Türk Gıda Kodeksi ile et ve et ürünlerinde tüketiciyi korumaya dönük olarak yapılan düzenleme önemlidir. -Halk ne yediğini bilmek ister. -Yeni düzenleme et ürünlerinde karışıklığı önlemeyi hedef almıştır. Yeni düzenleme kamuoyuna "Bundan sonra tavuk eti ile kırmızı et birbirine karıştırılmayacak" şeklinde yansıdı. Bu vesile ile halk kırmızı et ürünlerine, tavuk derisinin ve kemiklerinin de katıldığını öğrendi. Bundan böyle salam, sucuk, sosis gibi et ürünlerinde tek başına tavuk ve hindi gibi kanatlı hayvan derisi kemikten mekanik olarak yani makinelerle sıyrılmış etlerin kullanımı yasaklanıyor.
Konuyu izleyenler, tavuk ve kırmızı et karışımından yapılan birçok üründe, bugüne kadar tavuk etinin kemiklerinden ayrılmadan çekilip kullanıldığını ve bazı ürünlerin içinde kemik oranının yüzde 30'lara kadar çıktığını belirtiyor.
Önemli değişikliklerden biri de dönerde bitkisel proteinlerin yasaklanması. Bitkisel protein ifadesi ile soya proteininden söz ediliyor. İşlenmiş soya ürünleri genelde dış menşeili. Kilosu 50 kuruş ile 1 lira arasında değişen soya proteinin kullanım oranının piyasada satılan dönerlerde yüzde 50'lere kadar çıktığına işaret ediliyor. Tebliğin yürürlüğe girdiği günden bu yana medyaya yansıyan haberlerden anlaşıldığı kadarı ile bugüne kadar bakkallarda ve marketlerde satılan et ürünlerinin büyük bölümü etiketlerinde yazılana rağmen karışık ürünler imiş. Çünkü üreticiler bu ürünlerin raflardan kaldırılmasının büyük zarara yol açacağından söz ediyor. Sadece bu haberler bile tebliğin tüketiciye ne imkanlar sağladığını gösteriyor. Çok önemli bir gelişme de bundan sonra et ürünlerinin etiketlerinde, ürün ile ilgili olarak yeterli bilgi verilme zorunluluğudur. Tüketicimizin etiket okuma alışkanlığı yok. Yeni düzenlemelerle ilgili haberlerin etkisinde tüketicinin ürünlerin etiketini okuma alışkanlığı artabilir. Bu hem üretici için disiplin getirir, hem de tüketici satın aldığı ürünün ne olduğunu bilerek almış olur.