Yaz aylarının "serinleten meyvesi" karpuzun rekoltesini arttırmak için kabak köküne aşılanması kaliteyi etkiliyor. İzmir Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Başkanı Orhan Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, aşılama nedeniyle karpuzda gerek renk gerekse tat ve aroma olarak değişiklik yaşandığını, eski lezzeti bulamayan tüketicilerin hayal kırıklığı yaşadığını söyledi.
Karpuzda "kabak aşı" sorununun giderek büyüdüğünü anlatan Doğan, turfanda olarak Çukurova ve Antalya yöresinde üretilen ürünün tüketiminin düştüğünü dile getirdi.
Tüketicinin karpuzda eski tat ve aromayı aradığını ifade eden Doğan, "Üretilen karpuzların yüzde 60'ı kabak aşılıdır. Bu işten üretici de tüketici de tüccar da zarar ediyor. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı kabak aşısı karpuzu yasaklasın" dedi.
Karpuzun kabak aşılı olmasından dolayı satılmadığını, üretim bölgelerinden İzmir Sebze Meyve Hali'ne gelen kamyon ve tırların, tüketimin az olması sebebiyle yükünü boşaltmak için beklemek zorunda kaldığını ifade eden Doğan, "Adana'da ve Antalya'da sera ve naylon altı, turfanda dediğimiz karpuz piyasaya sürülüyor. Karpuz fidelerinin kabağa aşılanmasıyla üretiliyor. Üretici daha fazla tonajda üretim yapmak için kabak aşılı karpuzu tercih ediyor. Doğal karpuz üretiminde bir dönüm arazide 5-6 ton karpuz üretilebiliyorsa, kabak aşılı karpuzda üretim 11-12 tona kadar çıkıyor" diye konuştu.
"Kar edeyim derken zarar ediyor"
Üreticinin "daha fazla tonaj alayım, kar edeyim" düşüncesiyle kabak aşılı karpuzla yöneldiğini, buna karşı tat, aroma ve rengi beğenmeyen tüketicinin tüketimi azalttığını ifade eden Doğan, bu durumun daha fazla kar hedefindeki üreticiye zarar olarak geri döndüğünü savunarak şunları söyledi:
"Kabak köküne aşılanan karpuzun damak tadı yok, yerken kabak tadı bırakıyor. Dadı doğal karpuzdan çok farklı, içi sert ve lifli. Böyle olunca fazya tüketilmiyor. Buzdolabına konulduğunda 1 gün içinde bozuluyor. Erken bozulması nedeniyle tüketimin fazla olduğu restoran gibi yerler de alımlarını azalttı. Bu da tüketimle birlikte fiyatında düşmesine yol açıyor."
Karpuzun "doğal" mı, "kabak" mı olduğunun dış görünüşünden anlaşılmadığını, yerken fark edilebildiğini kaydeden Doğan, "Doğal karpuz üreten çiftçi de kabak üretimden etkileniyor. Ayrım yapılamadığı için hangisinin doğal, hangisinin kabak aşılı olduğu yenmeden bilinmediği için her ikisinin de fiyatı düşüyor" dedi.
"Üretimi yasaklanmalı"
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın kabak aşılı karpuz üretimini yasaklaması gerektiğini belirten Doğan, "Bakanlığın bu konuda sıkı tedbirler almasını istiyoruz. Kabak aşısından dolayı karpuz tüketimi ciddi oranda azaldı. İzmir Sebze Meyve Hali'ne yükünü boşaltmak için günlerce bekleyen araçlar var. Bu durumdan komisyoncu da olumsuz etkileniyor. Doğal karpuz üretilse tüketim artacağı için fiyatı da yükselir. Hem üretici hem tüketici, hem komisyoncu, hem de tüccar bu kabak aşısından dolayı mağduriyet yaşıyor" ifadesini kullandı.
İzmir Sebze Meyve Hali'nde komisyonculuk yapan Hüseyin Güner ise kabak aşılı karpuzun içinin açık ve koyu renklere sahip olduğunu belirterek, "Kabak köküne aşılı karpuzun yenilecek bir tarafı yok. İçinde lif çıkar, damar damar çıkar. Normal çekirdek karpuz yenildiği zaman ağızda adeta erir. Kabak aşılı karpuz serttir, ağızda kabak tadı bırakır. Kabak aşılı karpuz kökü kurumadıkça ürün verir. Çiftçi için güzel ama tüketici için kötü. Fazla yenildiğinde karın ağrısı, ishal yapar. Vatandaş yemediği için satış düştü."
Güner, kabak köküne aşıyla üretimin salatalık, patlıcan gibi çekirdeği olan ürünlerde yapıldığını dile getirerek, tedbir almasını istedi.