GAP’ta sulanan her hektar, 2 kişiye iş alanı açıyor
Türkiye’nin en büyük kalkınma projesi olan GAP’ta yapılan turizm araştırmasında bölgedeki en büyük problemin “imaj sorunu” olduğu ortaya çıktı.
Araştırmayla ilgili Kalkınma Bakanlığı’na sunum yapan uzmanlar, “Bölgeyi ‘GAP turizmi’ diye sunmayın. İl il turizm stratejisi belirleyin” tavsiyesinde bulundu. Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Hürriyet’e yaptığı açıklamada şunları söyledi: Bir hektarda 2 kişilik istihdam “Şimdi yüzlerce kilometrelik kanallar yapılıyor. Bir hektarı sularsanız yaklaşık 2 kişiye istihdam yaratırsınız. 2010 yılında 218 bin yeni istihdam oluştu GAP bölgesindeki 9 ilde. Toplulaştırma çok önemli. 2 milyon hektarın üzerinde arazi toplulaştırma çalışması yürütülüyor. Bu kapsamda mülkiyet yapısı birleştiriliyor. Arazinin niteliği iyileştiriliyor, bölgelerdeki köylerin sosyal ekonomik projeleri gerçekleşiyor. Bu tek başına 1 milyar liralık bir yatırım. Toplulaştırma tarımsal üretkenliğin zeminini de oluşturuyor.”
GAP’ın imajı olumsuz çıktı “GAP’la ilgili turizm çalışması yaptırdım. Konuyla ilgili sunuş yaptılar” diyen Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: “En olumsuz şeylerden birisinin bölgenin imajı olduğu ortaya çıktı. Maalesef bölgenin imajı kötü. Bize oradaki uzmanlar şunu tavsiye etti. GAP turizmi diye sunmayın dediler. İl il turizm stratejisi yapın dediler. Çünkü GAP turizmi deyince insanlar bir bölgede küçük bir olay olsa bile bütün bölgeyi olumsuz etkiliyor.” Mikro müdahale, makro etki Yılmaz, mikro müdahalelerin makro etki yarattığını ifade etti. Verilen fırsatlarla kadınların kendi markasını yarattığını sözlerine ekleyen Yılmaz, şöyle konuştu: “40’ın üzerinde Çok Amaçlı Toplum Merkezi (ÇATOM) var. Burası kadınlara dönük merkezler. Burada kadınlar hem sosyalleşiyor, hem eğitim alıyorlar. İş kuran kadınlar oldu. Marka bile yarattılar. Argande diye bir marka geliştirdiler. Ürettikleri giysileri bazı modacıların sponsorluğuyla birtakım şeyler yaptılar. İstanbul’da moda defilesinde sundular. Siirt’in başarı sırası bir projeyle değişti. Bir projeyle eğitimde 70’li sıralardan 50’lere geldi.”
Bazı yerlerde yapmakla değil yıkmakla övünüyoruz
CEVDET Yılmaz, kentlerde cazibe merkezleri yarattıklarını ve kentsel dokuyu ortaya çıkardıklarını da söyledi. “Orijinali bozan yapıları yıkmalıyız” diyen Yılmaz, şunları söyledi: “Cazibe merkezi dediğimiz bir programımız var. Şu anda dört ilde Urfa, Diyarbakır, Erzurum ve Van’da uyguluyoruz. Bu daha çok geri kalmış yörelerde ama belli ölçekte olan şehirlere ekstra yatırımlarla oraları cazibe merkezine dönüştürüp, büyük şehirlere göçü önlüyoruz. Kentsel dokuyu, turizm altyapısını ortaya çıkarmayı amaçlıyoruz. Belli bir program yapıyoruz. Daha çok turizmi odağa aldık. Kentin dokusunu, yapısını ortaya çıkarıyoruz. Tarihi dokuyu bozan yapıları ayıklıyoruz. Kentlerin tarihi dokusunu ortaya çıkararak turizme altlık oluşturuyoruz. Bazı yerlerde yapmakla değil yıkmakla övünüyoruz. Orijinali bozan yapıları hakikaten yıkmak lazım.” | 
