Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 27 Aralık 2024 Cuma
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  Meyvecilik »  GÜNLÜK » 
facebook
Twitter
  ANA SAYFA   
 Turunçgil
 Elma
 Armut
 Zeytin
 Fındık
 Üzüm
 Kayısı
 Şeftali, Nektarin
 Çay
 Seracılık
 İncir
 Kiraz, Vişne
 Erik
 Çilek
 Nar
 Antepfıstığı
 Muz
 Karpuz, Kavun
 Kivi
 Seracılık
 Ceviz
 Badem
 Diğer Meyveler

 Kahvaltıların kaçınılmaz çeşnilerinden olan zeytin A, D, E ve K vitaminlerinden zenginliği ve yağının oleik asidinden dolayı hem sağlık veriyor hem de zindelik.

 Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Musa Özcan, içerisinde çok sayıda yararlı madde ile A, D, E ve K vitaminleri bulunan zeytinin tüketilmesi halinde, daha sağlıklı ve dinamik kalınabileceğini bildirdi.

Prof. Dr. Özcan, sofraların baş tacı olan zeytinin hem katı hem de fonksiyonel bileşiklerinden dolayı bir sağlık kaynağı olduğunu belirtti. Zeytinin, içerdiği fonksiyonel yararlı maddelerin yanı sıra yağından dolayı A, D, E ve K vitaminleri açısından da çok zengin olduğunu ifade eden Özcan, kahvaltıların kaçınılmaz çeşnilerinden biri olan zeytinin özellikle yağının oleik asidinden dolayı adeta sağlık kaynağı olduğunu bildirdi.

Bu nedenle hiçbir zararı bulunmayan zeytinin sofralardan eksik edilmemesi gerektiğini vurgulayan Özcan, şunları kaydetti:

'Zeytinde, zeytin ve zeytinyağına has bir bileşik olan, acılık hissi veren oleuropein maddesi de bulunmaktadır. Zeytinde buruk, acı ve yakıcı tat hissinden sorumlu olan fenolik bileşikler, zeytinin duyusal özelliklerinin oluşmasına katkıda bulunuyor. Zeytinde oleuropein, tyrozol gibi çok sayıda fenolik bileşikler bulunur.

Zeytinin içerdiği D vitamini kemiklerin gelişmesinde önemli rol almaktadır. Bu nedenle özellikle gelişme çağındaki, ilkokul çağındaki çocuklar zeytini düzenli şekilde tüketmeli. Sabah sofralarımızın vazgeçilmezlerinden olan zeytin, içerdiği fenolik maddeler nedeniyle daha sağlıklı ve dinamik olmamızı sağlamaktadır.''

Prof. Dr. Özcan, trafik, iş yaşamı ve benzeri nedenlerden kaynaklanan stresin, sağlığımızı olumsuz yönde etkilediğini dile getirerek, günde tüketilecek 15-20 zeytin ile bu stres ve yorgunluğun bir nebze de olsa hafifletilebileceğini, daha sağlıklı yaşam sürmemizi sağlayacağını bildirdi.

Tüketilecek zeytinyağının imkânlar ölçüsünde sızma yağ olarak tercih edilmesi gerektiğini, rafinasyon sırasında zeytinyağına has vitamin ve fenolik bileşiklerin çoğunun yağdan uzaklaştırılabildiğini anlatan Özcan, ''Zeytinyağının en önemli yağ asitlerinden biri olan oleik asidin, damar tıkanıklılıklarını önlediği araştırmalar sonucu tespit edilmiştir. Bu nedenle zeytin meyvesi içerdiği doymamış yağ asitlerinden dolayı hem sindirimi hem de bağırsak faaliyetini kolaylaştırmaktadır. Zeytin meyvesinde rafinasyon söz konusu olmadığı için tüm bu faydalı maddeler insan vücuduna alınabilir'' diye konuştu.

Türkiye'nin zeytin tüketiminde İspanya, İtalya ve Yunanistan'dan sonra Avrupa'da 4. sırada olduğunu anımsatan Özcan, zeytin tüketiminin daha da artırılması gerektiğini sözlerine ekledi.

 

 

hastane.com.tr

 

Ekleme Tarihi
06.05.2011
Ekleyen Kişi
şahin yaylacı

Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız