Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 21 Aralık 2024 Cumartesi
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  İçecek  »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
  ANA SAYFA   
 Tüketici köşesi
 Meyve suyu, şuruplar
 Kola, gazlı içecekler
 Su, Soda, Maden suyu
 Alkolü İçkiler
 Çay, Kahve
 Süt, Süt Ürünleri
 Şalgam
 Diğer içecekler

TEKFEN Holding ve ANG Vakfı’nın Yönetim Kurulu Başkanı, Tema Vakfı’nın onursal başkanlarından Nihat Gökyiğit’in öncülüğünde çıktığımız tur çerçevesinde Rize’de Atatürk Çay ve Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü’nde Çaykur Genel Müdürü Ekrem Yüce’yi de dinledik.

Ekrem Yüce, söze Türkiye’nin çay üretim alanlarından girdi:

- Sarp’tan Perşembe’ye kadar uzanan 400 kilometrelik kıyı şeridinde 767 bin dekar alanda çay tarımı yapılır. Çay bahçeleri kıyıdan 30 kilometre içerilere kadar uzanır.

- Çayla geçinen kaç aile var?

- Çay tarımıyla ilgili ruhsatı olan 202 bin aile var. Yani, 1 milyon kişi çay tarımıyla geçiniyor.

Ekrem Yüce, ardından Çaykur’dan bazı verileri sıraladı:

· 51 fabrikamız var. 47’si çay üretimi yapar, 3’ü paketler.

· Hizmet alımı dahil, 20 bin kişi çalışıyor.

· Her yıl 600 bin ton yaş çay alırız. Bundan 110 bin ton çay üretiriz.

· Yüzde 100 devlete aitiz. 81 ili kapsayan 170’i bulan bayi ağımız var.

· ABD dahil, 24 ülkede de temsilciliklerimiz bulunuyor.

· Ciromuz 1.3 milyar lira dolayında. Yani, 1 milyar dolara yakınız.

Sonra Karadeniz’in özelliklerine dikkat çekti:

- Dünyada 40 ülkede çay tarımı yapılıyor. Bu ülkelerin çoğu Ekvator’un çevresindedir. 27 derece güney enleminde bulunur. 42 derece kuzeyde çay tarımı yapılan ülke sadece Türkiye.

Yüce, Karadeniz kıyılarının ayırıcı karakterine vurgu yaptı:

- Diğer ülkelerde 12 ay üretim yapılır. Yoğun hastalık çeker. Kimyasal mücadele yaparlar. Karadeniz’de ise ağır kış şartları yaşanır. Bizde zirai ilaç dahi kullanılmaz.

- Hiç mi kullanılmıyor?

- Hayır. Çayı şifa niyetine içebilirsiniz.

Yüce, yeri gelmişken son dönemlerde yüklendikleri yeşil çayı da anlattı:

- Yeşil çay talebi her geçen gün artıyor. Tavsiyem sadece bizim yeşil çayımızı tüketmeniz. Özellikle yurtdışından gelenlere fazla güvenmeyin. Hatta bir bardak yeşil çay için hastalanmayın.

Ekrem Yüce, bunları anlatırken, yardımcıları anımsattı:

- Efendim, güzellik çaylarımızı unutmayın.

Hemen örnekleri getirtti:

- Yeşil çayı pastanelere, dondurma yapımı için soktuk. Bir de “güzellik çayı” çıkardık.

- Nedir güzellik çayı?

- Küvete konulacak özel paketler yaptık. Bu paketleri küvete koyup, 10 dakika içinde yatmak, hücrelerin yenilenmesini sağlıyor. O yüzden adına “güzellik çayı” dedik.

Geçmişte sadece siyah çay üreten, çoğunlukla kalitesinden de şüphe edilen Çaykur, özel sektör rekabetiyle kendini geliştirmiş...

Bu gelişme cirosunu 1 milyar dolara yaklaştırırken, çayı küvete kadar taşımış...

48 fabrikada 600 bin ton yaş çay işleyip, 3 fabrikada paketleyen Çaykur işi geliştirdikçe, özel sektör de bu işe yüklendikçe, 202 bin Karadenizli ailenin refahında düzelme olacak...

Hemşin’de organik çay üretiliyor, deterjana bile sınır düşünüyor

ÇAYKUR Genel Müdürü Ekrem Yüce, Hemşin’de 3 bin 500 dekar alanda organik çay üretimi yapıldığını belirtti:

- Oralara gübre girmesi yasak. Şimdi deterjanı sokmamanın yollarını arıyoruz.

- Kaç çiftçi organik çay üretimiyle uğraşıyor?

- 1500 müstahsilimiz var.

- Ek bir bedel ödüyor musunuz?

- Dekar başına 375 lira organik primi var.

- Tüketimi nasıl?

- Reyonlarımıza bile girmeden bitiyor. Üretimi artırmaya çalışıyoruz.

Kaçağa engel için GAP Çay var

ÇAYKUR’da verilen broşürü incelerken GAP Çayı dikkatimi çekti. “Çayın GAP’la ne ilgisi var” diye düşünürken, açıklamayı gördüm:

“Doğu, Güneydoğu ve Doğu Akdeniz bölgelerinde, çeşitli yollardan giren kaçak ve yabancı menşeli çayların insan sağlığına zararlı ve Türk Gıda Kodeksi’ne aykırı olarak sağlıksız ortamlarda satılması üzerine bölge insanının damak

tadına uygun GAP Çay’ı ürettik. Sadece bu bölgelerde satıyoruz.”

Türkiye üretimde dünya beşincisi

ÇAYKUR’un broşüründen Türkiye’nin dünya çay üretim ligindeki konumuna baktım. İlk beş ülkenin dünyadaki payları şöyle:

Hindistan: % 28

Çin: % 24

Kenya: % 10

Srilanka: % 9

Türkiye: % 6

Diğer: % 23

Kivi 5 bin tona, geliri 1.5 milyon liraya çıktı

RİZE’deki Atatürk Çay ve Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü’nü gezerken, 22 yıl önce başlatılan Kivi üretimine dönük denemelerin yapıldığı alanda yeni arayışları da öğrendik.

Bize rehberlik yapan Çaykur görevlisine sordum:

- Kivi üretimi ne kadara ulaştı?

- 5 bin tonu buldu, hatta geçti.

- Geliri ne kadar?

- 1.5 milyon lira civarında.

Daha sonra Çaykur’un eski Genel Müdürü Nejat Ural da ekibimize katıldı. Nihat Gökyiğit, Nejat Ural’la ilgili bir hatırlatma yaptı:

- Rize’ye kivi üretimini kazandıran Nejat Bey’dir.

Ural da bölgede kivi üretimini konusunda kendilerine destek veren bir kişiye özel vurgu yaptı:

- Bu işe rahmetli Adnan Kahveci önayak oldu. Onun desteğiyle yurtdışına gittim, incelemeler yaptım. Sonuçta Rize’de kivi üretimi oturmaya başladı.

Genelde çaya mahkum Rize’nin kivi üretimiyle de öne çıkması çok da iyi olmuş...

 

Vahap Munyar

http://www.hurriyet.com.tr/

Ekleme Tarihi
22.08.2010
Ekleyen Kişi
gidatarim2

Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız