Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 21 Mayıs 2024 Salı
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  HABERLER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler
Et Ve Balık Kurumu 

ET VE BALIK KURUMU'NUN FONKSİYONU DEĞİŞİYOR"


BURSA (İHA) - Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Et ve Balık Kurumu'nun fonksiyonlarını değiştirerek et ve sütte fiyat çok yükseldiği zaman piyasaya arzı artıracak bir mekanizma kuracaklarını söyledi.
 
"Et ve süt müdahale kurumu" kuracaklarını vurgulayan Bakan Eker, meraları kiralayan insanların buraya tesis yapmasının önünü açacak kanunun Bakanlar Kurulu'nda kabul edildiğini de müjdeledi.
 
Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği'nin (SETBİR) Bursa'da yapılan toplantısında konuşan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, kamuoyunda süt ile ilgili bazı iddialardan bahsederek, halkı yanlış bilgilendirenlere veryansın etti. Tarım, süt ve gıda ile ilgisi olmayan kişilerin yanlış açıklamalarda bulunarak halkı korkuttuğunu söyleyen Eker, "Bilip bilmeden konuşuyorlar. Biz çekirdekten bu sektörün içindeyiz. Bilim sahibi olanları da emek sahibi olanları da az çok biliyoruz ve tanıyoruz. Hiç alakası olmayan birisi kalkıyor, öyle şeyler söylüyor ki, kafa karışıyor. İnsanların yedikleri ve içtikleri sorunlu hale getiriliyor. Hocalarımız ve uzmanlarımız, sanayiciler başta olmak üzere birçok kişi bu iddialara karşı susuyor. O yanlış sözler ve getirdiği yanlışlıklar kirlilik oluşturuyor. Çünkü insanların televizyonlarda konuşulanlarla kanaatleri oluşuyor. Gazete başlıkları ve internet sitelerinde yazılan başlıklarla bilgileri oluşuyor. Doğrular söylenmiyor. Bir tanesi ne süt uzmanı ne tarım uzmanıdır ne de hayvancılık uzmanıdır. Kimse de çıkıp, 'Sütü nereden öğrendin?' diye sormuyor" ifadelerini kullandı.

"TARIM SEKTÖRÜ GELİŞİYOR"

Eker, sözlerini şöyle sürdürdü:

"9 sene Türkiye'de 100 kişiden 35'i tarımda çalışıyordu. 24 milyon hektar arazide tarım yapılıyordu. 7,5 milyon insan çalışıyordu. 23 milyar dolarlık bir hasıla elde ediyordu. Bu 23 milyar dolarla da Türkiye, dünyanın 190 ülkesi arasında 11. sırayı tutuyordu. Verimliliği de son derece düşüktü. 62 milyar dolar tarımsal hasılamız var. Bugün dünya ülkeleri içinde birinciyiz. Bunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Bunu rahatlıkla her tarafta göğsünüzü gere gere söyleyebilirsiniz. Türkiye AB ülkelerinde, dünya ülkeleri arasında 7. sıraya geldi ve oturdu. Bu derece 2008'den bu yana sürüyor."

Türkiye'nin bir tarım ülkesi olmasına rağmen 83 yıldır tarım kanunu olmadığına işaret eden Eker, "Türkiye tarım ülkesi ise neden Cumhuriyet'in kuruluşundan 83 sene sonra tarım kanunu çıktı? Bana bu sorunun cevabını birisi versin. Niye 2006 yılına kadar tarım kanunu yoktu? Tarım kanunu ne demek? Bir ülkenin tarım ile ilgili bakış açısını ortaya koyuyor. Tarıma bir tarif getiriyor. Stratejisi ve politikasını bunun üzerine inşa ediyor. Bunu biz çıkardık. Ayrıca başka 14 tane kanun çıkardık" ifadelerini
kullandı.

"5 MİLYON İNEĞİN 4 MİLYON 200 BİNİ KAYITLI"

Hayvancılıkla ilgili Türkiye'nin 9 sene önce 10 milyon sığır varlığına sahip olduğunu kaydeden Eker, "Bazı iddialar bu konuları çarpıtıyor. Önemli olan sayı değil, verimdir, bunun kalitesidir. Bunlar soy kütüğüne kayıtlı mı? İneklerin 175 bin tanesi pedigrili, yani soy kütüğüne kayıtlı. Gerisi yerli ırklardan oluşuyordu. 175 bin olan sayı 2011 yılında 2 milyon. Ayrıca 2,2 milyonu da ön soy kütüğüne kayıtlı. Yani 5 milyon dişi hayvanın 4 milyon 200 bini soy kütüğüne kayıtlı. Bu çok önemli" dedi.

Devraldıklarında Türkiye'nin 8 milyon 400 bin ton süt ürettiğini vurgulayan Eker, bugün 13,5 milyon ton süt üretimine ulaştıklarını anlattı. Eker, yemi destekleme altına aldıklarını, buzağı ve aşı desteği getirdiklerini, süt desteği ve diğer alanlarda destekler verdiklerini de ifade etti.

