Çocuğu için organik beslenme çabası solucan işine soktu Burçin Karababa, borsada, ithalat-ihracat firmalarında ve kendine ait turizm işletmesinde çalışırken bir anda kendini bilmediği bir alanda buluverir. Kızı Derinsu 2000'de dünyaya geldiğinde hayatı daha önce hiç düşünmediği, planlamadığı şekilde değişmeye başlar. Bir nevi, annelikle birlikte hayata tekrar 'merhaba' der. Kızı ek gıdalara geçer. Zararlarını bildiği için hormonlu, sağlıksız gıdalarla bebeğini beslemek istemez. Bu konudaki hassasiyetini 'öncelikli vazifem' diye nitelendirir hep. Önce organik balkon bahçeciliği yapar. Ancak organik tohuma, gübreye ulaşmak günümüz şartlarına göre çok zordur. Çiçeği burnunda anne zaten organik yetiştiricilik bilgisinden de hayli uzaktır. Ama her daim araştırmaları devam eder. Amacı çok sevdiği kızına en sağlıklı, en doğal yiyecekleri yedirebilmektir. Moldova'dan gelen arkadaşının bir sepet dolusu sebze-meyve getirmesiyle de değişimin ilk ışıkları kendini gösterir. Çünkü bu kıymetli hediyelerin özelliği, solucan gübresiyle yetiştirilmeleridir.
Aksiyon dergisinde bu hafta Tuba Kabacaoğlu'nun imzasıyla yayımlanan haberde Burçin Karababa'nın, kızıyla başlayan organik tarım merakı anlatılıyor. Burçin Hanım araştırmalar yapıp literatür taramalarına koyulur. Fakat ulaştığı bilgiler çok kısıtlıdır. Hatta birkaç büyük üniversitede de istediği ayrıntılara ulaşamaz. Tam yedi ülkeyi sırf bu sebeple dolaşır. Artık kafasına koymuştur. Solucandan gübre üretecek ve kendi gibi düşünen, bunun ihtiyacını hisseden insanlara yardım edecektir. Ormanlardan topladığı kırmızı solucanları topraktan ayırmak aylarını alır. Ve 500 adetle işe koyulur. Evinin her bir köşesine âdeta laboratuvar kurar. Akvaryumlarda solucanlar neyle beslenir, ne kadar yaşar, nasıl ürer, kaç yumurta bırakır ve bu yumurtaların kaçı yaşar türünden bir dizi amatör çalışma ve gözlem yapar. Sonuç onu her geçen gün biraz daha memnun eder. Solucanlarla kurduğu bağ ise artarak devam eder...
Burçin Hanım'ın kurduğu Ekosol, şimdi Beykoz'un Hüseyni köyündeki tesislerinde solucan gübresi üretiyor. Tesiste yaklaşık 200 milyon solucan mevcut. Oldukça geniş arazinin açık ve kapalı hemen her köşesi bu iş için değerlendiriliyor. Ortamda insanı şaşırtan büyük bir sessizlik hâkim. Kırmızı Kaliforniya solucanı; hayvan dışkısı, ev atıkları ve tarla döküntüsü karıştırılarak yapılan özel bir mamayla besleniyor.
SOLUCAN GÜBRESİ NE İŞE YARIYOR?
Solucan gübresi Türkiye için çok yeni ve orijinalliğini korusa da 50 yılı aşkın bir süredir Amerika'da, 10 yıldır da tüm Avrupa ülkelerinde üretiliyor. Meyve, sebze, ağaç ve bitki türlerinin yetiştirilmesinde de yaygın şekilde kullanılıyor. Belli dönemlerde birbirlerini döllüyor ve kokon adı verilen yumurtayı bırakıyorlar. Oldukça hassas bu yumurtadan 8 yavru çıkıyor ve ancak birkaçı hayatta kalıyor. Bir solucan ancak yılda 7 katı sayıya ulaşıyor. Kırmızı solucan gübresini Türkiye'de kim ya da kimler kullanıyor? Burçin Hanım, ilk çıkış noktalarının organik sebze-meyve üreticileri olduğunu söylese de zamanla tam tersi bir durum yaşadıklarından bahsediyor. Meğer talebin büyük bir bölümü kimyasal gübre kullanan üreticiler ile peyzajcılardan gelmiş. Sürekli kimyasal gübre kullananlar artık verim 'dur noktası'na geldiği için topraklarını bu yolla iyileştirmek istiyormuş. Diğer kesim de solucan gübresinin yüksek su tutma-besleme kapasitesi, toprak yapısını düzenleme gibi özelliklerinden faydalanmak, sölom sıvısı nedeni ile kök gelişimi artırmak, dayanıklı, doğal aromalı ürünler üretmek için kullanıyormuş. AİLE-SAĞLIK
Toprağı besliyorlar
Her hayvan gibi kırmızı solucanların da belli karakteristik özellikleri var. Burçin Hanım bu konuda da onlardan çok etkilendiğini gizleyemiyor: "Benim öpüp sevdiğim solucanlar aslında tam bir mucize ve sevgiyi fazlasıyla hak ediyorlar. Basit gibi görünen karmaşık canlılar. Onlardan öğrendiğim çok şey var. İçgüdüleri çok kuvvetli." En uzun yaşayan hayvanlar arasında solucanların da ismi anılıyor. Sindirim sistemlerinde bulunan ve onları koruyan vücut sıvıları sayesinde bağışıklık sistemleri çok güçlü. Solucanlar hareket kolaylığı sağlamak ve toprakta bulunan milyonlarca zararlı bakteriden korunmak için, yani hastalanmamak için sölom sıvısı salgılıyor. |