Çay ocağında çıraktı şimdi kuru gıda kralı
İnebolulu Mehmet Reis, üniversite okumak için geldiği İstanbul’da 30 milyon dolar cirolu pirinç, bulgur ve bakliyat grubunun patronu olmayı başardı. Reis, Taşköprü’deki sarmısak tesisi ile de Kastamonu’nun sarımsağını işliyor.
TARIM ülkesi Türkiye’nin tahıl ve bakliyat ürünlerinde markalaşması çok önemli. Bu alanda en iyi örneklerden biri ise Reis Tarımsal Ürünler Sanayi ve Ticaret AŞ (Reis Gıda). Üniversite okumak için geldiği İstanbul’un geleneksel ‘kuru gıda ticareti’nin merkezi unkapını-yağkapanı bölgesindeki gıda tüccarlarının içinde yetişen Mehmet Reis’in 1981’de kurduğu Reis Gıda, bugün 30 milyon dolar cirolu, 18 ülkeye pirinç, mercimek, bulgur, fasülye, nohut ihraç eden bir gıda grubu haline gelmiş durumda. Reis Gıda’nın, Taşköprü’de de yıllık 4 bin ton sarımsak işleme kapasitesine sahip bir tesisi bulunuyor. Mehmet Reis şöyle konuşuyor:
ÇAYCI, RAMAZAN DAVULCUSU
· Kastamonu İnebolu’da doğdum. 6 kardeştik. Babam, ‘Mehmet’ Bey balıkçıydı. Çalışma hayatıma, 7 yaşında çay bardağı yıkayarak başladım. Sonra garsonluğa, ardından pilajlarda kabin görevlisi oldum, cankurtaranlık da yaptım. Ortaokuldayken de (13- 14 yaşlarında) 2 sene Ramazan davulu çaldım. Babama da, balık satarken yardım ederdim. İlk ticaretim ise hamsi için naylon torba satışı oldu. Liseyi, İnebolu’da bitirdim. Samsun Eğitim Enstitüsü Sosyal Bilimler Bölümü’nde 1 yıl okuduktan sonra tekrar sınava girdim ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazandım ve İstanbul’a geldim.
UNKAPANI’NDA PİRİNç TİCARETİ
· İstanbul’da öğrenci olarak geçinebilmek için çalışmam gerekiyordu. 1975’te Unkapanı’nda pirinç ticareti yapan bir işletmede, muhasebe ve pazarlama işlerine bakmaya başladım. Sabahları çalışıyordum, öğleden sonra üniversiteye gidiyordum. Akşamları da taksi şoförlüğü yapıyordum. Hem kendi geçimimi hem de ailemin geçimini temin etmek zorundaydım. Çünkü babam ben 19 yaşındayken vefat etmişti. Bir koltukta 3 karpuz taşıyordum ve tabii ki Hukuk Fakültesi de çok zordu. 3. Sınıfa geldiğimde okulu bırakmak zorunda kaldım. Bu arada eşim Meral Hanım ile de hukuk fakültesinde tanıştım. Okul yarım kaldı ama hayatımın kadınıyla orada tanışmış oldum.
İkinci katta ticaret olurmu
MEHMET Reis, “Reis Gıda’yı 1981’de 25 metrekarelik bir yazıhanede kurdum. Unkapanı’nda gıda ticareti giriş katta yapılırdı. 2. katta yer tutmama güldüler. İlk ticaretler 5 çuval pirinç alıp satarak oldu. ‘Yörük atı, yemini kendi arttırır’ ilkesiyle yürüdüm. 1985’te Rami Toptancılar Çarşısı’na taşındık” diyor ve şöyle konuşuyor: “1990’lı yılların başında; pirinç, nohut, fasulye, mercimek, bulguru paketleme kararı aldık. ‘Bu ürünlerde marka olunmaz’ diyenler oldu. İyi ki de onları dinlemedik. Çünkü; Metro, Carrefoursa gibi perakende zincirleri de böyle ürünler istiyordu. 1994’ten itibaren onlara, pirinç, fasulye, nohut, mercimek paketlemeye başladık. 2006’da İkitelli’deki tesisimize, 2013’te de Kıraç’taki yeni fabrikamıza taşındık. Ciromuz 30 milyon dolar. Yüzde 10’u ihracattan. Toplam istihdamımız da 250 kişiye ulaştı.”
