Narın dünya mutfağında hem içecek hem de çeşni olarak kullanımı yaygındır ama şifa amaçlı kullanımı yakın zamanlarda popüler olmuştur.
Şifa amaçlı kullanılan şekli konsantre ekstresi ve çekirdeğidir. Nar çekirdeği, tüketimi hızla artan çok fonksiyonlu bir gıda desteğidir. İlahi kitaplarda, cennet meyvesi olarak tanımlanır. Hatta, bazı kaynaklar Havva'nın Adem'e verdiği meyvenin elma değil, nar olduğunu iddia ederler.
Nar çekirdeği, yüksek dozda polifenolik bileşikler, tannin ve antisiyoninler içerirler ki bu maddeler bilinen en güçlü antioksidanlardır. Antioksidanlar, bizi kanserden koruyan en güçlü silahlarımızdır. Yaşadığımız, soluk aldığımız sürece vücudumuzda oksidanlar, yani toksik oksijen artıkları oluşur ve bunlar hem yaşlanmamıza hem de kronik hastalıkların oluşmasına sebep olurlar. Antioksidanlar ise bu maddeleri bloke ederek hem yaşlanmayı geciktirirler hem de kronik dejeneratif hastalıkların ve kanserin meydana gelmesini önlerler. Virüs öldürücü antiviral etkisi de vardır. Kolestrolü, şekeri dengeler, ishali keser, bağışıklık sistemini güçlendirirler.
Nar çekirdeğindeki diğer önemli bileşenler, linoleik ve oleik asitlerdir. Linoleik asitin hayvan deneylerinde kalın barsak kanseri üzerinde önemli iyileştirici etkisinin olduğunu gösteren hayvan deneyleri mevcuttur. Prostat ve meme kanserinde de etkili olduğu düşünülmektedir. Prostat kanseri yanı sıra prostatın iyi huylu büyümesinde, şeker hastalığında ve lenf kanserinde de etkili olduğuna dair ABD’de yapılmış çalışmalar mevcuttur.
Linoleik asit kandaki kötü kolesterol oranını düşüren önemli bir ajandır. Kötü kolesterolün damar çeperini delip duvara yerleşmesini ve plakaların, tıkanıklıkların oluşmasını önler. Kötü kolesterol oksidasyonu, damar sertliğinin ilk halkalarından biridir. Ateroskleroz denen damar sertliğine karşı koruyucudur.
Damar açıcı ve damar elastikiyetini artırıcı özelliği vardır. Nar çekirdeği bileşeninde bulunan linoleik asit ve polifenollerin kalp damar hastalıklarındaki koruyucu etkisi hakkında deneysel ve klinik çalışmalar mevcuttur. Kan basıncında artışa sebep olan ACE adlı enzim aktivitesini azaltarak kan basıncını düşürücü etki sağlar, hipertansiyonda faydalıdır. Bu enzim tansiyonumuzu artıran kötü bir maddedir ve hatta,piyasada bu enzimi bloke etmek için kullanılan birçok tansiyon ilacı vardır.
Çok yüksek doz C vitamini içerdiğinden kuşburnunun tahtını devirdiği söylenir. Limon, portakal, greyfrut ve kuşburnundan daha yüksek doz C vitamini içerir ki artık yüksek doz C vitamininin kansere karşı koruyucu etkisi kanıtlanmıştır. C vitamini yanında yine yüksek doz B vitaminleri, demir, fosfor, sodyum, potasyum, çinko ve magnezyum içerir.
Nar çekirdeğinin antioksidan ve kollojen yapımını uyarıcı etkilerinden dolayı kozmetik değeri de anlaşılmıştır. Nar çekirdeği yağından yapılan sabun ve cilt bakım ürünleri birçok ülkede revaçtadır. Cilt sıkılaştırıcı ve tazeleyici özellikleri vardır bu ürünlerin . Nar çekirdeği partiküllü peeling ve maske ürünleri de mevcuttur. Tıbbi kremleri ise geçmeyen kronik yaralarda kullanılır.
Nar ve daha yoğun olarak nar çekirdeği bitkisel östrojen içerir, bu özelliği ile de menapozda görülen sıkıntıların azalmasına yardım eder.
|