''Pamuk stratejik ürün ilan edilmeli''
-Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ünlütürk:
''2023 hedeflerini yakalamak için 2,5 milyon ton pamuğa
ihtiyacımız var, bunun en az yarısını yurt içinden karşılamamız gerekiyor''
''Pamuk tarım ürününden ziyade bir sanayi hammaddesi olarak algılanmalı''
İZMİR (A.A) - Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği
Başkanı Sabri Ünlütürk, tekstil ve konfeksiyon sektöründe 2023 yılı hedeflerinin
yakalanabilmesi için ihtiyaç duyulan 2,5 milyon ton pamuğun en az yarısının yurt
içinde karşılanmasının şart olduğunu, bunun için de pamuğun bir sanayi hammaddesi
olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Ünlütürk, 14-15 Ocak'ta Çeşme'de gerçekleşen Pamuk Arama Konferansının
sonuçlarına ilişkin Ege İhracatçı Birlikleri'nde düzenlenen basın toplantısında
yaptığı konuşmada, sektörün tüm bileşenlerinin bir araya geldiği konferansta
pamukta ithalat bağımlılığının azaltılması, tedarik güvenliği ve sürekliliği
konularının ön plana çıktığını ifade etti.
Türkiye'nin pamuk üretiminde ciddi azalışların söz konusu olduğunu, çok
yakın bir döneme kadar yıllık 900 bin ton pamuk üretilirken, geçen sezon rakamın
450 bin tona gerilediğini, 750 bin ton pamuğun da ithal edildiğini anlatan
Ünlütürk, üretiminin yüzde 65'ini ihraç eden bir sektör için yerli üretimin
azalmasının çeşitli handikaplar yarattığını dile getirdi.
Ünlütürk, toplantıdan, pamuğun biran önce stratejik ürün ilan edilmesi için
çalışma yapılması kararı çıktığını ifade ederek, şöyle konuştu:
''Pamukta dünyanın sayılı üreticilerinden biriyken, çeşitli nedenlerden
dolayı pamuğa küsen üreticinin yeniden pamukla barıştırılması gerekmektedir. Bu
kapsamda hükümetin pamuktaki teşvik sistemini devam ettirmesi stratejik bir
karardır.
Geçen yıl Hindistan pamuk ihracatını yasakladı, Çin stokların büyük bölümüne
sahip oldu. Önümüzdeki dönemde hammaddesiz kalma tehlikesi var. Türkiye'nin bu
tablo içinde 1 milyon tonun üstünde pamuk üretmesi gerekiyor. 72 milyar dolar
ihracat yapacaksak 2,5 milyon ton pamuğa ihtiyacımız olacak. Bunun en azından
yarısını yurt içinden karşılamamız gerekiyor.
Bunun için pamuğun tarımsal ürün kapsamında değil bir sanayi hammaddesi
olarak nitelenmesi gerekiyor. Kalıcı, sürdürülebilir bir destek sistemi
oluşturulmalı. Planlanan tüm faaliyetlerde hedefimiz beyaz altın olarak
tanımlanan pamuğun itibarının iadesidir.''
Ünlütürk, bu yıl pamuğa verilecek primin erken açıklanması ve üreticiyi
tatmin edecek bir rakamın belirlenmesi için de çalışma yapılacağını ifade etti.
-Konfeksiyoncuların yakınması-
Tekstilde koruma önlemleri kapsamında ithalata getirilen ek vergilerin
üretimi artırıcı yönde etkiler yaptığını belirten Ünlütürk, ''Dokuma kumaşa
koruma önlemi sonrası Temmuz ayından itibaren ithalat bir miktar azalırken
üretimde artış oldu. Bu durum istihdama pozitif olarak yansıdı. Konfeksiyoncuları
dinlediğinizde yakınma var. Korumayı doğru bulmakla birlikte örme kumaşa koruma
önlemini yüksek buluyorlar. Bazı ürünlerde bu yakınmalar haklı olabilir. Ekonomi
Bakanımız gelişmeleri izleyip gerekirse düzenleme yapacağını söylemişti. Bir
düzenleme olabileceğini düşünüyorum'' dedi.
Ünlütürk, İzmir'deki tekstil ve konfeksiyon tesislerinde üretim azalışının
söz konusu olmadığını, Avrupa'daki durgunluktan bir miktar etkilenilse de olumsuz
gelişmeler beklemediklerini, uluslararası fuarlardan güzel haberler geldiğini
söyledi.
-Çin'e ihracat artıyor-
Birlik Başkan Yardımcısı Jak Eskinazi ise alternatif pazarlardaki
hareketliliğin umut verici olduğuna, Japonya, Rusya ve Çin pazarlarına ihracatın
arttığına işaret etti.
Çin'e yapılan ihracatta tekstilde yüzde 25, konfeksiyonda yüzde 85
artışların olduğunu belirten Eskinazi, ''Çin'de alım gücünün artmasıyla bu
pazarda markaya olan zaaf nedeniyle konfeksiyon ihracatının daha da artacağını
düşünüyoruz. Özellikle üretimini yaptığımız bazı uluslararası markalara yönelik
talep hızla artıyor. Bu markalar taklit sorunundan dolayı Çin'de üretim yapmak
istemiyor. Çinli tüketici de etiketinde Çin malı yazan bir ürünü istemiyor. Türk
malının Uzakdoğu ülkelerinde güzel bir imajı var. Bu imajın özellikle Çin ve
Japonya'da daha fazla satar hale geleceğini düşünüyoruz'' dedi.
|