Taşköprü’nün sarımsağı için fabrika kurdu
KASTAMONULU bir işadamı olarak Taşköprü’nün sarımsağını değerlendirmek için de bu ilçede yatırım yaptığını anlatan Mehmet Reis şunları söylüyor: “2000 yılında içinde, Şükrü Elekdağ, Cem Boyner, Atıf Uğurlu, Salih Osmanoğlu’nun da bulunduğu 21 Kastamonulu işadamı ile Kastamonu Yatırım AŞ’yi kurduk. Taşköprü sarımsağını değerlendirmek için yatırım kararı aldık. Hedef, sarımsağı işleyip (soyulmuş dış, püre, ezme, un) satmaktı. Bu çok ortaklı proje daha başta çöktü ve iş üzerime kaldı. Ben tek başıma devam etti. 2001’de Taşköprü’de sarmısak işleme tesisi kurdum. Geçen yıl bu fabrikamızı da yeniledik ve kapalı alanı 5 bin 500 metrekareyi kapasiteyi yıllık 4 bin tona çıkardık. (Taşköprü’de yılda 12 bin ton sarımsak üretiliyor) Ortalama 50 kişi çalışıyor. 6 yıl zarar ettik. Son yıllarda karlı bir tesisi haline geldi. Cirosu da 2 milyon dolara ulaştı.”
DİĞER E-KOBİ HABERLERİ
Başarılı hububat ihracatçısına ödül
İSTANBUL Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği üyesi başarılı ihracatçılar ödüllendirildi. 2012 yılında en fazla ihracat yapan, Farklı kategorilerde 40 şirket ödüle layık görüldü. Gıda Tarım Ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Kutbettin Arzu, TİM Başkan Yardımcısı Mustafa Çıkrıkçıoğlu, İhracat Genel Müdürü Tarık Sönmez’in de katıldığı törende, konuşan Birlik Başkanı Zekeriya Mete, 2012 yılının küresel ticaret açısından zor bir yıl olduğunu belirterek, “2013 ve 2014’te de küresel ekonomik istikrarsızlık sürecek. Krizi bahane ederek değil krize rağmen durmadan koşanlar dün olduğu gibi yarın da kazanacak. Bütün sorunlara rağmen ülkemizin ve sektörümüzün tek çıkış yolu ihracattır. 10 yıl önce 1.5 milyar dolar olan sektör ihracatımız bugün 6 milyar dolara ulaşmış durumda. Şekerleme ve Şekerli Mamuller Tanıtım Grubu ile dış pazarlarda 19 organizasyon gerçekleştirdik” dedi.
120’nci Adil Işık Bodrum’da açıldı
DÜNYA genelinde 300’e yakın satış noktası bulunan, kadın giyim markası Adil Işık (adL), Türkiye’deki 120’nci mağazasını Bodrum Avenue AVM’de açtı. 350 metrekarelik mağaza turistlerin ve yazlıkçıların ilgi odağı olacak. Marka, Bodrum mağazasında 2013 ilkbahar-yaz koleksiyonunun yanı sıra, tasarımcı Cengiz Abazoğlu tarafından hazırlanan casual, abiye ve beachwear ürünlerini de satacak. Adil Işık Grup Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Tasarım Direktörü Zehra Işık, “adL olarak hem yurtdışında hem de yurt içinde stratejik büyüme hedeflerimizi gerçekleştiriyoruz” dedi.
http://www.hurriyet.com.tr |