''Sebze ve meyvede kimyasal ilaç kalıntısı'' iddiası
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:
-''İddialarla ilgili Türkiye'nin hak ve menfaatleri doğrultusunda
uluslararası kuruluşlar ve ülkeler nezdinde gerekli girişimlerde
bulunulmalı ve kamuoyu bilgilendirilmelidir''
-''Ülkemizde, önceki yıllarda 75 kimyasal madde uygulaması yasaklanmıştır.
Eskiden kimyasal ilaçlar reçetesiz satılırken, artık reçeteyle
satılmaktadır''
ANKARA (A.A) - Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel
Başkanı Şemsi Bayraktar, sebze ve meyvede kimyasal ilaç kalıntısı iddialarıyla
ilgili Türkiye'nin hak ve menfaatleri doğrultusunda uluslararası kuruluşlar ve
ülkeler nezdinde girişimlerde bulunulması ve kamuoyunun bilgilendirilmesi
gerektiğini ifade etti.
Bayraktar, yaptığı yazılı açıklamada, bazı basın yayın organlarında, çevre
örgütü Greenpeace'in ''Kimyasal Maddesiz Yemek'' el kitabı kaynak gösterilerek
yer alan ''sebze ve meyvelerde ilaç kalıntısı bulunduğu'' haberlerinin gerçeği
yansıtmadığını belirtti.
Bitkisel Üretimde Kullanılan Kimyasalların Kayıt Altına Alınması ve
İzlenmesi Hakkında Yönetmelik ile Bitkisel Üretimde Kullanılan Bitki Koruma
Ürünlerinin Kayıtlarının Tutulması ve İzlenmesi Hakkında Yönetmelik'in periyodik
kontrollerin yapılmasını sağlayarak, üreticilerin bilinçsiz ilaç kullanımının
önüne geçtiği belirtildi.
-Son 10 yılda kimyasal madde kullanımı yaklaşık 20 bin ton azaldı-
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı verilerine göre, Türkiye'de son 10
yılda sebze meyve üretiminin 10 milyon ton arttığına, ancak Bakanlığın aldığı
tedbirler ve hazırlanan projelerle kimyasal madde kullanımının 50-56 bin tondan
35 bin tonlara kadar düştüğüne işaret eden Bayraktar, şunları kaydetti:
''Başka bir değişle üretim arttığı halde Türkiye yaklaşık 20 bin ton daha az
ilaç kullanmaktadır. Söz konusu haberde, AB tarafından incelemeye tabii tutulduğu
söylenen biber, armut, kabak ve greyfurt gibi sebze ve meyvelerde, 2011 yılı
ihracatımız 2,4 milyar dolar olup, yapılan bu ihracatta zirai ilaç kalıntısı
aranmasına yönelik gerçekleştirilen resmi kontroller sonucunda herhangi bir
olumsuzluğa rastlanmamış ve hiçbir resmi şikayet alınmamıştır. Ülkemiz menşeli
taze meyve ve sebzelerin AB'ye ithalatında, giriş noktalarında sistematik
kontrole tabi tutulmaktadır.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızın gıda güvenilirliğine yönelik hem
yurt içi hem de ihracatta, zirai ilaç ve diğer kimyasal kalıntısı için yaptığı
takip ve kontroller aynı sıklık ve titizlikle devam etmektedir. Yurt içinde
tükettiğimiz ve ihraç ettiğimiz ürünlerde de gıda güvenilirliği açısından endişe
edilecek bir durum söz konusu değildir.''
-Tarladan sofraya izlenebilirlik mekanizması-
Son yıllarda Rusya Federasyonu ve AB ülkelerine ihraç edilen
meyve-sebzelerin, ilaç kalıntısı nedeniyle geri dönmediğini vurgulayan Bayraktar,
bunun da Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın ortaya koyduğu ''tarladan
sofraya'' izlenebilirlik mekanizmasının etkinliğinin kanıtı olduğunu bildirdi.
Bayraktar, şöyle devam etti:
''İhracat izni alırken ve ithalatla ilgili prosedürde, alınan numunedeki
pestisitler, kimyasallar incelenmekte, ürünlerinde herhangi bir kalıntı çıkması
durumunda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na anında bildirilmekte ve bu
ürünlerin kaynağı tespit edilmektedir. Çiftçilerimiz son yıllarda bakanlığın
çıkarmış olduğu mevzuat çerçevesinde hareket ederek ilaç kullanımında çok titiz
davranmakta teknik talimatların dışına çıkmamaktadır.
Ülkemizde, önceki yıllarda 75 kimyasal madde uygulaması yasaklanmıştır.
Eskiden kimyasal ilaçlar reçetesiz satılırken, artık ilaçlar reçeteyle
satılmaktadır. İyi tarım, entegre mücadele uygulamaları, organik tarım ve
biyolojik mücadelenin desteklenmesi, ilaç kullanımını önceki yıllara göre
azaltılmıştır. Dolayısıyla söz konusu haberlerdeki iddialar, mesnetsiz, abartılı
ve teknik olarak imkansızdır. İddialarla ilgili Türkiye'nin hak ve menfaatleri
doğrultusunda uluslararası kuruluşlar ve ülkeler nezdinde gerekli girişimlerde
bulunulmalı ve kamuoyu bilgilendirilmelidir.''
|