Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 21 Kasım 2024 Perşembe
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  Gıda »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
  ANA SAYFA   
 Gıda Güvenliği
 Tüketici Köşesi
 Un, Unlu Ürünler
 Makarna
 KuruTahıl,Bakliyat
 Yemeklik Yağlar
 Kırmızı Et, Ürünleri
 Fast Food
 Dondurma
 Beyaz Et, Ürünleri
 Yumurta, ürünleri
 Süt, Süt Ürünleri
 DondurulmuşGıda
 Sebze,Meyve
 Bal, Reçel
 Zeytin, Ürünleri
 Konserve,Turşular
 Hazır Yemek
 Kuru Yemiş,Çerez
 KurutulmuşGıda
 Organik Gıdalar
 Diyet Gıdalar
 Baharatlar
 Salça, Ketçap
 Tatlı, Şekerleme
 GDO Gıdalar
 Marketler, Haller
 Toptancı, Bakkal
 Restoranlar
 Diğer Gıdalar
 Ambalaj
 Seminer,Kongre

 
 
 Erkan ÇELEBİ
 [email protected]
 11 Ağustos 2013


Bal gibi satıyorlar

SAHTE bal satışlarını engellemeye RTÜK ile Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın kestiği para ve teşhir cezaları yetmedi.

Kilogramı 2 TL’ye mal edilen sahte ballar, kavanozlara doldurulup televizyon kanalları ve internet üzerinden “organik kovan balı” diye kilogramı 20 TL’den satılmaya
devam ediliyor.


SADECE televizyon reklamlarıyla yetinmeyip, işi kendi kanallarını kurmaya kadar vardıran sahte balcıları ceza ve teşhirler de durduramadı. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) ile Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 11 bin TL para cezası kesmiş ve sahte balcıları teşhir etmişti. Ancak onar “3 kavanoz alana biri bedava”, “kilolarca bal 100 lira” sloganlarıyla satışı sürdürüyor.

20 LİRAYA SATILIYOR

Kilogramı 2 TL’ye mal edilen sahte balları, sadece televizyon kanalları üzerinden değil, internette oluşturdukları sanal mağazalar aracılığıyla da kavanozlara doldurulup, “organik kovan balı” diye kilogramı 20 TL’den satıyorlar. Buna da balların arıya bile gerek kalmadan yüksek früktozlu mısır nişastası kullanılarak takliti en kolay ürün olması yol açıyor. Yüksek früktozlu mısır nişastasından oluşturulan şuruplara, esans, enzim ve polen katılarak üretilen sahte balalları tadından, renginden, akışkanlığından anlamak mümkün olmuyor. Bunun için donanımlı bir laboratuarda tüm analizlerinin yapılması gerekiyor. Tek bir analizle bile doğal ya da sahte olup olmadığı anlaşılmayabiliyor. Tüm analizlerin teknik donanımı yeterli laboratuarlarda yapılması gerekiyor.

CEZAYA RANT ENGELİ

Böyle olunca da rant büyük oluyor. Uygulanan cezalar, devreye sokulan yaptırımlar caydırıcı olmaya yetmiyor. Kaliteli, yenebilir, sağlıklı ve doğal bir balın sofralara ulaşıncaya kadar 62 ayrı analizden geçmesi gerekiyor. Bunların ilki her tenekeden tek tek numune alınarak yapılan balda ticari glikoz olup olmadığının kontrol edildiği analiz oluşturuyor. Ardından balın cinsinin, balın su içeriğinin belirlendiği analizler yapılıyor. Prolin, Fruktoz, Glikoz, Sakkaroz gibi analizle balda olması gereken doğal şeker miktarları kontrol ediliyor. Bu analizlerle bala dışardan müdahale olup olmadığı anlaşılıyor. Arılara şeker yedirilip yedirilmediği de analizler sonucunda ortaya çıkıyor. Bala yol kenarındaki asfalttan, egzoz gazından ya da tenekeden zararlı metallerin bulaşıp bulaşmadığı bakır, kurşun, çinko, kadmiyum gibi analizlerle tespit ediliyor.
Piyasadaki markalı balların büyük bölümü bu analizleri yapıyor. Ancak, markasız balların hiç birinde bu analizler yapılmıyor. Üreticiler, krem ile süzme bal arasındaki farklarla ilgili olarak da krem balların süzme balların kontrollü olarak kristalize edilmesiyle geliştirildiğine değiniyor. Sadece fiziksel bir süreci kapsadığına ve balın kimyasal içeriğinde herhangi bir değişikliğe yol açmadığına dikkat çekiyor.

Ballarda renk ve kıvam farklılığı

BALIN rengi arının gezdiği çiçeklere göre aldığı nektara göre değişiklik gösterebiliyor. Akışkanlığı da balın kovandan erken sağımıyla ilgili oluyor. Rengi akışkanlığı da belirli sınırlar dahilinde değişkenlik gösterebiliyor. Açıkta satılan balın kontrolü yapılamıyor. Laboratuvar ortamında test edilmedikleri için açık balların içerisinde şeker, antibiyotik gibi katkıların olup olmadığı bilinemiyor. Markalı ballara, yönetmelik gereği tüm bu kontrolleri yapmaları şart koşuluyor.


Balda son kullanma tarihi

BALDA son kullanma tarihi yok. Mikrobiyolojik açıdan herhangi bir bozulma olmadığı için, hatta gelişen mikroorganizmaları yok ettiği için bozulmuyor. Sadece güneş ışığından ve sıcaktan korumak gerekiyor. Bunun da nedeni sıcaklığa bağlı olarak içerisinde kansorejen bir madde olan HMF artması gösteriliyor. Bir kişi kilo başına her gün ortalama 1 gram bal tüketmeli.




alt
alt

Ekleme Tarihi
11.08.2013
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Etiketler: Erkan ÇELEBİ,Bal gibi satıyorlar
Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız