8 Mart 2011 “Dünya Kadınlar Günü “hepimiz için kutlu olsun. Yılda bir defada olsa Dünya Kadınlar Günü anmak, bize kadın sorunlarını hatırlatmaya da yarımcı oluyor.
Bizim gibi toplumlarda “Kadınlar Gününü” kutlamanın ayrı bir önemi ortaya çıkmaktadır. Son yıllarda ilginizi çekmiyor mu? çok sık cinsellik temelli kadın cinayetlerine tanıklık etmekteyiz. İstatistikler yıllık 900-1000 kadının öldürüldüğünü ve günlük olarak 3 ile 5 kadının öldürüldüğünü gösteriyor. Söylemde kadınlar ailenin ve toplumun direği ve en büyük üretici olarak ifade edilir. Kadının baş tacı olduğu, anne olarak önemi vurgulanır ancak realitede bir seks objesi sıkışınca da sorun kadına yıkılmaktadır. Ülkemizde ekonomik yapının bozulması ile artan sorunların adeta sorunu kadarından çıkarılıyor. Her gün haberlerde bir kadının sokak ortasında bıçaklanması ve ateşli silahlar ile öldürülmesi haberlerini duyuyor ve görüntüleri izliyoruz. Artan bir kıskançlık, bencillik kadın yaşamı üzerindeki hak sahipliği kadını cezalandırmaktadır. Nedense yetkililerden hiç ses yok. En azından Adalet ve İçişleri Bakanlıklarının konuya eğilmesi ve önlemler alması beklenir.
Kadınların Temsil Sorunu Ciddi Boyuttadır
Diğer bir konu ülkemizde kadının temsilde ve yetkin makamlarda bulunma durumu kadına verdiğimiz önemli açık gösteriyor. 7 Mart 2010 tarihince Irak’ta yapılan genel seçimlerde ülkenin kadınlar için kotası % 25 düzeyindeydi. Irak gibi bir ülkede kadınlar ülkenin meclisinde %25 oranında temsil edilirken ülkemizde kadınlar ne düzeyde temsil edildiğinde kıyaslanamayacak bir oranda olması üzücü. Yakında ülkemizde genel seçim yapılacak, bakalım siyasi partilerimiz ne oranda kadın adaylara yer vereceklerdir. Toplumun yarıdan fazlasını oluşturan kadınlar ne orada TBMM de temsil edileceklerdir.
Türkiye'nin modernleşmesi güçlü bir gelecek kadının yaşamın her alanında yer alamsı ile sağlanacaktır. Kadınlarımız yönetim makamlarına özellikle gelmeli ki ülkemizde daha az kavga ve bağrışma olsun.
Kadınlar Her Makama Gelebilmelidirler
Kadını sözde değil özde destek olmak ve kadınlar günü içten kutlamak gerekir.
Kadınların eğitimine toplum yeteri kadar önem verilmeli ve farklına varılabilirliği arttırılması ki sağlıklı bireyler yetişsin. Kadınların iş yüküne katılım halen çok ciddi bir sorun olarak dünya ortalamasının çok gerisinde bulunmaktadır. Kadın halen Anadolu’nun üretim motorudur. Her işi tek başına üstlenebilen ve gerçekleştirebilir konumdadırlar. Kadınların evde, fabrikada, tarlada, büroda iş yükü yönünde erkekler kadar hakka sahip olmalı ve yük paylaşılmalı ki insan arasındaki ilişkiler dostça olsun.
Kadın ve Erkek Birbirine Rakip Değildir
"Kadın ve erke arasındaki güç ilişkisi ve üstünlük tartışmasına girmeden herkesi olduğu gibi kabullenmek ve herkesin doğal farklılıklarını olduğu gibi görmek gerekir. Her iki cinsin diğer cinste bulunmayan üstün yanlarının olduğu gerçeği ile farklılıkları doğru yerde ve bütünselleştirici yönü üzerinde durmak gerekir. Kadın ve erkek olarak birbirini tamamlayan iki cinsin üstün yanlarını başta aile, toplum ve diğer tüm alanlarda doğru değerlendirmektir.
Kadına Saygı Duyarak Kadınlar Gününü Kutlamak Gerekir
Bir de son yıllarda kadın konusunda sahip olduğu görüş ve tutumları ile hiçbir işkilsi olmayan kişilerin kadınlar gününü kutlaması da ilgi çekici. Kadını ikinci sınıf gören, kadını döven, onu eksik gören bir kişinin kadınlar gününün kutlamasının arkasında ne belenir. Bu bağlamda sözde değil özde kadına değer vermek gerekir. Kadını geriden gelen değil yaşamın ailenin ve toplumdaki öğesi olarak görmek gerekir.
Diğer bir konu Dünya Kadınlar Gününün tarihinin bilinmesi ile ilgilidir. Konunun nereden geldiği bilmeden, kadının ne tür mücadeleler vererek buraya kadar geldikleri bilmeden kadınların günün kutlanması da çelişkili geliyor. Bilinç ve bilgi ile kadınlar günü kutlamak gerekir. Kadını üretici, mücadeleci ve yaratıcı bir birey olarak, eksik değil tam görmek için hep beraber nice 8 Martlara.
7 Mart 2011, Adana | 
