TZOB Genel Başkanı Bayraktar:
-''Tarım, GSYH'yi oluşturan 16 alt sektör içinde
ekonomiye yüzde 8,2 gibi büyük katkısının yanı sıra
diğer sektörlere ara malı ve hizmet sağlaması
yönünden de ekonominin olmazsa olmazıdır''
ANKARA (A.A) - Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel
Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye'de tarımın hala çok önemli olduğu gerçeğinin
asla unutulmaması gerektiğini belirterek, ''Tarım, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'yı
oluşturan 16 alt sektör içinde ekonomiye yüzde 8,2 gibi büyük katkısının yanı
sıra diğer sektörlere ara malı ve hizmet sağlaması yönünden de ekonomimizin
olmazsa olmazıdır'' dedi.
Bayraktar, yaptığı yazılı açıklamada, tarım sektörünün Türkiye için önemini
koruduğunu ifade etti.
Şiddetli kuraklık yılı olan 2007 yılı hariç ve son 8 yılda 7 defa pozitif
büyüme gösteren tarımın, ekonomi içindeki yerinin eski hızıyla düşmediğine işaret
eden Bayraktar, ''Hatta son yıllarda yerinde sayıyor. Çok da iyi yapıyor.
(Ekonomi içindeki payının hızla düşürülmesi gerektiği) söylemine kulak asmadan,
gelişmekte olan ülkelerin bunu hemen yapmaması gerektiği bilinciyle bu durum bir
süre daha devam etmelidir'' değerlendirmesinde bulundu.
Tarımın, son yıllarda ekonomi içindeki payını, üretimdeki büyümesiyle
birleştirerek, ülke ekonomisinin de büyümesine katkı yaptığına dikkati çeken
Bayraktar, tarımın ekonomide yarattığı gelirden kişi başına düşen gelirin son
yıllarda göreceli olarak artmasına rağmen, Türkiye kişi başına ortalama gelirinin
3'te 1'ini alan çiftçinin, bu oranın artmasını beklediğini kaydetti.
-''Tarımın çarpan etkisi yüksek''-
Tarım sektörünün genel ekonomideki yerinin yanı sıra ekonomi içindeki
öneminin diğer sektörlerle olan ilişkisinden kaynaklandığının altını çizen
Bayraktar, şöyle devam etti:
''Tarım diğer sektörlerle ilişkisinde çarpan etkisi yüksek olan sektördür.
Tarım sektörü diğer sektörlere çok fazla girdi sağlayarak o sektörlerde katma
değer yaratılmasında önemli bir rol oynarken diğer sektörlerden de mal ve hizmet
sağlayarak o sektörlerin ekonomiye katkısını artırmaktadır.
Tarım, GSYH'yi oluşturan 16 alt sektör içinde ekonomiye yüzde 8,2 gibi büyük
katkı yaparken, bu sektörlere çok önemli derecede ara malı ve hizmet sağlamak
suretiyle de ekonomimizin olmazsa olmazıdır.
Ekonomiden yüzde 24 pay alan imalat sektörünün 22 alt sektörü içinde yer
alan gıda sanayi, üretim değeri olarak tek başına imalat sanayinin yüzde
20'sinden sorumludur. Gıda sanayisinin ana hammaddesi tarımdan gelmektedir.
Tekstil ve tütün ürünleri sanayi ise üretim değeri olarak toplam imalat sanayi
içinde yaklaşık yüzde 7 oranına sahiptir.''
Bayraktar, tarım sektörünün üretebilmek için girdi kullanması gerektiğini
kaydederek, tarım sektörünün sanayi sektöründen gübre, ilaç, tohum ve alet-makine
talep ederken, hizmetler sektöründen danışmanlık, kredi gibi girdiler temin
ettiğini, bu açıdan da ekonominin diğer sektörlerinin önemli ölçüde pazarı olarak
bu sektörlerin genel ekonomi içindeki paylarına doğrudan etki ettiğini vurguladı.
Tarımın istihdama katkısına da değinen Bayraktar, bu açıdan sektörün tek
başına sağladığı yüzde 25,5'lik istihdamla hizmetler sektörünün ardından ikinci
sırada olduğunu ifade etti.
Bayraktar, ''Özellikle ekonomik krizler zamanında tarım adeta bir sığınma
mekanizması gibi işleyerek ülke insanına iş kapısı açmaktadır. Ayrıca, ekonominin
diğer sektörlerine istihdam katkısı tarımı bu açıdan da baş köşeye
oturtmaktadır'' ifadesini kullandı.
-''Ticaret fazlası var''-
Ekonominin diğer sektörlerinin dış ticaret açığı vermesine karşın tarım ve
gıda maddeleri sektörünün dış ticaret fazlası verdiğine işaret eden Bayraktar,
şunları kaydetti:
''Arz açığımız olduğu için bazı ürünler ithal edilmekte, işlenerek yurt içi
ihtiyacı karşılanmakta ve ihraç edilmektedir. Bazılarının ise hammadde olarak
ithal edilmesi, kapasitesi yüksek imalat sanayimize en azından kapasitenin
kullanım oranını artırması, katma değer yaratması yönünden yardımcı olmakta ve
ihraç pazarlarımızın elde tutulmasına katkıda bulunmaktadır. Bu açıdan
baktığımızda ekonominin kilit sektörü imalat sanayi ve onun içindeki gıda
sanayinin ithal edilen tarım ürünlerini girdi olarak kullanım oranı yüzde 5'tir.
Geriye kalan imalat sanayi sektörleri ise yüzde 10-50 arasında ithal girdi
kullanmaktadır. İmalat sanayi içindeki 22 alt sektörden 14'ü yüzde 15-50
aralığında ithal girdi kullanmaktadır.''
Genel ekonomiye önemli katkısı olan tarım sektörünün ihmal edilecek bir
sektör olmadığına vurgu yapan Bayraktar, sektörün var olan potansiyelini
yakalamasının, diğer sektörlere kaynak sağlanmasını da kolaylaştıracağına dikkati
çekti.
Bayraktar, önümüzdeki yıllarda yeterli ve sağlıklı gıdanın daha da stratejik
hale geleceğini ifade ederek, bu anlamda tarım sektörünün verimlilik ve
sürdürülebilirliğinin sağlanması gerektiğini bildirdi.
|