BURSA (İHA) - Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ç.Volkan Akyol, hayvancılıkla ilgili yaptığı araştırmayı kamuoyu ile paylaştı. Hayvancılıkta son dönemlerde kaba yem ve saman açığında yaşanan problemlere dikkat çeken Akyol, “Büyük umutlarla getirilen damızlık düveler kesimhane yolunda sırada bekliyor. Geri kalanların yemliğindeki kaba yemlerin miktarı son derece kısıtlı. Yaşama payına bile yetmeyen bu zorunlu besleme yöntemi ile hayvanlar teker teker verim özelliklerini kaybediyor. Başta süt ve döl verimi olmak üzere büyük ekonomik kayıplar oluşuyor. ‘20 kiloluk samanın balya fiyatı geçen yıl 2-4 lira civarında iken bu sene 13-15 liraya dayandı. Ot ve yoncadaki artışlar yüzde 400 oldu. Yonca 30 kuruştan 70 kuruşlara dayandı. 1 çuval yem 30-35 TL’den 40-50 TL’lere ulaştı. Süt fiyatları marketlerde sürekli yükselirken üreticiden alınan çiğ süt fiyatının artış göstermemesine rağmen bazı bölgelerde 80 kuruşun altına inmiştir. Bir taraftan da devlet soğuk zincir sütün litresine 6 kuruş, sıcak sütün litresine 4 kuruş destek vermektedir” dedi.
BAŞLICA SORUNLAR
1. Hayvancılığın bu kadar tehlikeli boyuta gelmesinin temel sebeplerini Akyol şöyle açıkladı: Daha ineğe hiç dokunmamış hatta belki de hiç görmemiş kişilere yani hayvancılığı bilmeyenlere hayvancılık kredilerinin kullandırılmaları ve ülkeye çok sayıda birden bire hayvan girişinin olması. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı verilerine göre 31 Aralık 2011 tarihi itibariyle 101 bin girişimci hayvancılığa verilen 5.6 milyar liralık düşük faizli krediyi kullandı. Yem bitkilerine elle tutulur teşviklerin verilmemesi. Meraların ıslah çalışmalarının bugüne kadar bitirilip verimli kullanılamaması. Üreticilerin süt gibi kutsal bir ürünün satışında birkaç firmaya mahkum edilmesi. Başta Ürdün olmak üzere arap ülkelerin yoğun bir şekilde ülkemizden kaba yem alması”
