Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eker:
-''İslam Kalkınma Bankası üyesi ülkelerde, tarımla
ilgili ortak bir yatırım politikası oluşturursak, gıda
güvenliği alanında çok büyük bir mesafe kat edebiliriz''
-''İslam Kalkınma Bankası üyesi ülkeler arasında
neden müşterek ticaret borsası gibi bir kuruluşumuz
yok- Bu çok mu zor bir şey- Çok zor bir şey değil''
ANKARA (A.A) - Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi
Eker, İslam Kalkınma Bankası (İKB) üyesi ülkelerde, tarımla ilgili ortak bir
yatırım politikası oluşturulursa gıda güvenliği alanında çok büyük bir mesafe kat
edilebileceğini söyledi.
Bakan Eker, TOBB ve İslam Kalkınma Bankası (İKB) işbirliğinde düzenlenen
''İslam Kalkınma Bankası Üyesi Ülkelerde Etkin Ticaret Borsaları Kurulması
Deneyimleri'' seminerinde, insanların kalıcı ve geçici ihtiyaçlarının bulunduğunu
belirtti.
Tarım ve gıdanın, kalıcı ihtiyaçlar olduğunu ve hiçbir zaman modası
geçmeyeceğini, ihtiyaç etkisinin azamayacağını dile getiren Eker, bir de dönemsel
ihtiyaçlar olduğunu ve bunların da tarihin belli bir döneminde ortaya çıktığını
ifade etti.
Eker, bugün kullanılan birçok teknoloji ürününün 50 sene önce olmadığını,
bunların bir kısmının da 50 yıl sonra olmayacağını, ancak tarım ve gıdayla ilgili
ihtiyaçların her zaman devam edeceğini söyledi.
Yeni adıyla İslam İşbirliği Teşkilatının üyesi 57 ülkenin, bu ihtiyacın ne
kadarını ne şekilde karşıladığının doğru tespit edilmesi gerektiğine işaret eden
Eker, şöyle konuştu:
''Acaba bizim ürettiğimiz tarım ve gıda ürünleri, İslam İşbirliği Teşkilatı
üyesi ülkelerin gıda güvenliğini sağlamak için yeterli midir- İlave tedbir
almamız gerekiyor mu- Bu işle ilgili elimizde bir envanter var mı- Biz bütün
imkanlarımızı kullandığımızda bu teşkilat bünyesindeki nüfusun gıda güvenliğini
sağlayabiliyor muyuz- Elimizde hangi veriler var; bunu biliyor muyuz- Bence bu
tür toplantılarda esasen cevabını aramamız gereken sorular bunlardır.
Önce bir envantere sahip olmamız, sonra bu üretim kapasitemizin ne olduğunu
bilmemiz, potansiyelimizi bilmemiz lazım. Eğer eksik varsa hangi usul, esas ve
hangi projelerle giderebildiğimize dair bir çalışma yapmamız gerekli. Ondan sonra
da üye ülkeler arasındaki bu manada modern çağdaş, ticaret mekanizmalarını nasıl
geliştiririz, nasıl tesis ederiz bunların cevabını vermemiz lazım. Örneğin, İslam
Kalkınma Bankası üyesi ülkeler arasında neden müşterek ticaret borsası gibi bir
kuruluşumuz yok- Bu çok mu zor bir şey- Çok zor bir şey değil.
Bütün hakikatlere hayallerden ulaşılır. Hayali olmayanın hakikati de olmaz.
Eğer bugün bize bu bir hayal gibi geliyorsa, bu hayal bizi kesinlikle bir
hakikate götürür. Bu tür toplantıların bizi somut bir hedefe götürmesi gerekiyor.
Bunun için bir çaba, takvim ve proje ortaya koymamız gerekiyor.''
-Potansiyel ve tecrübe mevcut-
Bakan Eker, konuyla ilgili olarak Türkiye'de ve diğer İKB üyesi ülkelerde
gerek tarihsel tecrübe, gerek mali kaynak gerek bilgi birikimi gerekse teknoloji
kullanma imkan ve kabiliyetinin bulunduğunu söyledi.
Bu ülkelerin yeterli potansiyel ve imkana sahip olduklarını belirten Eker,
geriye bunların biraraya getirilip, somut bir projeye dönüştürülmesinin kaldığını
kaydetti.
Eker, son yıllarda İKB üyesi ülkelerde veya İslam İşbirliği Teşkilatında
siyasi irade anlamında eskiye göre çok daha güçlü ve organize bir zemin
bulunduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
''Seminer de gelinen noktanın önemini ortaya koyuyor. İslam Kalkınma Bankası
üyesi ülkelerde eğer biz tarımla ilgili ortak bir yatırım politikası
oluşturursak, yine İslam Kalkınma Bankasının mevcut finansmanlarını bu alana
yoğunlaştırırsak gıda güvenliği alanında çok büyük bir mesafe kat edebiliriz.
Çünkü kalıcı ihtiyaç en önemli ihtiyaçtır, evrensel temel ihtiyaçtır. Yeryüzünde
yaşayan 7 milyar insanın 1 milyar insanı her gün yatağa aç giriyorsa ve her 5
saniyede bir tane çocuk açlıktan ölüyorsa, milyarlarca aç insanın yaşadığı bir
dünya, geride kalan insanlar için güvenli bir yer olmaktan çıkar.
