''1. Tarım Sağlığı ve Güvenliği'' sempozyumu
-GAP BKİ Başkan Vekili Kölmek: ''Dünyanın sayılı
Türkiye'nin en büyük bölgesel kalkınma projesi olan GAP
gelecek kuşakların kendilerini geliştirebilecekleri bir
ortam yaratılmasını amaçlayan sürdürülebilir insani kalkınma
felsefesi üzerine kurulmuştur''
ŞANLIURFA (A.A) - GAP Bölge Kalkınma İdaresi (BKİ) Başkan Vekili
Mustafa Kölmek, dünyanın sayılı, Türkiye'nin en büyük bölgesel kalkınma projesi
olan GAP'ın, gelecek kuşakların kendilerini geliştirebilecekleri bir ortam
yaratılmasını amaçlayan sürdürülebilir insani kalkınma felsefesi üzerine
kurulduğunu söyledi. Kölmek, Harran Üniversitesi (HRÜ), GAP BKİ Başkanlığı ve Halk Sağlığı
Uzmanları Derneği işbirliğinde ''Tarım işçilerinde görülen hastalık ve
etkilenmelere yönelik bilimsel kanıtların paylaşılması'' amacıyla düzenlenen ''1.
Tarım Sağlığı ve Güvenliği'' sempozyumunun açılışında yaptığı konuşmada, GAP'ın
temel hedefinin uygulandığı bölgede yaşayan halkın gelir düzeyi ve hayat
standardını yükselterek, bu bölge ile diğer bölgeler arasındaki gelişmişlik
farkını ortadan kaldırmak olduğunu belirtti.
GAP'ın, çok sektörlü, entegre ve sürdürülebilir bir kalkınma anlayışıyla ele
alınan bir bölgesel kalkınma projesi olduğunu ve 9 ili kapsadığını hatırlatan
Kölmek, 1970'li yıllarda Fırat ve Dicle nehirleri üzerindeki sulama ve
hidroelektrik amaçlı projeler olarak planlanan GAP'ın, 1980'lerde çok sektörlü,
sosyo-ekonomik bir bölgesel kalkınma programına dönüştürüldüğünü dile getirdi.
Kalkınma programı, sulama, hidroelektrik, enerji, tarım, kırsal ve kentsel
altyapı, ormancılık, eğitim ve sağlık gibi sektörleri kapsayan GAP'ın, Su
Kaynakları Programı'nda 22 baraj, 19 hidroelektrik santrali ve 1.82 milyon hektar
alanda sulama sistemleri yapımının öngörüldüğünü aktaran Kölmek, toplam yatırım
değeri 44.5 milyar TL olarak tahmin edilen GAP'ın Türkiye Cumhuriyeti'nin en
büyük bölgesel kalkınma projesi olma özelliğini taşıdığını hatırlattı. GAP'ta nakdi gerçekleşmenin 38.8 milyar TL'ye ulaştığını ifade eden Mustafa
Kölmek, şunları kaydetti:
''Proje kapsamında bugüne kadar 21.3 milyar dolar tutarında 355 milyar
kilovat saat elektrik enerjisi üretildi. Ayrıca projenin meydana getireceği
yüksek tarım ve sanayi potansiyeli, bölgede gelir düzeyini 5 kat artıracak ve
yaklaşık 3.8 milyon kişiye iş imkanı sağlanacaktır. Güneydoğu Anadolu Bölgesi
toplam arazi varlığı ve bitkisel üretim potansiyeli açısından oldukça zengin bir
bölgedir. 7.5 milyon hektar olan toplam arazi varlığının yüzde 43,6'sı bitkisel
üretim, yüzde 29,4'ü çayır - mera ve yüzde 19,2'si orman-fundalık arazisidir.
Mevcut durumda GAP bölgesi, Türkiye pamuk üretiminin yarısından fazlasını
karşılamakta olup ülkemizde yetiştirilen diğer bitkisel ürünlerin de önemli bir
bölümü Güneydoğu Anadolu Bölgesinden karşılanmaktadır. Bölgede sulamaların
tamamlanmasıyla birlikte özellikle yaş sebze, meyve ve endüstri bitkilerinin
üretiminde büyük artış beklenmektedir.''
Kölmek, Dünyanın sayılı Türkiye'nin en büyük bölgesel kalkınma projesi olan
GAP'IN, gelecek kuşaklar için kendilerini geliştirebilecekleri bir ortam
yaratılmasını amaçlayan sürdürülebilir insani kalkınma felsefesi üzerine
kurulduğunu ifade etti.
Kölmek, ''Sürdürülebilir kalkınma, insan ile doğa arasında denge kurarak
doğal kaynakları tüketmeden, gelecek nesillerin ihtiyaçlarının karşılanmasına ve
kalkınmasına imkan verecek şekilde bugünün ve geleceğin yaşamını ve kalkınmasını
programlama anlamını taşımaktadır. Sürdürülebilir kalkınma sosyal, ekolojik,
ekonomik, mekansal ve kültürel boyutları olan bir kavramdır'' şeklinde konuştu.
-Diğer konuşmacılar
HRÜ Rektörü Prof. Dr. İbrahim Halil Mutlu da üniversite olarak temel
hedeflerinin tarım ve tarıma dayalı sanayi çalışmalarına destek vermek olduğunu
belirterek, bu çalışmaları yaparken tarım sektöründe çalışanların sağlığına
yönelik uygulamalara önem verdiklerini söyledi.
HRÜ bünyesinde kurulan teknoparkın da en önemli bölümlerini tarım sektörünün
oluşturacağını aktaran Mutlu, bölgenin kalkınabilmesi için tarımsal üretimin
önemli olduğunu kaydetti.
İki gün sürecek sempozyuma yurt içi ve yurt dışından toplam 187 akademisyen
katılıyor. Sempozyum boyunca çeşitli sunumlar yapılacak.
|