İlkbaharla birlikte önce yeşil erikle başlayan, sonra kiraz ve dutla devam eden bahçelerin çekici meyvelerine daha sonra şeftali ve kayısı katılır.
Ağacının fazla yüksek olmaması, tatlı ve sulu meyveyi koparmanın kolay olmasından komşu bahçesindeki şeftali favori meyvelerimdendi. Dört kişilik meyve çetemiz haziranla birlikte Amasya’daki komşu teyzenin bahçesini hedef seçer, teyzenin evden çıkmasıyla bahçeye dalar, kopardığımız şeftalileri hemen anında yerdik. Ancak çok iyi hatırlıyorum. Seçtiğimiz meyve şeftali olunca çete üç kişiye düşer, aramızdan bir arkadaş şeftali tüylerini elleyemez, elleri kaşınır, o sadece bizi seyrederdi. Yıllar geçti. Tanıdıklarım arasında böyle bir iki kişiye daha rastladım. Şeftali tüylerine alerjisi olan kişiler. Son yıllarda Çukurova bölgesinde yetiştirilen tüysüz şeftali-nektarin, bu tip alerjisi olanlar için iyi bir tercih...
AĞACI 30 YIL YAŞAR
Şeftali ile ilgili bilgileri okurken, “Şu Çinliler olmasaymış, biz ne yiyip, ne içerdik” diye düşünmeden edemedim. Çünkü yediğimiz pek çok tarım ürünü gibi, şeftalinin ana vatanı Çin. Ve yine diğer pek çok meyve ve sebze gibi, Çin’den batıya, önce İran’a daha sonra Akdeniz ve Avrupa’ya gelmiş. Efsaneye göre, O zamanlar İran’da Pers imparatorluğu bulunduğundan, Büyük İskender bu meyveye İran Eriği “Prunus Persica” adını vermiş. Şeftali, mitolojide uzun hayat sembolüdür. Akdeniz ikliminde veya biraz daha sıcak, ılıman iklimlerde bol yetişir. Ağacı genellikle 30 yıl yaşar. Türkiye’de en çok Bursa ve Akdeniz bölgelerinde tarımı yapılır. Meyvesi taze tüketildiği gibi konserve ya da suyu çıkarılarak meyve suyu yapılır. Şeftalinin çekirdeği ihtiva ettiği zehirli maddeden dolayı yenilmez. Buna karşılık yakıt olarak kullanılabilir.
ÜLKEMİZDE 64 ÇEŞİDİ VAR
Hazirandan eylül ayına kadar olgunlaşan şeftali meyvelerinin dünyada ve Türkiye’de pek çok çeşidi vardır. Türkiye’de 64’e yakın çeşit tespit edilmiştir. 2005 yılındaki rakamlara göre dünya yıllık şeftali ve nektarin üretimi 17 milyon tondur. Bu üretimin % 55’i endüstride (konserve meyve suyu), % 45’i doğal tüketimde kullanılmaktadır. Dünya üretiminde % 44’lük payı ile Çin başta gelmekte. Ülkemiz, Yunanistan’dan sonra 6. sırayı almaktadır. Tatlı bir meyve olmasına rağmen besin değeri fazla yüksek değildir. 100 gr’da 38 Kkal. Buna karşılık, kalsiyum, fosfor, potasyum ve önemli miktarda A, B6, B1,B2, C vitaminleri ihtiva eder. Satın alırken, fazla yumuşak, ezik, lekeli ya da yeterli olgunlaşmamış, sert olanları seçmeyin. Koparıldıktan sonra olgunlaşması mümkün değildir. Serin ortamda en çok 5/6 gün saklanabilir. Buzdolabında çok soğuk olmayan bölümde saklanmalıdır. Çiğ yenildiğinde, tarım ilaçlarının zehirlerine tedbir olarak kabuğunun soyulması gereklidir.
GUT HASTALIĞINA İYİ GELİR
Birçok hastalığa iyi geldiği bilinmektedir. Özellikle gut hastalığına, kabızlığa karşı etkilidir. İdrar söktürücü, kanı temizleyici etkisi de bilinmektedir. Ülkemizde Bursa’nın yarma şeftalisi kokusu, tatlı ve bol sulu oluşu ile en fazla aranan cinsidir. Şeftali reçel dışında geleneksel Türk mutfağına fazla girmemiştir. Son zamanlarda lokantalarda meyve salatalarına katılıyor. Halbuki, Fransa mutfağında, şeftalinin kullanımı yaygındır. Tartların üzerinde, kağıtta, içine badem ve bal doldurup fırında, tereyağında az şekerle karamelize ederek tavada, dondurma ve sorbelerde, yoğurt ve krema ile ya da şişte ızgara üzerinde bir çok hazırlama usulü vardır. Bu güzel meyveyle özel tatlılar yapmayı düşünürseniz, aşağıda vereceğim iki şeftali tatlısı tarifini deneyebilirsiniz.
Şeftalili şarlot
> 12 adet şeftali (fazla olgun olanları seçmeyiniz)
> 30 adet kedi dili bisküvi > 250 gr labne > 150 gr taze lor > 2 portakal suyu > 1 lt su > 300 gr şeker
YAPILIŞI: 250 gr şekeri,1 lt su ile kaynatın. Ateşi iyice kısın, şeftalileri 15 dakika kadar pişirin. Dağılmamasına dikkat edin. Süzerek kenara alın, soğumaya bırakın. Kedi bisküvilerini portakal suyuna batırın, fazla yumuşamadan geniş ve kenarları yüksek bir kalıbın dibine ve çeperlerine dizin. Diğer taraftan, peynirleri, 50 gr şekerle birlikte çırpın. Koyu kıvamlı bir sos olsun. Şeftalileri ufak doğrayın. Bisküvilerin üzerine bir kat şeftali yerleştirin, üzerine krema sosundan dökün. Böylece kabınız dolana kadar kat kat devam edin. Dolapta en az 2-3 saat bekletin. Soğuk servis yapın.
FIRINDA ŞEFTALİ
> 1 kg fazla olgun olmayan, tercihen
aromalı şeftali,
> 1 kg şeker
YAPILIŞI: Şeftalileri yıkayın, ortadan bölün çekirdeklerini çıkarın. Çukur kısımları yukarı gelecek şekilde, fırına dayanıklı yüksek kenarlı bir kalıba dizin (borcam gibi). Şekeri üzerlerine serpin. Boş yerlere iri çekilmiş badem, fındık doldurabilirsiniz. Kalıbı fırın tepsisine yerleştirin. Tepsiye 2-3 bardak su boşaltın. Kalıbın üzerini folyo ile kaplayın. Böylece şeftalileriniz ben-mari usulü pişecektir. Bu tatlıyı bir top dondurma ile servis yapabilirsiniz.
Sevimli Lezzetler Sevim GÖKYILDIZ
[email protected]
http://www.turkiyegazetesi.com.tr/