Balık avcılığı ve kontrolü faaliyetleri GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI BALIKÇILIK VE SU ÜRÜNLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AVCILIK DAİRESİ UZMANI KAYABAŞ: -''YAPILAN ARAŞTIRMALARDA LÜFER'İN SADECE YÜZDE 20'SİNİN ÜREME BOYUNA GELDİĞİ TESPİT EDİLMİŞTİR'' -LİTERATÜRÜMÜZDE ''ÇİNEKOP'' ADINDA BİR BALIK YOK, BU LÜFER'DİR''
SAMSUN (A.A) - Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Balıkçılık
ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü Avcılık Dairesi Uzmanı Yaşar Kayabaş, ''Yapılan
araştırmalarda Lüfer'in sadece yüzde 20'sinin üreme boyuna geldiği tespit
edilmiştir'' dedi. Gıda Tarım ve Hayvancılık Samsun İl Müdürlüğü'nce düzenlenen 'Balık avcılığı
ve kontrolü' konulu toplantıda konuşan Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü
Avcılık Dairesi Uzmanı Yaşar Kayabaş, balıkçıların tepkilerine yol açan 20
santimetre altındaki Lüfer balığının avlanılmaması kararını değerlendirdi.
Balıkçıların 20 santimetre altındaki Lüfer'i ''Çinekop'' olarak telaffuz
ettiğini ifade eden Kayabaş, ''Lüfer'in 20 santimetre altında avlanılmaması için
Bakanlık bünyesinde oluşturduğumuz danışma kurulu, av sezonu öncesinde böyle bir
karar aldı. Bu danışma kurulumuz tamamen bilimsel araştırma sonuçlarına göre
değerlendirme yapar. Balıkçıların Çinekop olarak adlandırdığı balık türü
literatürümüzde bilimsel olarak yok, bu Lüfer'dir. Yapılan araştırmalarda
Lüfer'in sadece yüzde 20'sinin üreme boyuna geldiği tespit edilmiştir'' dedi.
Lüfer balığının Karadeniz'de üremediğini de vurgulayan Kayabaş, şöyle devam
etti:
''Ancak, bu balığa üreme şansı verilmelidir. Bunun içinde balığın en az 20
santimetre boyuna gelmesi lazım. Balığın pasaportu yok, her yere gidebilir ama
sonunda yumurtasını bıraktıktan sonra tekrar bizim sularımıza dönecek. Yine bizim
balıkçımız avlayacaktır. Burada mühim olan bu balığın döngüsünün devam etmesidir.
Lüferi 20 santimetreye gelmeden avlarsak neslini tehlikeye sokmuş oluruz.''
-''Kullandıkları teknoloji ile su altındaki balığın boyu görülebilmektedir''
Balıkçıların tüm avlarında hamsilos ağı kullandığını ileri süren Kayabaş,
''Bu nedenle ıskarta balık avlanması arttırıyor. Seçici ağ kullanılması lazım.
Çünkü ağlara küçük balıklarda girmektedir. Bugün balıkçılarımızın elindeki
teknolojiyle balığın boyunu görmeleri mümkün. Birde özellikle trol balıkçılarının
ağlarını çok hızlı çekmemesi lazım. Ağ gözleri hızlı çekilirken sıfıra kadar
düşüyor. Bu da balığın yaşama şansını tamamen kaybetmesine neden oluyor.
Balıkçılarımız kuralları riayet etmelidir. Bu kurallar masa başında alınmış
kararlar değildir, tamamen bilimsel araştırmalar sonucunda ortaya çıkmış
kurallardır'' diye konuştu. Toplantıya İstanbul, İzmir, Trabzon ve Samsun'da görevli su ürünleri
denetçileri katıldı.
|