Defne Koryürek başlattı, çevresi ve kamuoyu projeye sahip çıktı
Bu yıl lüfer bol
Güngör Uras Olayların içinden [email protected]
Lüfer mayısta ay yumurtasını bırakmak için Ege’den Marmara’ya geçer ve sonra da Karadeniz’e çıkar. Eylül ayından itibaren hamsi ve istavrit sürülerinin peşi sıra Boğaz’a iner. Bu balığın 10 cm’den küçüğüne “defne yaprağı”, 10-15 cm arasındakine “çinakop”, 15-20 cm arasındakine “sarıkanat”, 20-30 cm arasındakine “lüfer” ve daha büyüklerine de “kofana” adı verilir. Denizlerimizdeki lüferlerin yumurtlayabilmeleri için (ortalama) 23-25 cm boyuna ulaşmaları gerekiyor. Yüzde yüz erişkinlik boyu 27 cm. Ama 23-25 cm boyuna gelen lüfer yüzde 60 üreme yeteneğine sahip oluyor. Çok az durumda 19 cm boyundakiler de yumurta bırakabiliyor ama bunların toplam lüfer stokları içindeki payı yüzde 10’un altında. Fikir Sahibi Damaklar grubunun kurucu lideri Defne Koryürek, bundan üç yıl önce “İstanbul Lüfer’e Hasret Kalmasın” kampanyasını başlattı. Kampanya Greenpeace’in “Seninki Kaç Santim” kampanyası ile desteklendi. Kampanya kamuoyu tarafından benimsendi. Destek buldu.
Halk kampanyaya sahip çıktı Çoğu kadın destekçiler balık hallerine, balık tezgâhlarına baskınlar düzenleyerek küçük balıkların satışını engellediler. Bu çabaların rüzgârıyla Tarım Bakanlığı 2011 yılında lüferde avlanma ölçüsünü 14 cm’den 20 cm’ye yükseltti. 24 metreden sığ sularda gırgırla avlanmak yasaklandı. Balıkçıların çoğu 20 cm’den küçük lüfer satmamaya başladı. Lokantalar 20 cm’den küçük lüfer almaz oldu. Her şeyin ötesinde halkımız bu konunun önemini anladı. Lüfer bizim balığımız. 2002 yılında dünya denizlerinde avlanan 43 bin ton lüferin yarıdan fazlası bizim denizlerimizden çıkmıştı. O yılın lüfer üretimi 25 bin tondu. Balıkçılar gırgırla, trol ile denizi kazıdılar, kazıdılar Balıkçılarımız lüferleri yumurtlama boyuna gelemeden, daha 14 cm’nin altında iken avladı. Bizler afiyetle yedik. Denizi kuruttuk. 2009 yılında 6 bin ton, 2011 yılında 3 bin ton lüfer yakalanabildi. Balıkçılar 2012 yılında denizlerde küçük boy 6 bin ton lüfer bulabildiler. Bu rakam 2012 yılında 7 bin tona yükseldi. 2013 yılında ilk tahminler verimin 14 bin ton dolayında olabileceği şeklinde.
Yine de ucuzlamadı... İstanbul’da balıkhanede 35 cm’den küçük lüferler 7-9 TL, 35 cm dolayındakiler 15-17 TL’den satılıyor. Balıkçı tezgâhlarında küçük boyların satış fiyatı 12.50-20.00 TL, büyük boyların 35 TL dolayında. Lüfer mevsimi on beş yirmi gün sonra sona erecek. Unutmayalım, lüfer hasretimizin sona ermesinin arkasında, Defne Koryürek ve arkadaşlarının başlattığı ve her kesimin büyük destek verdiği çok başarılı bir sivil toplum hareketi var. Demek ki, insanları ilgilendiren bir sorunun çözümü için bilinçli, donanımlı bir şekilde yola çıkıldığında soruna çözüm bulunabiliyor. (Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’ndeki yeni dekanımız “teşekkür” ederek beni fakülteden uzaklaştırmasa idi doktora öğrencilerime “İstanbul Lüfere Hasret Kalmasın” projesini bir araştırma konusu olarak verirdim. -Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla!-)
http://ekonomi.milliyet.com.tr/ |