TZOB Genel Başkanı Bayraktar:
-''Ağustos 2012 itibarıyla, son bir yıllık dönemde tavuk
eti üretimi 1,7 milyon tonu, tavuk yumurtası üretimi
14 milyar adedi aşarak rekor kırdı''
ANKARA (A.A) - Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel
Başkanı Şemsi Bayraktar, tavuk eti ve tavuk yumurtası üretiminin süratli bir
şekilde arttığını bildirdi.
Bayraktar, yaptığı yazılı açıklamada, 2010 yılında 1 milyon 444 bin 59 ton
olan tavuk eti üretiminin 2011 yılında 1 milyon 613 bin 309 tona çıktığını, bu
yılın Ağustos ayı sonu itibarıyla 12 aylık dönemde ise 1 milyon 700 bin 287 tonu
bulduğunu ifade etti.
2010 yılında 11 milyar 840 milyon 396 bin adet olan yumurta üretiminin 2011
yılında 12 milyar 954 milyon 686 bin adede yükseldiğini belirten Bayraktar,
üretimin Ağustos ayı sonu itibarıyla 12 aylık dönemde de 14 milyar 76 milyon 473
bin adede ulaştığını vurguladı.
Ağustos itibarıyla son 12 ayda kesilen tavuk sayısının 1 milyar 23 milyon
129 bin ile 1 milyarı adedi aştığına dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti:
''Bu yılın Ocak-Ağustos döneminde 710 milyon 825 bin tavuk kesildi. 1 milyon
172 bin 575 ton tavuk eti üretildi. 8 aylık yumurta üretimi de 9 milyar 608
milyon 998 bin adede ulaştı. Geçen yıl Ocak-Ağustos döneminde, 650 milyon 941 bin
tavuk kesilmiş, 1 milyon 85 bin 598 ton tavuk eti, 8 milyar 487 milyon 210 bin
yumurta üretilmişti. Nitekim, bu yılın Ocak-Ağustos döneminde, geçen yılın aynı
dönemine göre, kesilen tavuk sayısı yüzde 9,2, üretilen tavuk eti miktarı yüzde
8,01, yumurta üretimi ise yüzde 13,22 arttı. Bu rakamlar fevkalade önemli.
Türkiye'nin kanatlı sektöründe ulaştığı boyutu gösteriyor.
Çoğu ülke Türkiye'nin bir ayda gerçekleştirdiği üretim rakamını bir yılda
yakalayamıyor. Ayrıca üretim son derece hızlı bir şekilde artıyor. Ağustos
2012'de, kesilen tavuk sayısı 2011 Ağustos'una göre yüzde 10,2, üretilen tavuk
eti miktarı yüzde 9,1, tavuk yumurtası üretimi ise yüzde 17,2 arttı.''
Türkiye'nin nüfusta 18'inci olmasına karşın, Birleşmiş Milletler Gıda ve
Tarım Örgütü-nün (FAO) 2010 yılı verilerine göre, 229 milyon 969 bin tavuk sayısı
ile dünyada 12'nci, 740 bin 24 ton yumurta üretimiyle 14'üncü sırada bulunduğunu
bildiren Bayraktar, üretimin bu hızla devam etmesi halinde yıl sonunda yumurta
üretiminin 14,7 milyar adede yaklaşacağını, tavuk eti üretiminin de 1 milyon 740
bin tonu geçeceğinin tahmin edildiğini belirtti.
Yumurta üretiminin yaklaşık yüzde 30'unun ihraç edildiğini bildiren
Bayraktar, bu yıl ihracat rakamlarında da önemli artış olduğunu ifade etti.
Bayraktar, ihracatın yüzde 90'ını Irak'a gerçekleştiren Türk yumurta
sektörünün, pazarını çeşitlendirmek için yürüttüğü çalışmalar sonucunda, İran,
Azerbaycan, Birleşik Arap Emirlikleri, Libya ve Umman'a ilave olarak yakın
geçmişte yumurta pazarına Avrupa Birliği ülkelerini de katmayı başardığını
kaydetti.
