Tarım Arazilerinin Bölünmesinin Önlenmesi Çalıştayı
-Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eker: (2)
''Türkiye'nin sahip olduğu aslında tarım yapılabilecek
ama parçalanma ve bölünmeden dolayı iyice küçülüp halı
büyüklüğüne düşen, ekilemeyen, ekilemeyecek hale gelen
2 milyon hektar arazi var''
-''Arazi bölünmesinin önlenmesinin ilişkin taslağı, öneriler
görüşler doğrultusunda ele alıp en kısa sürede Bakanlar
Kuruluna götüreceğiz ve TBMM gündemine taşıyacağız''
-''Toplulaştırmada yeni ve daha etkin bir yaklaşım benimsenmesine dönük
çalışmalarımız var''
ANKARA (A.A) - Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker,
''Türkiye'nin sahip olduğu aslında tarım yapılabilecek ama parçalanma ve
bölünmeden dolayı iyice küçülüp halı büyüklüğüne düşen, ekilemeyen, ekilemeyecek
hale gelen 2 milyon hektar arazi var'' dedi.
Bakan Eker, TAGEM tarafından Büyük Anadolu Otelinde düzenlenen ''Tarım
arazilerinin bölünmesinin önlenmesi'' konulu çalıştayda yaptığı konuşmada, arazi
bölünmesinin olumsuz sonuçlarına değindi.
Türkiye'deki bazı parsellerin artık ekilemeyecek hale geldiğine işaret eden
Eker, şunları kaydetti:
''15 yıl içinde bu aşırı parçalanma ve bölünmeden dolayı artık öyle bir
duruma gelmiş ki, ekilemeyecek hale gelmiş, küçülmüş, 1 hektarın altına kadar
düşmüş araziler var.
Türkiye'nin sahip olduğu aslında tarım yapılabilecek ama bu parçalanma ve
bölünmeden dolayı iyice küçülüp halı büyüklüğüne kadar düştüğünden ötürü
değerlendirilemeyen ve şu anda ekilemeyen, ekilemeyecek hale gelen 2 milyon
hektar arazi var. Gelir hesabını yaparsak o zaman zararlarımızın ne kadar büyük
olduğunu anlamış oluruz.''
Bu sorunun 1926 yılında çıkarılan Türk Medeni Kanunu'ndan sonra yaşanmaya
başlandığını anlatan Eker, o tarihte Medeni Kanun'un İsviçre'den tercüme
edildiğini söyledi.
Eker, söz konusu kanunda İsviçre'nin arazi bölünmesine karşı bazı tedbirler
aldığını ancak bunların tercüme edilmediğini, uygulanmadığını, Türkiye'deki
kanuna konulmadığını ifade etti.
Türkiye'de tarım arazilerinin babadan evlada miras yoluyla bölündüğünü
anlatan Eker, ''adamın 100 dekar arazisi var 4 tane çocuğu var, otomatik olarak
4'e bölünmüş, onların da ikişer çocuğu olduğunda 12,5 dekara düşüyor'' dedi.
-AB ülkelerinde tarım arazileri bölünmüyor-
Bakan Eker, Türkiye'nin bu şekilde artık ciddi ekonomik kayıplarla karşı
karşıya kaldığı bir sürece geldiğini belirterek, AB ülkelerinde konuya ilişkin
yapılan uygulamalardan da örnekler verdi.
Fransa'da toprak bölünmesine izin verilmediğini, kardeşlerden birinin
diğerlerine tazminat ödediğini, Danimarka'da diğer mirasçılara piyasa değeri
üzerinden ödeme yapıldığını, Hollanda ve Almanya'da diğer mirasçıların çok az
nakdi tazminat aldığını, işletmenin bütünlüğü ve sürekliliği için bu tasarrufta
bulunduklarını, İngiltere'de ise büyük evladın arsayı aldığını ve böylece
arazilerin bölünmediğini anlatan Eker, İsrail'de de tarım arazilerinin bölünmeye
konu olmadığını kaydetti.
Osmanlı'da da buna benzer bir yapı olduğunu ifade eden Eker, o dönemde
arazinin bölünmediğini, kullanım hakkının verildiğini ancak bu arazinin
mirasçılar arasında pay edilmediğini ve nesilden nesile geçerken, mirasçılar
arasında bölünmesine izin verilmediğini anlattı.
Eker, ''Ama bizde 1926'dan sonra Medeni Kanun İsviçre'den tercüme edilirken,
İsviçre'nin şartları ve Türkiye'nin şartları birlikte mütalaa edilmediğinden biz
bugün bu sonuçla karşı karşıyayız'' diye konuştu.
AB ülkelerindeki arazi büyüklüklüklerine de değinen Eker, İngiltere'de 300
bin tarım işletmesi olduğunu, ortalama işletme büyüklüğünün 54 hektar olduğunu,
Fransa'da 527 bin çiftlik, toplam 52 hektar işletme büyüklüğünün bulunduğunu,
Almanya'da 372 bin çiftlik, 46 hektar işletme büyüklüğünün bulunduğunu, AB'de 27
ülkenin ortalamasında ise 13 milyon 700 bin işletme olduğunu ve işletme
büyüklüğünün 12,6 hektar olduğunu kaydetti.