Meseleye sadece küresel vicdan açısından bakmıyorum. Sahip olduğumuz
evrensel İslami değerler açısından da bakmıyorum. Meseleye sadece 'komşusu aç
iken tok yatan bizden değildir' hadisi düsturundan da bakmıyorum. Bu küresel
aklın gerektirdiği bir şeydir. Bu akıl herkesle ilgilidir. Sadece Müslümanlarla
da ilgili değil. Önce İslam Kalkınma Bankası üyesi ülkelerin kendi aralarında bu
meseleyi çözmesi lazım.''
Bakan Eker, İslam Ülkeleri İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelerdeki aç ve
yoksul nüfus oranının yüksek olduğuna işaret ederek, birçok İslam ülkesinde
kullanılmayan, kullanılmayı bekleyen milyonlarca hektar tarım arazisi bulunduğu
belirtti.
Bunu görev süresi içinde gezdiği İslam ülkelerinin doğal kaynaklarını
incelerken bizzat tespit ettiğini dile getiren Eker, şunları kaydetti:
''İklim müsait. Eğer bu ortak yatırım oluşturulursa bu konsept oluşur.
Bununla ilgili finansal bir mekanizması kurulur ve sonrasında üretilen bu
ürünlerin yine bu üye ülkeler arasında dağılımı ve ticaretinin
serbestleştirilmesiyle ilgili mekanizmalar oluşturulursa o zaman biz bu gıda
güvenliğini meselesini çok daha kolay bir şekilde çözebiliriz. Potansiyel var,
üretimi artırabiliriz. Bunun için gerekli mali kaynağın bulunduğunu da biliyoruz.
Belki biraz finans desteği gerekir. İslam Kalkınma Bankası da bu iş için uzun
vadeli, özel finansal krediler bulur.''
-Müşterek borsa-
Eker, 3 aşamalı bir planla üye ülkeler arasında gıda güvenliğinin rahatlıkla
sağlanabileceğini, konuyla ilgili imkan, altyapı, potansiyel, birikim ve
tecrübenin bulunduğunu, ancak somut projelere ihtiyaç duyulduğunu bildirdi.
Türkiye'nin bugün son 9 yıl içerisinde tarım hasılasını 23 milyar dolardan
62 milyar dolara çıkarmış bir ülke olduğuna dikkati çeken Eker, bu hasılasıyla
Türkiye'nin dünya ülkeleri içerisinde 11. sıradan 7. sıraya yükseldiğini ifade
etti.
Bu başarıyı, Türkiye'deki tarımsal üretimdeki verimliliği artırma suretiyle,
uygun bir strateji hazırlayıp uygun politikalar oluşturup, uygun projelerle
yakaladıklarını dile getiren Eker, şunları söyledi:
''Şimdi gıda pazarlamasıyla ilgili ileri bir aşamaya geçiyoruz. Lisanslı
depoculuk meselesi bunun bir parçasıdır. Fiziki mal dolaşımı ortadan kalkıyor.
Bunun ikinci aşaması buradan bize verilecek olan ürün senedinin bir vadeli
işlemler borsasında işlem görmesidir. Yani bütünüyle o kağıdın, ürünü temsil eden
kıymetli kağıdın ticaretinin yapılmasıdır. İkinci safhası bu. Türkiye ticaretinde
tarımsal ürün ticaretinde bu safhaya gelindi. Alımları falan artık kimyasal
analiz yöntemleriyle yapıyoruz. Bu noktaya getirdik. Dolayısıyla ürün standardına
göre depolanıyor. Türkiye bu tür altyapıya sahip. Bu tecrübesini rahatlıkla
paylaşabilecek noktada. Biz bu tecrübemizi de bilgi birikimimizi de İslam
Kalkınma Bankası üyesi ülkelerle paylaşmaya, her türlü bilgi ve tecrübemizi yeni
projeler için milletlerimizin, içinde yaşadığımız büyük alemin, insanlığın ortak
çıkarları için bunu geliştirmeye ve kullanmaya hazırız. Bu alanda açık bir
işbirliğine hazırız.''
-Türkiye, endemik bitkiler türü açısından zengin''-
Türkiye'nin dünyada endemik bitki türü açısından en zengin ülkelerinden
birisi olduğuna işaret eden Eker, yeryüzünde 11 bin civarında endemik bitki
türünün bulunduğunu ve bunun 4 bininin sadece Türkiye'de yer aldığını kaydetti.
Eker, endemik bitki türünün, yeni bitki çeşitlerinin yani gıda maddesi
olarak kullanılacak yeni bitki çeşitlerinin geliştirilmesindeki gen materyalleri
olması bakımından önem taşıdığını belirterek, Türkiye'nin böyle bir zenginliği de
bünyesinde barındırdığını söyledi.
-Ayhan Karaca-
Uluslararası İslami Ticaret ve Finans Kurumu Asya Ofisi Temsilcisi Ayhan
Karaca da tarım sektörünün, gıda güvenliğinin oluşturulması, istihdamın
sağlanması, döviz kazancının artırılması ve yoksulluğun azaltılması açısından ne
kadar önemli olduğunu anlattı.
Tarımın, bankadaki yatırım payının 2007'de yüzde 3 iken bugün itibarıyla
yüzde 13'ün üzerine çıktığını belirten Karaca, 2020 vizyonu çerçevesinde banka
yatırımlarını tarım alanında artırmayı planlandığını söyledi.
Karaca, önümüzdeki 5 yıl içinde bu alana ayrılan payı yüzde 13'ten yüzde
20'ye yükseltilmesinin planlandığını, böylelikle milyonlarca küçük ölçekli
çiftçinin faaliyetlerine katkıda bulunulacağını bildirdi.
|