Üretim ve ihracatta bu olumlu gelişmeler yaşanırken, yem fiyatlarının da
yükselmeye devam ettiğini, bir yandan büyüme yaşanırken diğer yandan maliyetlerde
önemli oranda arttığını belirten Bayraktar, şu bilgiyi verdi:
''Kanatlı sektöründe 334 damızlık ve kuluçkahane, 8 bin 908 ticari etlik,
1072 ticari yumurtacı olmak üzere, toplam 10 bin 314 işletme ve 16 bin 755
kümeste üretim yapılıyor. Sektörde yaklaşık 500 bin kişi (üretici, çiftçi, esnaf,
ilaç, yem, yan sanayi, nakliye, pazarlama dahil) istihdam ediliyor, 2 milyon kişi
de buradan geçimini sağlıyor.
Güçlü alt yapısıyla sektör, son zamanlarda gerek üretimde, gerekse dış
ticarette hızlı bir ivme yakalamış olup, hızla büyümeye devam ediyor. Bugün
yumurta üretimimiz 14 milyar adetlere, kanatlı eti üretimimiz ise 1,7 milyon
tonların üzerine çıktı. Sektör, ihracatta da ciddi bir atılım gerçekleştirdi.''
-Sektörün talepleri-
Bütün bunlara rağmen sektörün hala önemli sorunları bulunduğunu vurgulayan
Bayraktar, sektörün taleplerini de şöyle açıkladı:
''Özellikle birçok yem hammaddesinde dışa bağımlı olduğumuz düşünülecek
olursa soya, mısır, yem katkısı gibi hammaddelerin yerli üretiminin
desteklenerek, ihtiyacın ülke içinden karşılanmasını sağlayacak politikaların
hayata geçirilmesi gerekiyor.
Sektör yüksek maliyetli üretim yanında gelişmiş ülkelerde verilen ihracat
destekleriyle karşılaştırıldığında, dış ticarette rekabet etmekte zorlanıyor.
Maliyetlerin düşürülmesi ve ihracat desteklerinin rekabet edilebilir seviyeye
yükseltilmesine ihtiyaç var.
Damızlık konusunda büyük oranda dışa bağımlılık hala devam ediyor. Bu durum,
herhangi bir ticari ambargo uygulanması veya hastalık nedeniyle karantina
uygulanan ülkelerden ithalatın yapılamaması gibi durumlarda, tavukçuluk
sektörünün kısa sürede darboğaza girme riskini de beraberinde getirir. Bu riski
bertaraf etmek için damızlık ihtiyacının yurt içinden karşılanmasına yönelik
Ar-Ge yatırımlarının yapılması gerekir.
Kanatlı eti üreticilerinin örgütlenmesinin teşvik edilmesi ve 2008 yılında
yürürlüğe giren sözleşmeli üretim yönetmeliği hükümlerinin hayata geçirilmesi,
üreticilerimizin sorunlarını çözmesi açısından önem arz ediyor.
Özellikle yumurta sektöründe tüketim azlığı ve fiyat istikrarsızlıkları
nedeniyle üretim kapasitesinin tamamının kullanılamaması, başka bir deyişle,
üretim planlaması yapılamaması çoğu zaman sıkıntı yaratıyor. Bu nedenle üretim
kapasite artışlarının yumurta tüketimi ve ihracat miktarlarına paralel bir seyir
izlemesine, arz fazlası oluşmaması için üretim planlaması yapılmasına, yurt dışı
damızlık girişlerinin de bu planlamaya paralel hale getirilmesine ihtiyaç var.
Devlet bu konuda etkin bir rol üstlenmelidir.
Türkiye, kuş gribiyle mücadelede önemli bir başarı gösterdi. Ülkemiz için bu
hastalığın her zaman risk oluşturduğu düşünülerek, mücadelenin taviz verilmeden
sürdürülmesi gerekir.''
|