Çiftçi Defteri
    TÜRKİYENİN EN GÜVENİLİR
                GIDA, TARIM ve HAYVANCILIK PORTALI

E-Posta
Şifre
Beni Hatırla    
Ş. Unuttum | Üye Ol
Bugün: 18 Nisan 2024 Perşembe
Haberler Yazarlarımız Basından Makaleler Günlük Teknik Bilgiler Etkinlikler Foto Galeri Video Galeri
 Şuan Buradasınız: Ana Sayfa »  Ekonomi, Lojistik »  BASINDAN MAKALELER » 
facebook
Twitter
  ANA SAYFA   
 Tarımsal Destekler
 Havza Bazlı Destekleme Modeli
 Ekonomi, Finans
 Tarımsal Kredi, Bankalar
 İşletme Yönetimi
 Yatırımlar, İş Geliştirme
 Tarımsal Politika, Mevzuat
 Gıda, Tarım Lojistiği
 Marketler
 Tarım Sigortası
 Fuarlar
 Diğer

                                                             
 
 OSMAN AROLAT / AROLAT'TAN
 
 
Tarımda uzun vadeli düşünmek
 
 
 
09 Ocak 2014 Perşembe 01:00
 
 
Arkadaşımız Ali Ekber Yıldırım, ülkemizin tek gazete tarım yazarı olarak tarım sorunlarını sürekli olarak dile getiriyor. Bugün gazetemizde yer alan analizinde FAO başta olmak üzere uluslararası kurumların 5 yıldır her fırsatta “önümüzdeki yıllarda gıda fiyatlarının artacağını” belirttiklerini açıklayıp, son dönemde yüksek artış gösteren fasulye fiyatlarının artmasına neden olan üreticilerin üretmek istememelerinin nedenlerini irdeliyor. Ayrıca, son on yıl da bakliyat üretimimiz ve ithalatımızın tablosunu ortaya koyuyor.

Ali Ekber Yıldırım’ın ortaya koyduğu tabloda nohut ve fasulyede üretimin çok az gerilerken nohut ve mercimek üretiminde büyük düşüş olduğu görülüyor. Buna bağlı olarak bakliyatta son on yılda artan ithalat da tablolaştırılmış durumda. Buna göre kuru fasulyede ithalat iki kat, nohutta 65 kat, yeşil mercimekte 13 kat, kırmızı mercimekte 40 kat artmış.

Türkiye’nin bu ürünlerde üretim artışını sağlayabilecek gücü olduğu biliniyor.

O nedenle bazı tarımsal konulara genel açıdan ve uzun vadeli bakmamız gerekir.1990 yılında toplam tarım alanımız 27 milyon 856 bin hektar iken, 2012 yılında yüzde 28.5 daralarak, 23 milyon 795 bin hektara düşmüş durumda. 2012 yılında bunun 4 milyon 286 bin hektarı, yüzde 18’i ekilmemiş ya da nadasa bırakılmış . Bu ekilmeyen nadastaki tarlaların büyüklüğünün 1990’lardan biraz daha az bir büyüklükte olduğu görülüyor.

Başta buğday, arpa, mısır, pirinç ve şeker pancarı olmak üzere 17 temel üründe üretimde yeterlilik durumuna baktığımızda karşımıza çıkan tabloda üç ürün dışında diğer 14 üründe yüzde 80 ve üzerinde yeterlilikle karşılaşıyoruz. Aralarında buğday, arpa, şeker pancarı, nohut gibi ürünlerde toplam tüketimin üstünde üretime sahip olduğumuz, fazla verdiğimiz görülüyor.

Bu durum bize üç şey söylüyor. Bunlardan biri; azalan tarım alanlarında daha verimli çağdaş üretim yapmamızın önemi ve bunun için teknolojik destekleri geliştirmemizin zorunluğu ve aynı alandan daha yüksek verim almak. İkincisi; nadas dışında ekilmeyen arazi miktarını saptayıp, eksiklik olan ürünlerin bu alanda üretilmesi için yapılacaklar ve desteklerin ortaya konulması. En önemli olan üçüncü konu ise dün de sözünü ettiğim gibi üreticinin hak ettiği geliri elde etmesi için aracılığı azaltacak düzenlemelerin yapılması. Tarımın önemini bilerek uzun vadeli düşünmeliyiz.



NOT: Uzun vade önerileri

“Fasulye niye nimet oldu?” yazımla ilgili aldığım e-maillerden birinde bir uzman tarafından “Günü kurtarmanın” yerine, “uzun vadeli” yapılması gerekenler öneriliyordu. Sizinle paylaşmak istadim:

“1- İç Anadolu’daki pancar çiftçisini fasulyeyle yeniden buluşturmak zorundayız. Bunun için maddi ve bilimsel teşvik mekanizmalarını kullanabiliriz.

2- Fasulye tohumları inanılmaz karıştığı için tohumda saflığı yaratıp homojen fasulye üretmeliyiz.

3- Teşvik programına Çin’den ithal ettiğimiz senede 10 bin tonluk barbunyayı eklemeliyiz.

4- Türkiye böylece hem kendine yeterli hale gelir. Hem de çevre ülkelerin Irak, Cezayir, Balkanlar ve Güney Avrupa’da rekabetçi fasulye tedarikçisine dönüşürüz.

5- Gümrük vergisi konusunun olumlu yansıyacağını düşünüyorum. Fakat yüzde 20’nin iptali yüzde 20 fiyat düşüşü yaratmayacaktır. Çünkü antrepoda bekleyen, Temmuz 2014’e kadar ithal edilebilecek fasulye yok.
 
 
 
 
 
 
 
 

Ekleme Tarihi
09.01.2014
Ekleyen Kişi
Özgür Şevik

Etiketler: Osman AROLAT, makale, tarım, uzun vadeli düşünmek
Paylaş | |

>> Arşiv İçin Tıklayınız