Eker, yemin hayvancılık işletmesindeki maliyetinin yüzde 70 olduğunu anlatarak, "Yeni Zelanda'yı örnek verdiler, oraya gittim. Yeni Zelanda'nın aldığı yağış, bizim aldığımız yağışın 5 katı. Yağmur yağıyor, ot bitiyor, hayvanlar istedikleri kadar yiyor, bedava. Yeni Zelandalının yaptığı tek şey, hayvanı oraya bırakmak ve belki etrafını çitle çevirmek. Anadolu'da biten ot koyunun ağzı içindir, sığırın dili için değildir. Onun için Anadolu'da 'Buğday ile koyun, gerisi oyun' demişlerdir. Bunu coğrafyamız
tayin ediyor. Biz keçiyi düşman edinmişiz. Kendisine keçiyle mücadeleyi misyon edinen insanlar bile oldu. Bir yandan biz koyunu, keçiyi terk etmişiz, bizde olmayan türle rekabet etmeye çalışıyoruz. Bana diyorlar ki, Angus'u niye getirdin? Montofon ve diğerleri Anadolu türü mü? Gelmesi gerekiyordu ve geldi. Biz koyun ve keçiyi terk etmişiz, sığırcılığı benimsemişiz. İşletme ölçeği küçük, devlet destek vermemiş, sadece yüzde 4 destek vermiş" dedi.

Meralarla ilgili önemli bir düzenleme hakkında bilgi veren Eker, "Mera ile ilgili pazartesi günü Bakanlar Kurulu'na bir kanun tasarısı taslağı sunduk. İmzaya açıldı. Büyük ölçüde de imzası tamamlandı. Şunu yapıyoruz, hem özel sektör kullanımı hem de kiralanan merada hayvancılığın gerektirdiği tesislerin yapımına izin veriliyor. Diyorsunuz ki, 'Gel merayı kirala' ama adamın alet edevatını koyacak bir baraka yapmasına bile izin vermiyorsun, yasak, kutsal dokunamıyorsun. Yok öyle bir şey, yanlış. Biz bunu
düzeltiyoruz. Taslak tasarıya dönüştü. Bakanlar Kurulu tarafından kabul edildi. Meclis'e tasarı olarak gidecek 2 maddelik bir kanun" şeklinde konuştu.

Süt fiyatlarının bazı yerlerde, özelikle sıcak süt olan yerlerde düşüşe geçtiğini hatırlatan Eker, şu ricada bulundu:

"Bu bizi üzüyor. Böyle olmasını istemiyoruz. Süt sanayicilerinden bir ricam var. Burada biraz fedakarlık yapmamız yerde fedakarlık yapalım. Aynı gemideyiz, gemi zarar görürse hepimiz zarar görürüz. Buna lütfen yardımcı olalım. Bunu bir fırsat gibi görmeyelim. Çünkü süt tüketimini aynı oranda artıramıyoruz. İnsanlar daha fazla süt içiyor. Süt artarken, et ihtiyacı var. Süt fiyatı düşerse dişi hayvan kesilir, biz ulusal gen kaynağımızı kaybederiz. O zaman o dişi hayvanın doğuracağı et için gereken materyal
da gider."

"ET VE SÜT MÜDAHALE KURUMU OLUŞTURUYORUZ"

Et ve Balık Kurumu'nun fonksiyonlarını değiştireceklerine işaret eden Eker, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yani tüketicin aleyhine fiyat çok yükseldiği zaman, piyasaya arzı artıracak tedbirleri almak, fiyatlar düştüğü zaman bunu engelleyecek bir mekanizma kurulacak hem süt için hem et için. Yeni bir kurum kurmayalım diye mevcut Et ve Balık Kurumu'nun yapısı değiştirilecek. İçine sektör uzmanları elbette ki gelecek. Bunun adı et ve süt kurumu mu olur bilemem ama çalışmalar son noktaya geldi. Bir et ve süt müdahale kurumu oluşturuyoruz."

"SÜT PRİMİ YARIN ÖDENİYOR"

Süt arzının fazla olduğu, fiyatın düştüğü dönemlerde primi artırıp diğer zamanlarda düşürme politikasını bu yıl da sürdüreceklerini ifade eden Eker, şu müjdeyi verdi:
 
"Geçen yıl 3'er aylık dönemlerde bunu yaptık. İlk dönemler 8 kuruşa çıkardık, sonra tekrar 4 kuruşa indi. Şimdi bu yıl da yine böyle bir uygulamamız devam edecek. 9 Mart günü, geçen yılın son dönemine ait süt primleri, 98 milyon lira tutarındaki prim yarın ödeniyor."

Devletin eskiden 100 lira kredi verdiğinde çiftçilerin sadece 38 TL'sini geri ödediğini kaydeden Eker, "Bunun geri kalanı ise adaktı. Bu enflasyon demekti. Yüksek faiz oluyordu. Bu da fakir ve fukaranın canını yakıyordu. 2011 yılında 22 milyar kredi verildi. Bunların geriye dönüşü yüzde 99. Yani kredi ile işini gören çiftçi parasını geri ödedi" ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin ithal ettiği tarım miktarının söylendiğine fakat ihracattan hiç bahsedilmediğine dikkat çeken Eker, "Türkiye yemek üzere değil, ihraç etmek üzere ithal ediyor. Türkiye tarım ihracatı 2011 yılında 15, 2 milyar dolar. 73-75 milyon insanı besliyor, 30 milyon turistini besliyor. Bu rakamda gıda maddeleri ihracatımız 14 milyar dolar. Türkiye gıda ihracatında net ihracatçıdır. Yani aldığında çok daha fazlasını satıyor. Yani bağımlı değiliz. Ama ticaret yapıyoruz. Türkiye 21 milyon 80 bin ton buğday üretti. Türkiye'nin ihtiyacı 18 milyon tondur. Türkiye dünyanın bir numaralı buğday ihracatçısıdır" diye konuştu.

Ekleme Tarihi
09.03.2012
Ekleyen Kişi
şahin yaylacı

Etiketler: Et Ve Balık Kurumu'nun Fonksiyonu Değişiyor, mehdi eker, ebk
Link: Et Ve Balık Kurumu'nun Fonksiyonu Değişiyor




  HABERLER
>> Arşiv İçin Tıklayınız