‘Kaçak’ damgası yüzünden sigarayı bırakacak, ABD ve AB’nin makarna kotasını Kanada üzerinden aşacakMERSİN merkezli Arbel Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Arslan, sigaradaki küçük ortağı ve genel müdürü kısa süre tutuklu kalınca üzerlerine yapışan “kaçak” operasyonu üzerine şapkasını önüne koyup, bu işe girdiği günlere döndü:
- 15-20 yıl Mersin’de yaşamış olan, halen Beyrut’ta ikamet eden Nazar Hanna Abdo, Azerbaycan’da kurduğu European Tobacco’yla Türkiye’de yatırıma gelmek istiyordu. Kendine ortak arayışı sırasında masaya oturduk. O günlerde soruşturduk, hakkında iyi referanslar verildi. Biz de ortak olduk. Ama artık her gün altın da dökseler sigara üretiminden çıkmak istiyoruz.
Mahmut Arslan’ın bu kararında aynı zamanda küçük ortakları da olan genel müdürlerinin “kaçak sigara” operasyonu nedeniyle kısa süre tutuklu kalması rol oynadı:
- Kaçak sigara işi maalesef üzerimize yapıştı. O yüzden işleri biraz toparlayıp, European Tobacco’yu satmaya karar verdik.
- O soruşturma kapsamında ele geçirilen Prestij marka sigarayı siz üretiyordunuz değil mi?
- Maalesef bu durumu hükümetten de yanlış bilenler var. O marka Bulgar sigarası, bizim değil.
- Genel müdürünüzü tutuklamaya kadar varan operasyonda son durum nedir?
- Şirketimize bir suçlama yok. Genel müdür de zaten kısa sürede serbest kaldı. Kendisiyle yollarımızı da ayırdık.
Sigara pazarındaki paylarına değindi:
- Sigara pazarındaki payımız yüzde 2.5 düzeyinde. Buna rağmen kaçak piyasasının yüzde 70’ini bizim ürünlerin oluşturduğunu iddia edenler var. Böyle birşey mümkün mü? Biz sigarayı ihraç ediyoruz. Sonra birileri yeniden içeri getiriyorsa bunda bizim ne suçumuz var?
Arbel Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Arslan araya girdi:
- Sigaranın grubumuzdaki payı yüzde 10 bile değil. İşlerimizin lokomotifi olan bakliyat ciromuz 1 milyar dolar düzeyinde. Bu alanda dünyanın en büyüğü konumundayız.
Mahmut Arslan, yeniden sigaraya dönüp, konuyu noktaladı:
- Şu anda kaçak damgasını üzerimizden atmaya, imajı düzeltmeye çalışıyoruz. İşleri toparlayıp, hemen sigara işinden çıkacağız. Elbette zararına da satmak istemem.
Hüseyin Arslan, bakliyatın yanı sıra makarna pazarında da iddialı konuma ulaştıklarını vurguladı:
- Makarnada da ihracata ağırlık vermek istiyoruz. Ancak, Avrupa Birliği ve ABD’de Türk makarnasının önüne engeller koymuş durumdalar.
- Ne engeli?
- AB, bütün üye ülkelere yılda toplam 20 bin tondan fazla Türk makarnasının girmesine izin vermiyor.
- Ya ABD?
- Orada da 1996 yılından beri anti-damping uygulaması nedeniyle Türk makarnasına ek vergi var.
- Mevcut makarna ihracatınız ne kadar?
- 70 ülkeye 40 milyon dolarlık ihracat yapıyoruz.
Aldıkları kararı aktardı:
- Önümüzde engeller olmasa AB ve ABD’ye daha çok makarna ihraç edebiliriz. Söz konusu engeller üzerine bakliyat pazarında lider olduğumuz Kanada’ya bir makarna fabrikası kuracağız. İlk etapta 50 milyon dolarlık yatırım yapacağız. Fabrika, üretiminin çoğunu Kanada ve ABD pazarı için yapacak. Oradan AB ülkelerine de ihracat olacak. Böylece ABD’nin ek vergi, AB’nin kota engelini aşacağız.
