, bu hedeflerin gerekleştirilmesi amacıyla uygun tarım politikaları ortaya konulmasını isteyen Bayraktar, amacın sadece yurt içi talebi karşılamak değil, üretim potansiyelini kullanarak gelişen dünya tarım ürünleri pazarından daha fazla pay almak alması gerektiğini savundu.

     Her türlü risk için gereken tedbirler alınarak üretimde sürdürülebilirliğin ve istikrarın sağlanması, böylece halkın gıda güvencesine kavuşturulması gerektiğini belirten Bayraktar, şunları kaydetti:

     ''Kriz dönemlerinde gıda maddelerini üreten ülkelerin kendi halkının ihtiyacı olduğunu öne sürerek ihracatı yasaklamaları nedeniyle ithalatla gıda teminin ne kadar güç olduğu geçen yıl bazı ülkelerce uygulanan ihracat yasağıyla anlaşıldı. Değişen ve gelişen bir pazar var. Türkiye, mevcut üretim potansiyeliyle bu pazarda yerini almalıdır. Aksi halde gıdaya erişim hem zor hem de çok yüksek maliyetlerle mümkün olacaktır. Tarımsal üretimin artırılması, diğer stratejik ürünler yanında özellikle yağlık bitkiler ve hububat üretiminin artırılması her zamankinden daha önemli hale gelmiştir. Tarım, makro ekonominin büyüme hızını aşağıya çeken değil, kalkınmamızı daha fazla destekleyen bir sektör konumuna getirilmelidir.''

     Bayraktar, tarımını ihmal eden ülkelerin geri kalmaya mahkum olacağını kaydetti.
  

Ekleme Tarihi
14.10.2011
Ekleyen Kişi
gidatarim2


Link: 16 Ekim Dünya Gıda Günü




  HABERLER
>> Arşiv İçin Tıklayınız