ABD'de ise 2 milyon işletmenin olduğunu, ortalama işletme büyüklüğünün 181
hektar olduğunu anlatan Bakan Eker, ''Türkiye'de ise 3 milyon 100 bin işletme ve
6 hektar, bunlar da 7 parselden oluşuyor. Bununla nasıl rekabet edeceğiz''
ifadelerini kullandı.
Bakan Eker, göreve gelir gelmez bu işle ilgili bir çalışma başlattıklarını
ve Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu çıkardıklarına değinerek, bu kanuna
arazilerde miras yoluyla bölünebilmenin sınırına ilişkin bir madde koyduklarını
söyledi.
Bu kapsamda öncelikle bu sınırı 10 dönüm olarak belirlediklerini, arkasından
bir değişiklikle bunu 20 dönüme çıkardıklarını hatırlatan Eker, bunun diğer
kısmının ise kendilerini aştığını, Medeni Kanun'un sahasına girdiğini ve Miras
Hukuku'nun mevzuatına girdiğini ifade etti.
Medeni Kanun'daki değişikliklere rağmen tarım arazileri konusunun 1926'daki
şeklini koruduğunu söyleyen Eker, ''toplumla, yargıyla müşterek bir karar
varmadan, onların görüşünü, sosyal desteğini almadan, Medeni Kanun'da değişiklik
yapma imkanımız yok. Milletin desteğine bizim ihtiyacımız var. Bunun için
buradayız'' diye konuştu.
-Toplulaştırma çalışmalarına hız verildi-
Sorunu çözme çalışmaları kapsamında toplulaştırma çalışmalarına hız
verdiklerini vurgulayan Eker, 1961 yılından 2002 yılına kadar yaklaşık 41 yılda
Türkiye'nin sadece 450 bin hektar alanda toplulaştırma yaptığını, yani bölünmüş
arazilerin bir araya getirildiğini, parsel sayısının azaltıldığını kaydetti.
Türkiye'de 14 milyon hektar alanın toplulaştırılması gerektiğinin altını
çizen Eker, kendilerinin 2003 yılından sonra bu çalışmalara hız verdiklerini,
2011'e kadar 1 milyon 291 bin hektar alanda toplulaştırma çalışmalarını
tamamladıklarını, şu an devam eden ve bu yıl sonu itibariyle bitecek olan alanın
da 2 milyon 838 bin hektar olduğunu belirtti.
Eker, 61. Hükümet programına Konya Ovası projesindeki illerin tamamını
toplulaştırmayı koyduklarını ifade eden Eker, bunun çok önemli bir adım olduğunu
vurguladı.
Bakan Eker, 2023 vizyonunda Türkiye'deki bütün tarım arazilerinin
toplulaştırılmasının bitmiş olmasının hedeflendiğini sözlerine ekledi.
-Tarım ürünü ihracı-
Konuşmasında daha sonra tarım ihraç rakamlarına değinen Gıda Tarım ve
Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Türkiye'nin 4 milyar dolarlık tarım ürünü ihraç
ederken, bugün 15 milyar dolarlık bir rakama ulaştığına dikkati çekti.
Eker, bu çerçevede tarım ürünleri ihracatı konusunda Türkiye'ye haksızlık
yapılmaması gerektiğini bildirdi.
-Tarım ekonomisinde ilk 5 olma hedefi-
Tarıma dayalı sanayinin de geliştiğine işaret eden Eker, şöyle devam etti:
''Şu anda Türkiye, dünyanın tarımsal üretim hasılası bakımından 7. büyük
ülkesi haline geldi. Önümüzdeki mart ayı içerisinde milli gelir rakamları
açıklanacak orada da bizim beklentimiz Türkiye'nin bu durumunu muhafaza edeceği
yönünde. Biz devraldığımızda Türkiye, dünyanın 11'inci büyük tarım ekonomisine
sahipti. Bugün aynı arazide, işletme yapısının bozuk omasına rağmen, tarım
arazilerinin bölünmüş olmasına rağmen biz bu gelişmeyi kaydettik. Düşünün bir de
miras yoluyla bölünmeyi durdurursak, 2023 yılında hedef olarak koyduğumuz
dünyanın ilk 5 ülkesi arasına girme başarısını yakalarız.''
-''Taslağı en kısa sürede Bakanlar Kuruluna götüreceğiz''
Tarım arazilerinin bölünmesinin önlenmesi konusunu hükümet programına
koyduklarını hatırlatan Eker, bu çalıştay ve anket çalışması sonrasında taslağı,
öneriler görüşler doğrultusunda ele alıp en kısa sürede Bakanlar Kuruluna
götüreceklerini ve TBMM gündemine taşıyacaklarını bildirdi.
Bakanlığın diğer çalışmaları hakkında da bilgi veren Eker, toplulaştırmada
yeni ve daha etkin bir yaklaşım benimsenmesine dönük çalışmaları bulunduğunu
kaydetti.
Bakan Eker, tarım ürünlerinde piyasa düzenlemesi mekanizmasına ilişkin
çalışmaya da son şeklini verdiklerini de belirterek bunun dışında yeni dönemde
organize tarımsal sanayi bölgeleri kuracaklarını sözlerine ekledi.
(Bitti)
|