Mahmut Arslan, Türkiye’nin toplam 400 bin ton ihracatla İtalya’dan sonra dünya makarna liginde ikinci sırada olduğunu vurguladı...
Arbel Grubu, bakliyat ve makarnada daha da büyüyecek adımlar atıyor, sigarada ise “kaçak” damgası yemenin sancısını yaşıyor...
Bu durumda Mahmut Arslan’ın bir süredir kafasına koyduğu “sigarayı bırakıyoruz” sürecini hızlandırması gerekiyor...
400 bin kişiye, ‘Bu gece zam geliyor deponuzu fulleyin’ mesajı atıyor
ARBEL Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Arslan ve kardeşi Hüseyin Arslan’la buluştuğumuzda Opet Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Öztürk’ün şu sözü çok yeniydi:
- Motorinde yüzde 8’i, benzinde yüzde 10’u aşan indirim yapan akaryakıt istasyonlarına şüpheyle bakın. Siz en iyisi aldığınız akaryakıtla kaç kilometre yol yaptığınızı iyi ölçün.
Hüseyin Arslan, gruplarının indirim kampanyalarıyla dikkati çeken akaryakıt şirketi Full’e geçmeden önce Opet’ten örnek verdi:
- Arbel’de arkadaşlarımız akaryakıt konusunda filo anlaşmaları yapıyor araçlarımız için. Daha geçen gün bir dağıtım şirketi, “Akaryakıtı bizden alın, yüzde 6 indirim yaparız” demiş.
Sonra Full’de müşteriyle kurdukları yakın ilişkiye değindi:
- 400 bin kayıtlı, kart sahibi müşterimiz var. Onların hepsine akaryakıt fiyatı artacağı bilgisini aldığımız an, “Bu gece zam geliyor, deponuzu fulleyin” mesajı gönderiyoruz.
Mahmut Arslan araya girdi:
- Akaryakıttaki kârı hiçbir işte görmedim.
Hüseyin Arslan, Full’ün 53 istasyonla hizmet verdiğini vurgulayıp, ekledi:
- İstasyonlarımızın tamamını biz işletiyoruz. Arada bayi yok. Yarısında da mülk sahibiyiz.
İstasyonlardaki marketlerine de vurgu yaptı:
- İstasyon marketlerimizi de “Disc 7/24” markasıyla zincir haline getirdik.
Rahmi Koç simit işine girerse memnun oluruz
KOÇ Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç’un ABD’de simit işine gireceğine dönük haberlerin çıktığı günün akşamı başkanlığını Kemal Güneş’in yürüttüğü Hayata Hoş Bakanlar Platformu’nun toplantısına uğradım. Platformun önde gelen iki ismi Simit Sarayı’nın Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Okutur ile Yardımcısı Abdullah Kavukçu’ya sordum:
- Rahmi Koç, tam doğrulamasa da simit işine girebileceği konusunda açık kapı bıraktı. Ne dersiniz?
Haluk Okutur yanıtladı:
- Biz Rahmi Bey gibi Türk iş dünyasının önde gelen bir isminin simit işine girmesine memnun oluruz. Bu işe büyük prestij katar.
Okutur’a ABD’ye dönük planlarını sordum, kendilerine ulaşan talepleri aktarmakla yetindi:
- ABD’de Simit Sarayı açmak isteyenlerden gelen başvuru 600’ü buluyor.
5 kıtada 28 tesisi var, dünyada sözleşmeli tarım işini de yaygınlaştırıyor
ARBEL Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Arslan, bakliyat işinde dünyadaki tesislerinin ulaştığı noktayı aktardı:
- Şu anda 5 kıtada 28 üretim tesisimiz var. Kanada’daki bakliyat şirketimiz Toronto Borsası’na kote.
- Bakliyatı nereden elde ediyorsunuz?
- Kanada, Güney Afrika, Türkiye, ABD, Kırgızistan, Çin, Avustralya, Rusya gibi ülkelerde sözleşmeli tarım yapıyoruz. Yani, çiftçilerle anlaşıp, ürünlerini alıyoruz.