Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 13 Temmuz 2025 Pazar
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  HABERLER » 
facebook
Twitter
 ANA SAYFA
 Gıda
 İçecek
 Tarla Bitkileri
 Sebzecilik
 Meyvecilik
 Hayvancılık
 Su Ürünleri
 Orman, Peyzaj
 Organik Tarım
 Çevre, Enerji
 Bilişim, Teknoloji
 Tarım Tedarik
 Ekonomi, Lojistik
 Tarımsal Desteklemeler
 


Etsiz pazartesiler

Bilkent Üniversitesi Çevre ve Ekoloji Kulübü öğrencileri her pazartesi günü “Etsiz Pazartesi” (Meat-Free Monday) günleri düzenliyor.

Etkinliğin amacı haftanın bir günü et yemeyerek, kendi yaşamında ve dünyada nelerin değişebileceğinin farkına varmak. Ayrıca arkadaşlarla birlikte yemek yapıp eğlenmek.Türkiye’de eğitim gören Erasmus öğrencileriyle dil pratiği yapmak da cabası. Bilkent Üniversitesi Çevre ve Ekoloji Kulübü başkanı Hande Evsen, vejetaryenliğin hiçbir eti tüketmemek anlamına geldiğini (tavuk, kırmızı et, balık) belirterek, buna etten yapılan sucuk ve sosis gibi gıdaların da dahil olduğunu anlatıyor.

Ayrıca vejetaryenliğin da üç farklı türü olduğunu söyleyen Evsen, sıralamayı şöyle yapıyor: “Lacto-ovo vejetaryenlik: Et tüketmeyip, süt ürünü ve yumurta tüketenler. Lacto vejetaryenlik: Etin yanı sıra yumurta da tüketmeyenler. Ovo vejetaryenlik: Et, bit ve ürünlerini tüketmeyenler.”

Evsen, bireylerin, et endüstrisinde hayvanların işkenceye maruz kalarak öldürülmesi (etik), et üretiminde harcanan çok fazla miktarda su, sera gazı salınımında büyük yer kaplaması (çevresel) ve et ürünlerinin yol açtığı sağlık sorunları gibi nedenlerle vejetaryen olmayı tercih ettiklerini anlatıyor.

Özellikle Türkler için et yemekleri çok önemlidir. Bundan nasıl vazgeçiyorlar?

Vejetaryen bakış açısıyla baktığımızda, durumun aslında lezzetle pek bir ilgisi olmadığını görebilirsiniz. Sadece Türkiye’de değil kuzey ülkelerinde de Avrupa’da da et oldukça tüketilen bir besin. Fakat etik bakış açısı baskın olunca lezzet önemsenen bir şey olmuyor. Hatta etin dışındaki diğer güzel lezzetleri de fark etmenizi sağlıyor. Mesela kendimi örnek verecek olursam, vejetaryen olmadan önce en sevdiğim yemek balıktı, fakat diğer bir canlının hayatına son vermeme güdüm lezzet için yeme güdümün önüne geçiyor. Vejetaryen beslenme, dengeli beslenildiğinde et yenilen diyetlere göre oldukça sağlıklı bir beslenme şekli. Fakat burada bizim beslenmemizde önemli olan tahıl, yeşil sebze, kuruyemiş (özellikle ceviz-omega 3 içerdiğinden) gibi yiyeceklerin her gün belli miktarlarda tüketilmesi gerekiyor. Özellikle B12 ihtiyacının vejetaryenler için süt ürünleriyle karşılanması mümkün olsa da veganlar için deniz otlarıyla (deniz yosunu gibi) ve mayalı gıdalarla (turşu gibi) karşılanabiliyor.

Gerekli malzeme ve yer nasıl sağlanıyor?

Etkinlik ‘Çevre ve Ekoloji Topluluğu’ etkinliği olduğu için malzemeleri kendimiz alıp topluluk bütçesinden karşılıyoruz. Herkes yapmak istediği yemeği belirtiyor, ben de genelde yapılacak yemeklerin malzemelerini alıyorum.

Öğrenciler en çok neyi merak ediyor ve birbirlerine soruyorlar?

En çok vejetaryen ve vegan olma nedenleri konuşuluyor. Bunun dışında gelen insanlarla samimi bir ortam sağlandığından dersler, politika, felsefe olsun her konuda konuşuluyor.

Vejetaryen olmayanlar da katılabiliyor mu?

Elbette, etkinliğimizde önemli olan vejetaryen olup olmamak değil de insanların bir gün bile et yemediğinde hayatlarında ne gibi değişikler olduğunu fark etmelerini sağlamak. Bunun yanında gerçekleştirdiğimiz etkinliklerde vejetaryen olmayanların vejetaryenlik hakkındaki önyargılarını yenerek, et yemeyerek de gayet lezzetli ve doyurucu yemekler yiyebileceklerini görmeleri açısından oldukça etkili olduğunu söyleyebilirim.

AKDENİZ VE EGE MUTFAĞI ZENGİN

Yabancı öğrenciler de çok varmış aranızda. Onların yaptığı yemeklere de bakarak hangi ülkenin vejetaryen yemek kültürü daha gelişmiş diyebiliriz?

Aramızdaki Erasmus öğrencileri genelde Avrupa’dan olduklarından vejetaryen mutfağında da çok büyük farklar görülmüyor. Fakat bu konudaki en büyük fark soya ürünleri gibi vegan ve vejetaryen alternatiflerin Türkiye’de hem zor bulunması hem de bulunabilenlerin pahalıya satılması. Türkiye’ye baktığımızda Akdeniz ve Ege mutfağında belki de Avrupa’dan daha fazla çeşitte vegan ve vejetaryen yemekler olduğunu görebiliyoruz. Bu konuda bizim kültürümüzdeki zeytinyağlı yemekler oldukça lezzetli ve çeşitli diyebilirim. Hatta Almanya’dan gelen arkadaşımız bize zeytinyağlı biber dolması yapmıştı bir keresinde :)

Yabancı öğrenciler de olunca, mutfakta hangi dil kullanılıyor?

Yurt dışından gelen öğrenci arkadaşlarımız Türkçe bilmedikleri için genelde hepimiz İngilizce konuşuyoruz. Bu da tabi ki diğer Erasmus öğrencileriyle de daha kolay iletişim kurmamızı ve dil pratiği yapmamızı sağlıyor.

Hangi kültürlerden neler öğrendiniz?

Her hafta farklı kültürlerden yemekler yapmaya çalışıyoruz. Hindistan’a özgü bir çorba olan daahl, İtalyan kültüründen risotto, Meksika mutfağından mantarlı vegan krep gibi örnekler verebilirim. Türk mutfağından yemekler de yapıyoruz.
 
 
 
 
 
 
 
 

Ekleme Tarihi
31.12.2013
Ekleyen Kişi
Özgür Şevik

Etiketler: Etsiz pazartesiler, et
Link: Etsiz pazartesiler




  HABERLER
>> Arşiv İçin Tıklayınız